İzmir Aliağa'da 15-16 Haziran direnişinin yıl dönümü için kitlesel miting
İzmir Aliağa'da 15-16 Haziran Direnişi anması için miting düzenlendi. İşten atılan belediye işçilerinin de katıldığı mitinge kitlesel katılım dikkat çekti.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ege Bölge Temsilciliği ve bağlı sendikalar, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 49. yıl dönümünde Aliağa Belediyesinde işten çıkartılan 122 işçi ile birlikte miting düzenledi. İşten atılan işçilerle birlikte "15-16 Haziran'ı anıyoruz” diyerek düzenlenen mitinge kitlesel katılım dikkat çekti.
Mitinge Buca Belediyesi işçileri, Çiğli Belediyesinden işten atılan kamu emekçileri, KESK ve DİSK'e bağlı sendikalar, Gıda-İş Sendikası, Cam Keramik-İş Sendikası yöneticileri, CHP, EMEP, TİP, DİP ve siyasi partiler, Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu, Dikili Emek ve Demokrasi Platformu, Tariş’te direnen işçiler, İzmir Barosu ve Aliağa Belediyesinde işten atılan işçilerin aileleri de katıldı.
Cumhuriyet Meydanındaki Aliağa Belediyesinden atılan işçilerin kurdukları çadır önünde toplanan kitle, Demokrasi Meydanına kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Sık sık “Atılan işçiler geri alınsın”, “Aliağa işçileri yalnız değildir”, “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları atıldı.
Fotoğraf: Evrensel
Demokrasi Meydanında yapılan mitingde ilk olarak Genel-İş Genel Eğitim Daire Başkanı Salih Doğrul söz alarak, “Hakkımızı almak için birlikte mücadele etmek zorundayız. Bizler son sözlerimizi daha söylemedik. Bu sorun sadece Aliağa işçilerinin sorunu değildir, mutlaka kazanacağız” dedi. Genel-İş Genel Merkez Örgütlenme Daire Başkanı Taner Şanlı ise, “Bu ülkenin siyasileri beka sorunu diye tutturdukları sorundan bahsediyor. Beka sorunu varsa eğer ülkeyi sömüren, işçileri işinden eden belediye başkanları var. Aylardır bakanlarla görüştüğümüzde genel başkanımız bu sorunu dile getirdi. Hak-İş şimdi yürüyüşe geçmiş durumda, öyle göstermelik yürüyüşlerle bu emeği kurtaramayız. Onlarca arkadaşımızı güneydoğuda işinden ettiler, onlarca memuru aşından ettiler. Bugüne kadar sesini çıkarmayan sendikalar şimdi sokağa çıkıyorlar. Bunları yemiyoruz. Biz ister CHP, ister MHP; hangi siyasal anlayışta olursa olsun işten çıkarmalara sessiz kalmıyoruz” diye konuştu.
Petrol-İş Aliağa Şube Başkanı Ahmet Oktay, konuşmasına direnişte olan işçilere selam göndererek başladı. Oktay, “5 yıl önce de aynı şeyi yaşadık burada, bu çadır hem Aliağa’nın hem de Aliağa’yı yönetenlerin utancıdır. Aliağa işçisinin yanındayız. Petrol-İş Sendikası olarak, Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu olarak sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.
Konuşmaların ardından basın açıklamasını okuyan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “On binlerce işçinin evi olan emekçi kenti Aliağa’da, bugünlerde tek adamlık anlayışının yerel bir örneğine şahit oluyoruz. Bu hafta itibariyle Aliağa Belediyesi bünyesinde farklı işkollarında çalışan, aralarında DİSK Genel-İş yönetici ve temsilcilerinin de bulunduğu 122 kadrolu işçi arkadaşımızın iş akitleri, belediye başkanının iki dudağının arasından çıkan sözlerle tek taraflı olarak ekonomik nedenler gerekçe gösterilerek feshedildi. Bizler de İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri olarak, hem Aliağa Belediyesi emekçileri için hem de ülkenin tamamındaki haksızlıklara karşı adalet ve demokrasi talebimizi buradan bir kez daha yükseltmek istedik” dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Yönetime defalarca diyalog çağrısında bulunmalarına rağmen, yönetimin cevapsız kaldığını belirten Sarı, “Her zaman barış ve diyalog dilini korumaya özen gösterdik ancak bu süreçten sonra kimse bizden sessiz kalmamızı, bize reva görülen bu uygulamalara uysal koyun gibi boyun eğmemizi beklemesin” diye konuştu. Kadrolu işçilerin maaşları konusunda bilgi kirliliği yaratıp, üyelerin maaş ve sosyal haklarını şişirip yalan bilgilerle kamuoyunu yanılmaya çalıştıklarını da belirten Sarı, “Bizler sizleri tanıyoruz, buradaki asıl amaç sendikal hakların olmadığı, toplu iş sözleşmesiz, ucuz esnek, kuralsız, güvencesiz işçi çalıştırmaktır. Bize gösterilen ekonomik gerekçelerin hiçbirinin inandırıcılığı yoktur”dedi.
“Bütün yapılan işçi sınıfının 200 yıllık mücadelesi ile elde ettiği kazanımların bir çırpıda ortadan kaldırılmak istenmesidir. Tarih, bu kazanımlara saldırılara karşı mücadelemizin örnekleri ile doludur. Bu örneklerden belki de en önemlisi olan 15-16 Haziran direnişinin yıl dönümünde buradan bir kez daha hatırlatıyoruz: İşçi sınıfının geçmiş bütün mücadele deneyimlerini kılavuz edinerek haklarımız için bedeli ne olursa olsun direneceğiz.15-16 Haziran’dan bugüne kadar gördük ki, emekçilerin en büyük güvencesi örgütlü mücadeledir” diye konuşan Sarı, tüm işçi ve emekçileri mücadeleyi büyütmeye davet etti.
PETROL-İŞ ALİAĞA ŞUBESİ İŞÇİLERİ ZİYARET ETTİ
Öte yandan işten çıkarılan Aliağa Belediyesi işçileri, direnişlerinin dördüncü gününü miting hazırlığıyla geçirdi. İşçiler mitinge çağrı bildirilerini mahallelerde dağıtarak Aliağa halkına çağrıda bulundu.
Eylemlerine Aliağa Cumhuriyet Meydanı'nda kurdukları çadırla devam eden Aliağa Belediyesi işçilerine destek ziyaretleri de sürdü. Önceki gün TÜPRAŞ ile süren TİS görüşmeleri dolayısıyla İstanbul'da olan Petrol-İş Aliağa Şube yönetimi belediyeden çıkarılan işçilere dayanışma ziyaretinde bulundu.
Aliağa Belediyesinden çıkarıldıkları için eylem yapan işçilere dayanışma ziyaretinde bulunan Petrol-İş Aliağa Şube yöneticileri, yaşanan işçi kıyımına karşı birlikte mücadele etme sözü verdi. TÜPRAŞ’ta devam eden TİS görüşmelerinde işverenin dayatmalarına karşı eylem yapan Petrol-İş üyesi işçiler, işten çıkarılan belediye işçilerinin mücadelesini desteklediklerini dile getirdi.
Petrol-İş Aliağa Şube Başkanı Ahmet Oktay da yapılanın işçi kıyımı olduğuna dikkat çekerek “Aliağa Belediyesinde yapılan uygulama tam bir emek düşmanlığı, işçi düşmanlığıdır. Aliağa’nın her türlü hizmetlerinde emeği geçen işçilerin tek bir kişinin ağzından çıkan söylemle işten çıkarılmasını asla doğru bulmuyoruz. Bu halk, Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar’a işçileri işten çıkarması için oy vermedi. Aliağa halkının da verdiği yetkiyi sorgulaması lazım. Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar'ın uygulamaları, onun emek düşmanı, emek hırsızı bir anlayışa sahip olduğunu göstermiştir. Bu saatten sonra 'ben işçinin yanındayım' diye bir söylemde, eylemde bulunmasın. Aliağa’nın bu anlayıştan bir an evvel kurtulması lazım. Biz Petrol-İş sendikası olarak işten çıkarılan belediye işçileriyle birlikteyiz, yan yana Aliağa’da sendikal örgütlülüğe, işçilere karşı yapılan saldırılara karşı mücadele edeceğiz” dedi.
PETKİM İŞÇİLERİNDEN ZİYARET
PETKİM işçileri de işten atılan Aliağa Belediyesi işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu.
Ziyarette konuşan işçiler, “Özellikle Aliağa gibi bir emek kentinde bu gibi davranışlara maruz kalmaktan üzüntü duyuyoruz. Aliağa Belediye Başkanı'nın size bu muameleyi yapmasını kınıyoruz. Bu haklı mücadelenizde sonuna kadar yanınızdayız” dedi.
Evrensel’e konuşan PETKİM İşyeri Temsilcisi Ebru Er de “Emek ve ekmek, bizim için en önemli değerler. Bu kadar insanın haksız yere, ekonomik krizin bu kadar yoğunlaştığı bir dönemde zor durumda bırakılmaları hiçbirimizin vicdanının kabul ettiği bir şey değil. Belediye Başkanı, seçim döneminde emekçinin yanında diye lanse edildi. Ne kadar emekçinin yanında olduğunu gösterdi. Bu yapılanları doğru bulmuyoruz, bu insanların tekrar işlerine dönmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu insanlar Serkan Acar burada yokken bile burada çalışıp Aliağa’ya hizmet veren insanlar. Akşam da 15-16 Haziran’ın yıl dönümünde yapılacak mitinge katılacağız” dedi. (İzmir/EVRENSEL)
