Gaziosmanpaşa Küçükköy salı pazarında, kadınlarla seçimi konuştuk

AKP’ye yüzde 50 oranında oy çıkan Gaziosmanpaşa’nın Küçükköy semtinde pazara gelen kadınlarla konuştuk. Siyasetin kutuplaştırıcı dili, pazara gelen kadınlara da fazlasıyla yansımış.

21 Haziran 2019 23:35
Paylaş

Elif Ekin SALTIK
İstanbul

AKP’ye yüzde 50 oranında oyun çıktığı Gaziosmanpaşa’nın Küçükköy semtinde Salı Pazarındayız. 31 Mart yerel seçimlerinde AKP’li Hasan Tahsin Usta’nın yüzde 52.21 ile belediye başkanı seçildiği Küçükköy’de siyasetin kutuplaştırıcı dili pazara gelen kadınlara da fazlasıyla yansımış. Seçimlerle ilgili kadınların görüşünü alırken araya giren başka kadınlar sohbeti bir tartışmaya dönüştürüyor.

23 Haziran’da kime oy vereceksiniz diye sorduğumuz 65 yaşlarındaki bir kadın önce “Bana kalsın” derken, “Neden size kalsın” sorumuza “Çünkü herkes o partiye karşı” diyor ve devam ediyor: “Neden karşı, haksız görüyorlar. Halbuki çok haklı. Bütün yaptıkları gösteriyor. Tekrar sayım yapılması gerekirken onlar (YSK) seçim kararı aldı. Bu bir masraf. Sürekli seçim yapılması bizi rahatsız ediyor, ama çaldılar oylarımızı. Yeniden seçim yapılıyor o nedenle” diyor. Kameramızı kapattıktan bir süre sonra aynı kadın tekrar yanımıza gelerek daha çok konuşmak istiyor: “Yoksulluk var diyorlar, hani yoksulluk. Sağlık sistemi gayet iyi, her şeyden yararlanıyoruz. Eskiden tüp kuyruğu, şeker kuyruğu vardı. Şimdi var mı? Bir kere her yer araba dolu. Yoksulluk varsa niye bu kadar çok araba var” diyor.

"İNSANLAR İŞ YAPAMIYOR"

Mikrofon uzattığımız başka bir kadın ise “Keyfi için iptal ettiler. Onlar kazanmış olsaydı hiç olmayacaktı” karşılığını veriyor. Torunlarıyla birlikte pazara gelen ve elinde Türk bayrağı olan başka bir teyze de “Tayyip’in adamına” diye konuşuyor: “Ben Erdoğan’ı tutuyorum. Tayyipçiyiz biz.”

“Oyların çalındığına mı  inanıyorsunuz” diye sorunca, “Oyları çalındı diye biliyoruz biz” yanıtını veriyor. Araya giren küçük torunu ise, “Ben olsam Ekrem İmamoğlu’na veririm. Onu seviyorum” derken anneanne küçük torunu için, “İmamoğlucu bu, büyüğü ise Tayyipçi” diyor gülerek.

“Kararsızım” diyen başka bir kadın ise, “Yani bilmiyorum, belki de kullanmayacağım. Sürekli seçim seçim insanları zor durumda bırakıyor. İnsanlar iş yapamıyor, alışveriş yapamıyor. Gitgide bütçeler daha çok düşüyor. Yani seçim değil de insanlara çare bulmaları gerekiyor” diyor.

PAZARDA ATIŞMA

Yine “Tayyip’in adamına vereceğim” diyen 65 yaş üstü bir kadın da hastanelerden, tüp kuyruklarından bahsediyor. “Kaç senedir Tayyip Erdoğan’a veriyorum, onu seviyorum o nedenle de Binali Yıldırım’a vereceğim. Kızım Arapça öğretmeniydi. 4 fakülte bitirdi. Ecevit kızıma öğretmenlik vermedi. Babası Kur’an kursu öğretmeniydi, okula almadılar. Ee şimdi İmamoğlu diyorlar, Ben vermiyorum, veren versin İmamoğlu’na” derken arkadan bu teyzeyi dinleyen başka bir kadın hemen söze girerek, “Ben Atatürkçüyüm, cumhuriyetçiyim. Tabii ki İmamoğlu’na vereceğim. Kandırdılar halkı. Gözümüze baka baka, saçları ağarmış olduğu halde ‘Çaldınız’ diyor. Ama ispat edemiyor.”

“Bundan 15 sene önce çok mu güzeldi, o zaman da işsizlik vardı. O zaman da aynıydı şartlar. Gene şimdi daha iyi, sigortasız çalışan yok” diyen bir kadının sözleri üzerine öfkeyle araya giren başka bir kadın, “Nasıl bu kadar nankör olabildiğinize asla aklım ermiyor. Pazarın durumunu görüyorsunuz” diyor. AKP’li kadın ise benim kime oy vereceğime kimse karışamaz. 2.2 buçuk liraya domates var orada al ye” diyor.

AKP’ye oy vereceğini söyleyen bir kadın da, “Çünkü en güzel o yönetiyor. Haksızlık, hırsızlık oldu” diyor. Çok kararlıyım diyen başka bir kadın da Ekrem İmamoğlu’ndan başkasını düşünmediğini, konuşmalarını çok beğendiğini ifade ediyor ve oyların çalındığını düşünmüyor.

Yıllardır AKP seçmeni olan bir kadın fikrinin değiştiğini söyleyerek, “Bir de İmamoğlu’nu deneyelim” derken yanındaki arkadaşı İmamoğlu ve Yıldırım’ın katıldığı programı izlediğini söyleyerek devam ediyor: “İkisi de çok güzel konuşturlar. Biz dedik tartışma olacak. Hiçbir şey olmadan güzel sonuçlandı. En sonda da bir aile pozu verdiler, çok harikaydı. Yani demek ki anlaşacaklar gibi. Ben bu sefer İmamoğlu’na vereceğim. Bir de bunu deneyelim.”

AKP’ye oy veren başka bir kadın ise buluşmayı izlediğini söyleyerek, “Çoğu yerlerde karşı taraf susmak zorunda kaldı, cevap alamadık. Binali Yıldırım’ın ağırlığını, siyaset adamı olduğunu bir kez daha gördük. Karşı tarafın deneyimsiz ve cevaplara kapalı olduğunu gördük çoğu yerde” diyor. Yine araya giren bir kadın İmamoğlu’nu savunarak “Gayet güzel konuştu, yapacakları, vaatleri mantıklı. Bir de denememişi deneyelim” diye karşılık veriyor.

AKP’nin yüzde 50’nin üzerinde oy aldığı Gaziosmanpaşa Küçükköy pazarında AKP’ye oy veren kadınlar da CHP’ye oy veren kadınlar da seçim gerginliğini taşırken, kimi kadınlar ise siyasilerin tartışmalarının yakışık almadığını ifade ediyor. AKP’li seçmenler bir ekonomik krizin olmadığını söylerken CHP’li ya da İmamoğlu’na oy verecek seçmenler ise ekonomik krizin hayatlarını vurduğunu dile getiriyor.

BİR EVDE SEÇİM SOHBETİ

Büyük markalara üretim yapan bir tekstil firmasında çalışan ve Gaziosmanpaşa 50. Yıl Mahallesi’nde aile apartmanında oturan Semiha’nın evini ziyarete gidiyoruz. Karadenizli bir aile ve yıllardır oylarını AKP’ye veriyorlar. Eltisi Gülender ve Gülender’in gelini Ayşenur da sohbetimize eşlik ediyor. Eşinin engelli oluşu ve çalışamaması nedeniyle çalışmaya başlamış Semiha. Çocuklarını Gülender büyütmüş. Gülender şimdi de Ayşegül’ün 7 aylık kızını büyütüyor.

25 yaşındaki Ayşenur da akrabalarının gelinlik dükkanında çalışıyor, “Ancak kreş olsaydı daha iyiydi. İş yerlerine, mahallelere kreş açsalar kadınlar da çalışabilir” diyor.

Belediyenin yardım kartlarına 400 TL para yatırdıkları haberi düşüyor sohbetimiz esnasında. Eşi engelli olan ve yardım almaya çalışan Semiha tepki gösteriyor, “Eşim yazılmıştı o karta kabul etmediler. Bizim de ihtiyacımız var ama bizi görmüyorlar. Neymiş, benim sigortam varmış.” Ayşenur ise “Değirmenin suyu devletten, bizim vergilerimizden geliyor” diyor.

Sohbetimiz seçimlere geliyor. Semiha’nın eltisi yıllardır AKP’ye oy verdiklerini yine AKP’ye oy vereceklerini söylüyor. Ayşenur ise kararsız. “Vallaha kime oy vereceğimi hiç bilmiyorum. Boş vereceğim galiba” diyen Ayşenur’a, kayınvalidesi Gülender “Ne demek kullanmayacağım” diyerek tepki gösteriyor. Ayşenur da “Ak Partiye vermeyeyim başka birine vereyim tefe koyarlar beni” diye ekliyor.

ÖNCEKİ HABER

103 Korkmaz İnsan Barış ve Dostluk Futbol Turnuvası’nda mülteciler de var

SONRAKİ HABER

İzmir’den 250 avukat seçim güvenliği için İstanbul'a gidiyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa