Aliağa Belediyesi’nde 179 işçinin işine son verilmesine tepkiler sürüyor

Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu, Aliağa Belediyesi’nde işten çıkarılan işçilerle ilgili yazılı açıklama yaptı. Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar’ın  “Ben yetkiyi halktan aldım, istediğimi alır, istediğimi çıkarırım” sözlerinin hatırlatıldığı açıklamada, “Şunu herkes bilmeli ki; Aliağa Halkı yetkiyi işçi atsın diye vermedi. Daha iyi hizmet üretilsin, Aliağa’da yaşam daha kolaylaşsın, insanların refah seviyesi artsın diye verdi” denildi.

TÜPRAŞ’ta “asgari ücretin beş katı maaş alıyorlar” diye sürdürülen kara propagandanın şimdi de Belediye işçilerini hedef aldığını belirten platform, “25-30 yıldır Belediyede sendikalı ve toplu sözleşme haklarıyla çalışan kadrolu işçilerin çalışma koşulları, iki yılda bir belediye yönetimiyle karşılıklı imzalanan toplu sözleşmelerle belirlenmektedir. En son 31 Mart seçimlerinden bir ay önce toplu sözleşme Serkan Acar’ın da imzasıyla bağıtlandı ve enflasyon oranında zam verildi. Resmi istatistiklerde yoksulluk sınırı 6.500 TL civarındayken, belediye işçilerinin yıllardır sendikasıyla birlikte verdiği mücadeleler sonucu ancak yoksulluk sınırı düzeyindeydi. Fazla mesailerle birlikte biraz daha yoksulluk sınırının üzerinde ücretler alınabiliyordu. Belediye işçileri hakkında “15.000 TL maaş alıyorlar”, diye sürdürülen yalanlara inanmayın” diye ifade etti.

Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri olarak, yıllardır meydanlara çıkıp daha güzel bir yaşam için mücadele verdikleri belirtilen açıklamada, bütün işçiler daha iyi koşullarda çalışırlarsa esnaf ve geniş halk kesiminin de daha iyi koşullarda yaşayabilecekleri belirtildi. 100 kadrolu işçiyle birlikte, taşerondan belediye şirketine geçirilen KHK’li işçilerden de şimdiye kadar 79 işçinin işine son verildiğini belirten platform, “3.500 TL civarında maaş alan arkadaşlarımız için Belediye Başkanı seçimden önce, kadrolularla maaş farkını azaltma sözünü vermişti. Şimdi ise işçilere bu maaşlar bile çok görülerek işten çıkarılıyor, asgari ücretle çalışmaya zorlanıyor.

İşçilere yapılan bu zulümle birlikte, belediyede çalışan ve ağırlıkla Tüm-Bel-Sen üyesi memurlar da yıldırma amaçlı olarak Çankırı’nın adı duyulmadık beldelerine sürülmekte ve emekliliğe zorlanmaktadırlar. Memurlarla karşılıklı olarak imzalanan toplu sözleşme yok sayılarak maaşlar yarıya düşürülmektedir” diyerek işçilere yapılan baskıyı dile getirdi.

Aliağa Belediyesinin borç batağı içinde olmasının sorumlusunun çalışanların olmadığının altı çizilen açıklamada, “Belediyenin gelir-giderleri, yapılan harcamalar, satılan arsalardan sağlanan kazançlar, kiralık araçlara ödenen fahiş tutarlar şeffaf bir şekilde halka açıklanırsa, bunu herkes görür. Satılan onca Belediye arsasına rağmen borç yükü 35 milyondan 250 milyona çıktıysa, ortada kötü bir yönetim vardır demektir. Bunun hesabını öncelikle Belediyeyi yönetenler vermelidir”denildi.

Son olarak Emek ve Demokrasi Platformu, “Yarın Tüpraş’ın, Petkim’in ve bütün patronların, ben isteğimi alır istediğimi çıkarırım diyerek, sizleri de işsiz bırakmaması için bugün Belediye işçilerinin verdiği mücadeleye destek olun. Belediye işçisi kazanır ve işine dönerse, bütün Aliağa işçisi, esnafı ve halkı da kazanacak” diyerek 28 Haziran Cuma günü işten atılan belediye işçilerinin geri alınması için yapacakları yürüyüş ve Demokrasi Meydanında gerçekleştirecekleri basın açıklamasına destek çağrısı yaptı. (İzmir/EVRENSEL)