İşçi mektubu: Her şeyin güzel olması için birlik ve mücadeleye

Çiğli’de Akar Tekstil işçisi
İzmir

Merhaba sevgili Evrensel okurları;

Akar Tekstil işçileri olarak uzunca bir süredir bizlerin de çay ve yemek mola saatlerindeki gündemi İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığı seçimleriydi, herkes büyük bir merak ve heyecanla o günü bekliyordu. Aramızda umutsuz olanlar da yok değildi hani. Çünkü özellikle son seçimlerde oylar üzerinde oynamalar yapıldığına dair kanının toplum içerisinde arttığını hepimiz biliyoruz. Tüm bunların üstüne yerel yönetimler aracılığıyla dönen yolsuzluklar, yapılan israfların teşhiri hiçbir partinin hele hele iktidardaki bir partinin İstanbul gibi büyük bir lokmayı öyle kolay kolay vermeyeceğini düşündürmesi gayet doğaldı. Üstelik YSK eliyle sandığa yapılan darbe bu kaygıları güçlendiriyordu. Ama sonuç sandıkların tamamı açılmadan yenilgiyi kabul ettirecek kadar büyük bir farkla bitti. Şimdilik henüz hiçbir şey güzel olmasa da bunun çok güzel olduğunu söyleyebiliriz.

24 Haziran’daki çay ve yemek molalarındaki konuşmalar bu kez yerini umuda bırakmıştı. AKP’nin artık doğrulamayacağını söyleyen işçiler bile vardı. Halk olarak AKP’ye bu dersi çok daha önceden vermek gerekirdi diyen AKP’li bir işçi bile vardı. AKP’li olduğunu bildiğim bir başka işçi ise seçim sonuçlarını sorduğumda “Daha beter olsunlar, ben kurulduğundan beri AKP’ye oy vermiş biriyim ama son yıllarda çok saçmaladılar. İşçiyi hakir görmeye başladılar. Zam diyoruz yok, grev diyoruz yok, emeklilik diyoruz o da yok. Üstüne üstlük bir de tembellikle suçlanıyoruz” diyor. Kadın işçi arkadaşlarla da konuştuğumuzda “Kendilerini rezil ettiler resmen, her seçimi kazanacaksın diye bir şey yok. Sen kazanınca iyi başkası kazanınca hırsız olacak var mı öyle iş” derken bir başka kadın arkadaş sanki o gün Evrensel gazetesini okumuş gibi durumu özetliyor “Halk güzel bir tokat attı AKP’ye” diye.

Sözlerimi bitirmeden önce, 23 Haziran seçim sonuçlarının yarattığı mutluluğu her işçi farklı farklı cümlelerle ifade etse de genel olarak hepsinin ortak kaygısının, söylendiği gibi “Her şeyin çok güzel olup olmayacağı” diyebiliriz. Rantçılardan, israfçılardan kurtulmak için millet, AKP adayı karşısındaki en güçlü adaya oy verdi. Umarım dediklerini yapar diyor işçiler. Son sözlerimi öyle düşünen işçi arkadaşlarıma dediğim gibi, şimdi Evrensel aracılığıyla tüm sınıf kardeşlerime söyleyeyim. Her şeyin çok güzel olacağına dair umudu bu mektubun da içeriğinde hissedildiği gibi gerçekleri daha net görüp bunun gereği olarak, yan yana gelmekten korkmayarak ve çekinmeyerek bizler yarattık. Şimdi her şeyin gerçekten çok güzel olması için daha çok birlik daha çok mücadele...