13 Temmuz 2019 00:17

‘Tazminat hakkımızı nasıl savunabiliriz?’

İletişim-İş Yöneticisi Erman Türkmen örgütlenme çalışmalarını ve iş kolunda yaşanan sorunları yazdı.

Fotoğraf: Evrensel

İŞÇİ-SENDİKA MEKTUP

Paylaş

Erman TÜRKMEN
DİSK/İletişim-İş Sendikası Denetleme Kurulu Üyesi

DİSK/İletişim-İş Sendikası olarak bir aydır İstanbul genelinde iş kolumuz içinde bulunan resmi ve özel işyerlerinde kıdem tazminatının gasbedilmesi ve bireysel emeklilik fonu kesintilerinin zorunlu hale getirilmesine karşı faaliyet yürütüyoruz. Avrupa yakasında Bahçeliever PDM ve Türk Telekom, Gayrettepe Telekom ve Bayrampaşa PTT önünde, Anadolu yakasında ise Pendik Netaş, Maltepe Turkcell ve Küçükyalı Vadofone önünde sendikamızca hazırlanan bildirileri dağıttık.

Birçok sektörde olduğu gibi iletişim sektöründe taşeron uygulaması çok yaygın. Alt yapı ve dağıtım gibi hizmetlerin yürütüldüğü taşeron firmalarda gerek iş güvencesi gerekse de ücret eşitsizliği mevcut. Aynı zamanda esnek ve kuralsız çalışmanında hakim olduğu iletişim sektöründe dağıtım yaptığımız yerlerde kıdem tazminatının aynı zamanda iş güvencesi olduğunu, gasbedilerek fona aktarılması durumunda işten atmaların kolaylaşacağını anlattık.

Turkcell ve Vadone gibi işletmelerin önünde iletişim sektöründe taşeron çalışmanın yaygınlaşmasıyla ücretlerde ciddi bir erimenin yaşandığını, bu zamana kadar herhangi bir bildiri dağıtımı ve bilgilendirme faaliyeti yapılmadığını anlattı işçiler. Yaptığımız dağıtımlar sırasında da işçilerin kıdem tazminatını son kale olarak ifade etmelerine rağmen aslında bilgi sahibi olmadıkları gördük. Dağıtım sırasında “Bunlar her şeyi yapar?” ya da “Tazminat hakkımızı nasıl savunabiliriz? Benim emekliliğime çok kısa bir süre var, beni de etkiler mi?” gibi sorularla karşılaştık. Açıkçası bir reform gibi sunulması bazı işçiler arasında kafa karışıklığı da yaratmış. Ama işçi sınıfı hafızasında yer alan geçmişteki fon örnekleri nedeniyle fona mesafeliler ve sermayenin çıkarına olacağını düşünüyorlar.

Sendika olarak kıdem tazminatı mücadelesini aynı zamanda kendi örgütlenme çalışmamızın da aracı olarak görüyoruz. Bundan sonra gerek bu alanlarda gerekse de değişik işyerleri önünde olmaya devam edeceğiz.