23 Temmuz 2019 12:46
/
Güncelleme: 24 Temmuz 2019 04:20

Boğazlarda “İngiltere oyunu” mu oynanıyor?

İngiltere’nin İran tankerine el koyarak başlattığı gerilimdeki gelişmeler Afganistan ve Irak süreçlerini hatırlatarak “Yine bir İngiltere provokasyonu mu?” sorusunu akıllara getiriyor.

Boğazlarda “İngiltere oyunu” mu oynanıyor?


Fotoğraf: DHA (Arşiv)

Arif BEKTAŞ
Londra

İran’a ait bir petrol tankerinin İngiltere tarafından 4 Temmuz’da Cebelitarık Boğazı’nda alıkonulmasının ardından, İran Devrim Muhafızları Ordusu da 19 Temmuz günü Hürmüz Boğazı’nda İngiltere’ye ait petrol tankerini alıkoydu. İngiltere hemen İran’ın Londra’daki maslahatgüzarını Dışişleri Bakanlığına çağırdı ve nota verdi. Yaşananlara dair NATO’dan da “uyarı” geldi. Açıklamada, “İran’ı derhal gemileri ve mürettebatını serbest bırakmaya çağırıyoruz” denildi.

NATO’nun zaman geçirmeden ve tek yanlı bir şekilde İran’ı tehdit ederek İngiliz bandralı tankerin ve mürettebatının bırakılmasını istemesi, İngilizlerin İran tankerini alıkoymasına ise laf etmemesi, akıllara “Yine bir İngiliz provokasyonu mu?​” sorusunu getirdi.

IRAK VE AFGANİSTAN SALDIRILARINDA DA AYNI SENARYO VARDI

2003 yılında Irak işgali öncesi yapılan propaganda ve provokasyonlarda da benzer taktikler uygulanmıştı. Dönemin ABD Başkanı Bush’un saldırganlığı ve dönemin İngiltere Başbakanı Tony Blair’in yalan ve düzmece dosyalarla Irak’ı suçlaması ve hemen ardından NATO’nun açıklamaları, bugün İran için yapılanların neredeyse kopyası gibi. Uzun yıllar sonra Irak ile ilgili yapılan açıklamaların hepsinin düzmece ve yalan olduğu ortaya çıktı, itiraf edildi.

Bir süredir, başta ABD olmak üzere Batılı birçok ülke ile İran arasında yaşanan gerginliğe İngiltere fiilen ve fiziksel olarak tamamen dahil oldu. Trump ve ABD tarafından, İran’a yönelik politikaların takipçisi olan İngiltere’nin Muhafazakar Parti iktidarı, her ne kadar Trump’ın “saçmalıklarından” uzak duruyormuş gibi görünse de, aslında aynı kulvarda büyük bir titizlikle yürümeye devam ediyor.

İran’la son 6 ay içinde yaşanan gerginliklerin her evresinde İngiltere de yerini aldı. Trump ve ABD kadar olmasa da İngiltere’nin tehdit ve şantajları hız kesmeden devam etti.

İNGİLTERE, İRAN’I ASKERİ ABLUKA İLE TEHDİT EDİYOR

Başta NATO olmak üzere, Batılı birçok ülke İngiltere’ye destek için İran üzerinde baskı kurmaya devam ederken, İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, İran’ın tankeri ve mürettebatını serbest bırakmaması durumunda, İran etrafında Avrupa ve batılı ülkelerin askeri yığınağı ile karşılaşacağını belirterek, “sonuçlara katlanacaksınız” tehdidini savurdu.

İki hafta önce İran bandralı tanker, İngiltere’ye bağlı Cebelitarık’ta alıkonulmuş olmasına rağmen, Batılıların ona ilişkin bir açıklama yapmaması dikkat çekiyor. 4 Temmuz’da alıkonulan İran tankerinin serbest bırakılması için bir ay zaman gerektiğine ilişkin açıklamalar yapılırken, İngiliz tankerinin derhal serbest bırakılmasını istemesi bunun İngiltere’nin bir provokasyonu olduğuna ilişkin yorumları arttırıyor.

GERGİNLİĞİ YÜKSELTMEK İSTEMİYORMUŞ!

İngiltere Dışişleri Bakanı Hunt, dün Westminster Parlamentosunda yapılan özel oturumda milletvekillerine bilgi verdi. Hunt, “İran bu tehlikeli davranışlarına devam ederse, Avrupa ülkelerinin askeri donanmaları İran karasularının etrafına yığınak yapacak. Gerginliği arttırmak istediğimiz için değil, İran’ın tehlikeli hareketlerini durdurmak için bunu yapacağız” dedi.

BASIN DA OYUNUN İÇİNDE Mİ?

İngiltere tankerinin mürettebatının ilk görüntüleri İngiliz medyasına dün düştü. Bu görüntülerin birinde, masa etrafında toplanan ve hiçbiri İngiliz olmayan mürettebatın oldukça rahat görünüyor olması, İngiliz basını için yeterince malzeme olamadı. Basının istediği, mürettebata kaba kuvvet kullanılması görüntüleriydi. Ama o görüntüler işe yaramayınca, bir fotoğraf döne döne ekranlara taşındı. Bu görüntüde bir İranlı yetkili ayakta duruyor ve yere oturmuş mürettebata konuşma yapıyor. İngiliz basını bu fotoğrafı “Tanker mürettebatımız köşeye sıkıştırıldı” olarak verdi.  Öte yanda İngiltere’nin alıkoyduğu İran tankeriyle ilgili ise hiç görüntü yayınlanmıyor, bu tankerdeki İranlı mürettebatla ilgili haber dahi verilmiyor.

YENİ BAŞBAKAN NE YAPACAK?

İngiltere’de hem Brexit hem de dış politikada yaşanan tartışmaların yanı sıra, yeni başbakan da gündemde. Parti liderliğinden istifa eden ve büyük olasılıkla yarın başbakanlıktan da ayrılacak olan Theresa May’in yerine Muhafazakar Parti lideri olarak seçilmesine kesin gözüyle bakılan eski Dışişleri Bakanı Boris Johnson’ın bugün lider olduğu açıklanacak.

Kraliçe’den çarşamba günü görevi alarak Başbakanlık Konutu’na gelmesi beklenen Johnson’ın, İngiltere’nin dış politikasında ciddi değişiklikler yapması beklenmiyor.

ABD’nin geleneksel politikalarına Trump’ın ters düştüğü kadar, İngiltere’nin politikalarına aşırı aykırılıklar yapmaması beklenen Johnson, kabinede değişiklikler yapması bekleniyor. Parti üyelerinin oylamasıyla gerçekleşen liderlik ve dolayısıyla Başbakanlık yarışında Johnson’ın seçilmesi durumda, birçok bakanın da tepki olarak görevi bırakması bekleniyor.

Evrensel'i Takip Et