24 Temmuz 2019 12:42

Thunberg siyasetçileri bu kez Fransa'dan uyardı: İklim için bilimle birleşin

Dünya çapında öğrenci gösterilerine öncülük eden Greta Thunberg, Fransa Parlamentosunda yaptığı konuşmayla bir kez daha küresel ısınmaya dikkat çekti.

Arşiv | Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Ülkelerin iklim değişikliğine yönelik yanlış politikalarına karşı dünya çapında öğrenci gösterilerine öncülük eden Greta Thunberg, Fransa Parlamentosunda konuştu. 16 yaşındaki Thunberg, konuşmasında kendisiyle dalga geçen Fransız milletvekillerine, “Bizi dinlemek zorunda değilsiniz ama bilimi dinlemek zorundasınız” dedi. Thunberg’in konuşması aşırı sağcılar tarafından boykot edildi.

IRKÇILAR BOYKOT ETTİ

Thunberg, salı günü Fransa Parlamentosunda yaptığı konuşmada milletvekillerine “İklim değişikliğinin temelindeki bilimsellikte birleşme” çağrısı yaptı. BBC Türkçe’nin haberine göre, Thunberg ve diğer genç yaşam savunucuları Fransa Parlamentosuna farklı partilerden milletvekilleri tarafından davet edilmişti.

Ancak muhafazakar Cumhuriyetçilerden ve Marine Le Pen’in aşırı sağcı partisi Ulusal Cephe’den milletvekilleri, Thunberg’in parlamentodaki konuşmasını boykot etti.

Cumhuriyetçilerin liderliğine oynayan Guillaume Larrive, meslektaşlarını konuşmayı boykot etmeye çağırdığı Twitter paylaşımında, “Kıyamet gurularına ihtiyacımız yok” dedi. Konuşmasının öncesinde Thunberg’i, “Şort giyen peygamber”, “Ekolojinin Justin Bieber’ı” ifadeleriyle aşağılamaya çalışan milletvekilleri de oldu. Cumhuriyetçilerin liderliği için yarışan bir başka Milletvekili Julien Aubert, Thunberg’in “Korku dalında Nobel Ödülü” alması gerektiğini söyledi.

ACİL HAREKETE GEÇME ÇAĞRISINI YİNELEDİ

Thunberg konuşmasında kendisini eleştirenlere yanıt verdi, hükümetlere karbon emilimini azaltmaları için acilen harekete geçmeleri çağrısını yineledi. Konuşmasını İngilizce gerçekleştiren Thunberg, kendisi gibi çocukların iklim değişikliği ile ilgili siyasetçileri “Rahatsız edecek şeyler” söylemeye cesaret edebildikleri için “kötü çocuklar” olarak kabul edildiklerini söyledi:

“Sadece rakamları paylaştığımız için, bu bilimsel verileri, tahmin edilemeyecek ölçüde nefret ve te hdide maruz kalıyoruz. Milletvekilleri ve gazeteciler bizimle dalga geçiyor, hakkımızda yalan söylüyor.”

Thunberg Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmişti.

İKLİM KRİZİNDE SON DURUM NE?

Dünya Meteoroloji Örgütünün 2018 Küresel İklim Raporunda, “İklim değişikliği ile ilgili bir şeyler yapabilecek son jenerasyonuz” uyarısı yapılmıştı. Örgütün Başkanı Petteri Taalas, “Sera etkisi yapan gazların yoğunluğu yine rekor seviyelere ulaştı ve eğer bu trend devam ederse yüz yılın sonuna kadar sıcaklıklar 3 ila 5 derece artabilir” dedi. Raporda özellikle kuzey kutbu ve Türkiye’nin de içerisinde bulunduğu Avrupa ve Ortadoğu’da en yüksek ısı artışların yaşandığı belirtildi.

ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi, geçtiğimiz haziran ayının son 140 yılın en sıcak haziranı olduğunu açıkladı. Kuruma göre, tüm dünyada ortalama sıcaklık 16,4 dereceye ulaştı. Sıcaklık artışı özellikle Avrupa, Rusya, Kanada ve Güney Amerika’nın bazı bölgelerinde kayda değer düzeydeydi. Önümüzdeki günlerde ABD’de on milyonlarca insanın aşırı sıcaklıktan etkileneceği ve sıcaklıkların 43,3 dereceye ulaşması beklendiği duyuruldu.

Birleşmiş Milletlere bağlı Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) da temmuz başında bir rapor açıklamış, iklim krizi nedeniyle artacak sıcakların 80 milyon istihdama mal olacağı uyarısı yapmıştı. 940 milyon kişinin çalıştığı tarım sektörünün en çok etkileneceğine dikkat çekilen rapora göre, 2030 yılına kadar azalacak çalışma saatlerinin yaklaşık yüzde 60’ının bu sektörde olacağı, inşaat sektöründeki kaybın ise yüzde 19’u bulacağı belirtiliyor. Etkilerin dünya çapında bölgelere göre değişeceği ifade edilen raporda en çok Güney Asya ve Batı Afrika ülkelerinin bu durumdan etkileneceği kaydedildi.

ILO Araştırma Departmanı Birim Şefi Catherine Saget de tehlikelere dikkat çekerek, “Küresel ısınmaya bağlı olarak yağmur yağışlarında düzensizlikler yaşanacak, deniz seviyesi yükselecek, biyoçeşitlilik azalacak. Ama altını çizmek gerekirse ısınma sonucu ortaya çıkan ısı stresinin büyük ekonomik maliyetlerinin olmasının yanı sıra bu durum düşük ve yüksek gelirli ülkeler arasında eşitsizliğin daha da artmasına neden olacak” demişti.

İsveç merkezli İç Yer Değiştirme Merkezinin (IDCM) bu ay yayımladığı rapora göre de 2018’de 28 milyon insan iç göç gerçekleştirmek zorunda kaldı. Bu göçlerin yüzde 61’i iklim krizi ve doğal afetler nedeni ile gerçekleşti.

Önümüzdeki 30 yıl içinde beklenen deniz seviyesinin yükselmesi, kuraklık, sel ve taşkınlar gibi nedenlerden 200 milyon insanın da göç etmek zorunda kalacağı öngörülüyor. (DIŞ HABERLER)

ÖNCEKİ HABER

Anayasa Mahkemesi kıyı yağmasına "dur" dedi

SONRAKİ HABER

Nepal'de selde hayatını kaybedenlerin sayısı 98'e yükseldi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa