28 Temmuz 2019 23:19

MESS saldırıya hazırlanıyor, sonucu metal işçisinin tutumu belirleyecek

MESS grup toplu iş sözleşmesi kapsamında işçi sendikaları patronlara sunulacak taslağa ilişkin hazırlıklara başladı.

Fotoğraf: Onur Yurtsever

Paylaş

Arzu YALÇIN

Eylül ayında görüşmelerine başlanacak MESS grup toplu iş sözleşmesi kapsamında işçi sendikaları patronlara sunulacak taslağa ilişkin hazırlıklara başladı. Türk Metal üyelerine talep ve beklentilerini almak için anket dağıtırken Birleşik Metal-İş Sendikası ise fabrikalarda kurulan sözleşme komiteleri ile her fabrikadan ayrı ayrı taslak önerilerini aldı. Ağustos ayının işçi sendikaları açısından taslağın son şeklinin verileceği ay olduğu da düşünüldüğünde, fabrikaların bu ay hayli hareketli olacak.

Metal işçileri sözleşme taslağına gerçek taleplerinin nasıl yansıtılacağını, sözleşme sürecinde işçilerin nasıl inisiyatif sahibi olacağını tartışırken patron kanadı da boş durmuyor. MESS kendi iç hazırlıklarının yanı sıra metal işçilerinin eğilimini almak üzere tıpkı Türk Metal gibi işyerlerinde anket yapıyor. IPSOS adlı bir araştırma şirketine yaptırılan anketin amacı ise işçilere şöyle açıklanıyor. “Ağustos ayında süresi dolacak olan 2017-2019 MESS grup sözleşmesinin yerine yapılacak olan yeni dönem toplu iş sözleşmesi görüşmelerine ışık tutması ve yönlendirmesi amacıyla sizlerin görüşlerini alabilmektir.”

MESS’İN ANKETİ İŞÇİYİ YÖNLENDİRMEK İÇİN HAZIRLANDI

Yani, metal patronları yeni döneme ilişkin taktik hamlelerini belirlemek üzere işçilerin eğilimlerini alıyor. Şüphesiz bunda garipsenecek bir durum yok. Metal patronları adına masaya oturacak olan MESS, müzakere sürecinin bir mücadele süreci olduğu gerçeğinden hareketle metal işçilerinin neyi, nasıl değerlendirdiğini anlamak isteyecektir. Ama elbette metal işçileri ve üyesi oldukları sendikalardan da aynı gerçekten hareketle MESS tarafından hazırlatılan anket ile neyin amaçlandığını, ekonomik krizin gölgesinde geçecek sözleşme sürecinde işçileri nasıl dayatmaların bekleyeceğini öngörerek hazırlığını ona göre yapması beklenir.

Gelin, MESS tarafından yaptırılan, 29 sorudan oluşan ankete yakından bakalım. İlk bakışta şunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Soruların bir bölümü mevcut durumu anlamaktan daha çok işçileri yönlendirmek için hazırlanmış. Öyle olunca da şu değerlendirmeyi yapmak yanlış olmaz. Yönlendirmeli soruların tamamı metal patronlarının TİS süreci boyunca işyerlerinde nasıl bir algı operasyonu yapacağının, nasıl dayatmalarla işçilerin karşısına çıkacağının ipuçlarını veriyor.

"İŞVEREN NE KADAR BİR ZAMMI KABUL EDER?"

Anketin 5, 6, 7 ve 8. sorularıyla MESS metal işçilerine geçen dönem imzalanan sözleşmeyi nasıl değerlendirdiklerini, sözleşmenin hangi yönlerini iyi bulduklarını sorarken, 9. soruda çalışma şartlarını, 10. soruda ise işçi ve ailesine sunulan imkanlardan memnun olup olmadıkları soruyor. 15. soru ise geçen dönemden bu döneme ekonomik krizin etkilerinin derinden hissedildiği sektörde işçilerin bu etkiyi nasıl gözlemlediğini anlamaya dönük olarak hazırlanmış. Şüphesiz ki işçilere geçen dönemden bu döneme çok şey değiştiği de bu soru ile hatırlatıyor. Soru, şirketin üretim seviyesini, satışlarını, toplam çalışan sayısını işçilerin nasıl değerlendirdiği üzerine kurulu. Boşuna metal işçileri bu sözleşme ekonomik krizin gölgesi altında geçecek değerlendirmesi yapmıyor.

İşçilerin ücret beklentisinin sorulduğu 16. soruda ise anketöre bir uyarı yapmayı gerekli görmüş şirket. Uyarıda “Bugün itibariyle son altı aylık enflasyon oranı yüzde 5.01’dir” denilirken ülkemizin içinde bulunduğu konjektöre göre de Eylül ayı itibariyle bu rakamın düşebileceği iddia edilmiş.  Sorudaki şıklardan anlaşılan MESS’in ücret maddesinde en bonkör olarak vereceği teklifin enflasyonun iki katı olacağı şeklinde. 17. soru ile işçilere ücretlerine brüt ne kadar bir zam bekledikleri sorulurken 18. soru ise “Sizce işveren ne kadar bir zammı kabul eder?​” diye soruluyor. Yani, deniyor ki işçiye MESS’in teklifi az çok belli, kafandan bir rakam geçecekse de en aşağıya çek onu, memlekette kriz var, patronun ne kadar artışı kabul edebileceğini düşün!

ÜCRETİ BİRAZ ARTIRALIM SİZDE SÜREYİ UZATIN!

Metal işçileri açısından 2015 Metal Fırtınadan bugüne kırmızı çizgi diye ifade edilen madde hiç kuşku yok ki sözleşme yürürlük süresi. Sözleşme yürürlük süresi ile ilgili soru 21’de aynen şöyle düzenlenmiş: “Toplusözleşmenin süresi ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Her iki senede bir sözleşme süreci sebebiyle iş süreçlerinizin ve tüm gidişatın sekteye uğramasından memnun musunuz?​”

23. soru da ise MESS ağzındaki baklayı çıkarmış “Sözleşmenin iki seneden uzun olması karşılığında daha iyi şartlarda sözleşme imzalamayı nasıl değerlendirirsiniz?​”

Metal işçilerinin kafalarını bulandırma amacı taşıyan her iki sorudan da anlaşılan bu dönem krizin yakıcı etkileri de düşünüldüğünde MESS işyerlerinde “Ücreti biraz artıralım sizde süreyi uzatın” yönlü bir propaganda sürdürecek. En temel gıda ürünlerinden tüm hizmetlere ardı ardına zam gelen bir ülkede örneğin üç yıl sonra nasıl bir ekonomik tablo ile karşılaşacak işçiler sorusunun yanıtını vermeyerek biraz bir artışa işçilerin üç yılını ipotek altına almaya çalışacak metal patronları, üstelik onca kârlarına rağmen.

PATRONLARIN HAYALİ KISTALYEVM

Anketin 24 ve 25. soruları ile de MESS’in yıllardır hayalini kurduğu bir hak gaspı üstelik de işçileri bölmeye dönük bir dille formüle edilerek işçilere sunulmuş. İkramiyelerin fiilen çalışılan günlerde ödenmesi, yani kıstalyevm.

24. soru buna göre hazırlanmış: “TİS gereği ödenen yılda 4 ikramiyenin işe devamsızlık yapan çalışanlar ile performansı yüksek çalışanlar arasında fark gözetmeden dağıtılmasını adil buluyor musunuz.” Ağır çalışma koşullarının ve sürekli artan iş yükünün neden olduğu meslek hastalıklarında kendi uğursuz rollerini gizlemeyi amaç eden metal patronları, rapor alan işçilerle diğerlerini karşı karşıya getirmeyi amaçlıyor bu soruyla. Deniyor ki, bu işçiler kaytarmak için işe gelmiyor, onun yükünü de siz çekiyorsunuz. O zaman raporlu işçinin gelmediği günlerin ikramiyesini keselim performansı yüksek işçiye verelim. Sanki bu performans dayatması işçileri sağlığından etmiyormuş gibi.

Bu niyetlerini gizleme ihtiyacı duymadıkları içinde 25. soruda “Peki bu ikramiyenin işe devamsızlığı göz önünde bulundurarak işe gelen çalışanlar arasında paylaştırılmasını nasıl değerlendirirsiniz?​”

METAL İŞÇİLERİ HAZIRLIKLI MI?

Sorular, soruların hazırlanış şekli metal patronları ve onların örgütü MESS’in önümüzdeki dönem metal işçilerinin karşısına nasıl çıkacağını gösteriyor. 3 yıllık sözleşme, sefalet ücreti dayatması geçmiş dönemlerde de gündeme getirdikleri kazanılmış hakların gaspı. Zaten niyetlerini gizlemiyor patronlar, “Aman kârımızdan zarar etmeyelim”, “Kriz dönemi yaşadığımız kâr kaybını bile işçilerin sırtına yıkalım” diyor açıkça. Bu amaçla kriz korkuluğunu sürekli kullanarak masayı baskılamaya çalışarak tıpkı TÜPRAŞ’ta olduğu gibi işçilerin kazanımlarını ortadan kaldırmaktan geri durmuyorlar. Nasılsa imdatlarına Hükümet yetişiyor grevi yasaklarıyla. Üstelik bu kez ellerinde Yüksek Hakem Kurulu kararı ile bağıtlanmış TÜPRAŞ sözleşmesi de var. TÜPRAŞ sözleşmesinin ardından MESS’in her dönem dayattığı ikramiyelerde kıstalyevm, mesai ücretlerinin düşürülmesi, denkleştirme usulü çalışma gibi esnek çalışma uygulamalarının yaygınlaşma girişimlerinin metal işçilerinin karşısına çıkmayacağını kim söyleyebilir?

Peki patronların bu dayatmaları karşısında metal işçileri hazırlık mı? Taslakların hazırlanması sürecinden başlayarak sözleşmenin imzalanması aşamasına kadar söz, yetki ve karar sahibi olabilecek mi? Metal işçilerinin bu sorulara “evet” yanıtı verebilmesi için kolları sıvama zamanı. Sözleşmenin sonucunu metal işçilerinin tutumu belirleyecek.

ÖNCEKİ HABER

İsrail ve ABD, Arrow 3 füze savunma sistemini test etti

SONRAKİ HABER

Emekli-Sen dava kıskacında

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa