Tuzla’dan lise öğrencileri

Bu sene 17.si düzenlenen Gençlik Yaz Kampı’nda sosyalleşerek farklı farklı karakterlere sahip gençlerle sohbet edip bize dayatılan tek tip kişilik anlayışına karşı kendi benliğimizi bulma imkanı sağladık. Kamp süresince yapılan çeşitli forumlar ile liseli gençler olarak sorunlarımıza, birlik içinde çözüm arayışına düştük. Yapılan tüm faaliyet ve çalışmalar zihin havuzumuzda bir birikim oluşturup, ufkumuzun açılmasında büyük rol oynadı. Bu sekiz günde birliğin ne denli önemli bir kavram olduğunu anlayıp; bunun için hep birlikte örgütlenip hareket etmeye başladık. 

LİSE FORUMUNA GİDERKEN

Kamp içerisinde biz liselilerin sorunlarını konuşmak ve bunlara çözüm bulmak adına bir liseli forumu düzenledik. Liseli forumundan önce buna hazırlık olarak kendi aramızda birçok toplantı yaptık, bir araya gelerek neler konuşabileceğimiz, hangi noktalara değinmemiz gerektiğine dair konuşmalar yaptık. Bu yaptığımız toplantı ve konuşmalarda kendi yaşadığımız ve tüm liselerde gördüğümüz ortak sorun ve taleplerimizi masaya yatırdık. Bu sorunlara dair somut çözüm yolları ortaya koymaya çalıştık. Tartışmalarımızda daha önce liselerde bireysel olarak verdiğimiz mücadelelere değindik ve bunların yetersizliğinin farkına vardık ve lise forumuna giderkenki süreçte bu yanlışları nasıl yenebileceğimizi konuştuk. 
Bu toplantılardan sonra tüm Türkiye’den liselilerin katıldığı ve ortak sorun ve taleplerini dile getirdiği bir liseli forumu düzenledi. Bu liseli forumunda biz liseliler kendi sorunlarımıza ve tüm liselerin ortak sorun ve taleplerine değindik. Niteliksiz eğitim, hayat pahalılığı, ÖTK’lerin kaldırılması, meslek lisesi öğrencilerinin staj sorunu öne çıkan ve derinleşen tartışmalardı. Bu sorunların yanı sıra bütün bu sorunlara dair çözümlerimizi de konuştuk. 

MÜCADELEMİZ YEŞERSİN DİYE...

Asıl olan bütün sorunları çözebilecek tek şeyin örgütlülük olduğu bilincine vardık. Bu bilinç dolayısıyla bireysellikten ziyade örgütlü bir topluluğun daha kalıcı çözümler yaratabileceğini anladık. Bu da bizi bilinçli, sürekli ve politik örgütlenmeye itti. Bu örgütlenmeyi de pratik mücadeleye taşımak adına bu kampta ilk tohumları attık.
Kamptan döndüğümüzde mücadelemizin yeşermesi için hep birlikte çeşitli kararlar aldık. 
Örneğin kampın bize kazandırdığı bilinci okul ve çevremize de kazandırmak amacıyla çeşitli söyleşiler, atölyeler oluşturma fikrini benimsedik. Sosyal medya, dergilerimiz ve Genç Hayat gibi kaynaklar sayesinde daha geniş kitlelere ulaşma amacı içine girdik. Sonuç olarak bütün bu sorunlarımız çerçevesinde birleşeceğiz, örgütleneceğiz ve değiştireceğiz. 

Kapitalizmin bizim hayatımızı etkilediğini fark ettik

Büke TÜRKGİL
Alibeyköy/ İstanbul

17. Gençlik Kampı katıldığım ilk kamptı. Kampa katılmadan önce kampın içeriğinde olacak atölyelerin, panellerin, söyleşilerin bana ve çevreme onlarca bilgi katacağının farkındaydım. Bu yüzden kardeşimi de alıp geldim. Kamp içerisinde Evrim Atölyesi, Kadın Atölyesi, Politik İktisat Atölyesi, Gazetecilik Atölyesi gibi bilgi içerikli ve tartışma odaklı atölyeler dışında sanat ile uğraşmak isteyenlerin katılmak isteyebileceği Heykel Atölyesi, Ritim Atölyesi, Dans Atölyesi gibi atölyeler de vardı. 

TARTIŞMALAR ÇOK ŞEY GÖSTERDİ

Bu sene ben Kadın Atölyesi’ne katıldım. Kadın hakları, çalışmaları, kadınların eşitlik mücadelesi ve kadın hareketi tarihi hakkında bir miktar bilgim vardı ancak burada yapılan tartışmalar, önerilen okumalar ve kitaplar, bu mücadelenin tarihi benim bakış açımı çok genişletti. Atölyeler dışında ilçelerin kendi aralarında yaptıkları Evrensel ve Genç Hayat okumaları, haberler üzerinde tartışmalar yapılması eminim ki her birimizin kapitalizmin ve dolayısıyla emek sömürüsünün yalnızca başkalarının hayatını değil, hepimizin yaşamını etkilediğini göstermiş oldu.

“ÖRGÜTLENMEK KÖTÜDÜR” ANLAYIŞINI YIKTIK

Gelen liseliler, üniversiteliler forumlar düzenlediler ve yaşadıkları problemleri, bunları değiştirmek için neler yapabileceklerini konuştular. Tabii ki bütün bu konuşmalar, tartışmalar çok önemli bir noktaya parmak basıyordu. Öncelikle herkes, bireysel olarak hiçbir değişimin yaşanmayacağını yani insanın toplumla var olduğunu öğrendi. Ortak hareket edebilmek için ise örgütlenmenin önemini uzun uzun konuştuk. Çoğu insan örgütlenme kelimesinden neden korktuğunu açık bir şekilde dile getirildi. Bize öğretilmiş olan “örgütlenmek kötüdür” anlayışını yıkmak için aslında yaşadığımız sistemin yani kapitalist sistemin zaten örgütlerden oluştuğundan, örgütlü hareket ettiğinden bahsettik. Tekrar tekrar örgütlü olarak hareket etmezsek değişimin gerçekleşemeyeceğini konuştuk. Ki zaten bireysel olarak değişimin yaşanmadığını çoğu insan deneyimlemişti. 

TUT KOLUNDAN KAMPA GEL!

Kampın son günü herkesin yüzündeki buruk ifadeden ne kadar faydalı ve eğlenceli 8güngeçirdiğimiz belli oluyordu. Yani önümüzdeki sene tutun arkadaşınızın, kardeşinizin kolundan gençlik kampımıza gelin “Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm” sloganının gerçekliğini ve güzelliğini bir de beraber deneyimleyelim.