Bize sunulan gelecek(sizlik)
Gerçekten parasız, nitelikli ve yeteneklerimiz doğrultusunda bir eğitim sistemi için mücadele etmedikçe bunların üstesinden gelemeyeceğimiz çok açık.
Fotoğraf:pixabay
Berfin ALTUNDAŞAR
Ankara
Ekonomik krizle birlikte git gide artan eğitim masrafları, mezuna kalan öğrenciler için daha da büyük bir yük haline geliyor. Lise son sınıfta iyi bir üniversitede okuyabilmek için zaten yüklü bir masrafa girmiş olan bizler, sınavdan beklediğimiz puanları alamayınca yalnızca hayal kırıklığı yaşamıyoruz. Yeniden sınava hazırlanmanın yükü, hele de bugünün koşullarında bizi en ufak harcamalarımızı bile hesaplamak zorunda bırakıyor. Kimimiz de okuldan artan vakitte çalışmak durumunda kalıyoruz. Mezuna kalan öğrenciler olarak kendi çabamızla kolay kolay üniversiteyi kazanamayacağımız söylenirken fiyatları on binleri bulan dershanelere mecbur bırakılıyoruz. Eğitim kaliteleri de son derece tartışmalı olan özel eğitim kurumları, sadece daha fazla kâr amacıyla hareket ediyor.
DAYATILAN SİSTEME KARŞI YAN YANA!
Geleceğimizi kendi yeteneklerimize ve eğilimlerimize göre şekillendiremediğimiz, istediğimiz dalda dilediğimizce kendimizi geliştiremediğimiz bu sistem içerisinde hepimiz her günümüzü bize bir çıkar yol gibi sunulmaya çalışılan bir sınava adıyoruz. Her günümüzü zehir eden, gençliğimizin en güzel zamanlarını yaşamamıza engel olan bu sınav sistemi, bize bir gelecek vaat etmekten öte bizim daha büyük bir strese doğru yol almamızın aracısı olmaktan başka bir işe yaramıyor. Tüm bu stresin içinde eğitim masraflarını karşılayabilme kaygısı ise daha da artan bir halde karşımızda duruyor. Gerçekten parasız, nitelikli ve yeteneklerimiz doğrultusunda bir eğitim sistemi için mücadele etmedikçe bunların üstesinden gelemeyeceğimiz çok açık. Bize dayatılanlara karşı istediğimiz hayatı elde edebilmek için yan yana gelmeli, herkes için nitelikli ve parasız bir eğitimi savunmalıyız.