CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu: IMF felsefesi iktidarda
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, IMF’nin 1999'da Türkiye’ye dayattığı uygulamaların bugün hükümet eliyle devreye sokulduğunu söyledi.
Fotoğraf: Mustafa Turapoğlu/DHA
Merkez Bankası’nın (MB) swap işlemlerini geleneksel ihale yöntemiyle 1, 3 ve 6 aylık vadelerde yapmaya karar kılması tepki çekti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, bu yöntemle bankanın bilançosunun gittikçe daha dolarize bir yapıya yöneldiğini ve bu durumun MB’yi Para Kurulu’na dönüştürme sürecine soktuğunu söyledi. 1999 yılında IMF’nin Türkiye’ye bu uygulamayı dayattığını ancak bürokratların buna o dönem karşı çıktığını hatırlatan Erdoğdu, “IMF yurtdışında ama felsefesi bugün iktidarda” dedi.
Merkez Bankası’nın aldığı kararla ilgili bir değerlendirme yapan Erdoğdu, iktidarın uyguladığı ekonomi politikalarına güveni kalmayan herkesin dövize yöneldiğine dikkat çekerek, mevduatların içindeki yabancı para payının yüzde 50’yi aştığını bildirdi. Vatandaşların kendini TL haricinde bir değişim aracına daha çok güvendiğini ifade eden Erdoğdu şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ‘faizler inecek, enflasyon düşecek’ söylemleri de geri döndüremiyor. Bu gidişi tersine döndürmek için Merkez Bankası’nın döviz mevduatları üzerinden tutulan munzam karşılıkları artırma politikası da kâr etmedi. Artık Merkez Bankası bu duruma yapabileceği çok fazla bir şey olmadığını görünce, rezervlerin miktarını güçlü gösterme noktasına geldi. Bu amaca yönelik olarak bir süredir bankalarla yaptığı swap işlemleri karşılığı tuttuğu yabancı para karşılıkları kendi rezervindeymiş gibi göstermeye başladı. Yine bir süreden beri yabancı para mevduatına uygulanan munzam karşılıkları artırmaya yöneldi. Son geçen torba yasa ile bankaların bilançosunda gözüne kestirdiği kaleme munzam karşılık uygulayabilme yetkisini aldı. Son olarak da dün swap işlemlerini geleneksel ihale yöntemiyle 1, 3 ve 6 aylık vadelerde yapmaya karar verip bunu duyurdu.”
ASIL FAİZ, BU YENİ VADELERDE GENİŞLETİLECEK
Erdoğdu, Merkez Bankası’nın aldığı bu son kararla swap piyasasında vadeyi uzatarak bu yolla bankalardan geçici olarak alarak bünyesinde tutacağı yabancı para rezervlerini sanki kendisininmiş gibi daha uzun vadelerde brüt uluslararası rezervler kapsamında göstereceğine işaret ederek şunları söyledi:
“Bu şekilde aslında, daha düşük bir net rezerve sahip olduğu halde sanki rezervleri daha güçlüymüş görüntüsünü daha uzun bir süre sürdürebilecek. Ayrıca, bu uygulama yoluyla Merkez Bankası piyasayı TL fonlamak için var olan açık piyasa/repo uygulamalarına kısa sürede ciddi bir derinliğe erişecek alternatif bir piyasayı da devreye sokmuş olacak. Bankalardaki döviz bolluğu nedeniyle TL fonlama piyasası, döviz swapı yoluyla genişleyecek ve MB içinde alternatif bir piyasa oluşturacak. Sonuçta, repo piyasasında gösterge faiz oranı Erdoğan’ın emriyle düşmeye devam edecek ama asıl faiz bu yeni vadelerde genişletilecek swap piyasasında belirlenmeye başlayacak. Tabii bu iki piyasa arasında ortaya çıkacak arbitraj olanağından kimlerin yararlanabileceğini de ilerde göreceğiz.”
‘IMF 1999’DA ÖNERMİŞTİ’
Tüm bu gelişmelerin halkın hükümete ve milli paraya olan güvensizliğini ortaya koyarken, MB’nin de “daha güçlü rezervim olmalı, bu şekilde bir görüntü vermeliyim” saikiyle bilançosundaki döviz yapısını artırdığını vurgulayan Erdoğdu açıklamasını şöyle tamamladı:
“Bu durum, torba yasadaki hükümler uygulanmaya başladığında daha da hızlanacak. Peki bu sürece ne ad verilebilir? Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın bilançosunun gittikçe daha dolarize bir yapıya yöneldiği bu süreç, aslında Bankayı adı konmamış bir Para Kurulu yapısı içine sokuyor. Daha kısa ifadeyle, MB, Para Kurulu’na çevrilmeye çalışılıyor. 1999 yılında IMF, Türkiye’ye bu dayattığında buna karşı çıkarak bu önerinin reddedilmesini sağlayanlar, bürokratlardı. Bugün geldiğimiz noktada, ülkenin Merkez Bankasını IMF’nin önerisine adım adım yakınlaştıran ise, kendisini ‘yerli ve milli’ olarak lanse eden Erdoğan iktidarı ve onun atadığı uysal memurları. Yani IMF yurt dışında ama felsefesi bugün iktidarda.” (EKONOMİ SERVİSİ)