DTCF Tiyatro Bölümü akademisyenleri: İhraç edilenlerin iadesini bekliyoruz

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü akademisyenleri, KHK ile atılan akademisyenler için basın açıklaması yaptı: Akademisyenlerin akademik yaşam için değerli ve vazgeçilmez katkılarını sürdürmeleri adına bölümlerindeki görevlerine bütün haklarıyla iade edilmelerini bekliyoruz.

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü öğretim elemanları Anayasa Mahkemesi’nin ‘hak ihlali’ kararı sonrasında açıklama yaptı. Barış Akademisyenleri’nin üniversitelerden ihraç edilmeleriyle sonuçlanan haksızlığa bir son verilmesini talep eden öğretim üyeleri tarafından yapılan açıklamada, “Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü öğretim elemanları olarak, bölümümüz öğretim elemanlarının da içinde bulunduğu akademisyenlerin akademik yaşam için değerli ve vazgeçilmez katkılarını sürdürmeleri adına bölümlerindeki görevlerine bütün haklarıyla iade edilmelerini bekliyoruz” ifadeleri yer aldı.

Açıklamanın tamamı şöyle:
“Bilindiği üzere Anayasa Mahkemesi 26 Temmuz 2019 tarihinde Barış Akademisyenleri için hak ihlali kararı vermiş, imzalanan ‘Bu Suça Ortak Olmayacağız’ başlıklı bildirinin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine işaret etmiştir. Barış Akademisyenleri’nin üniversitelerden ihraç edilmeleriyle sonuçlanan haksızlığa bir son verilmesini talep ediyor, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü öğretim elemanları olarak, bölümümüz öğretim elemanlarının da içinde bulunduğu akademisyenlerin akademik yaşam için değerli ve vazgeçilmez katkılarını sürdürmeleri adına bölümlerindeki görevlerine bütün haklarıyla iade edilmelerini bekliyoruz.”

ÖĞRENCİLER: PERDEYİ KAPATMAYACAK, MÜCADELEYE KALDIĞIMIZ YERDEN DEVAM EDECEĞİZ

DTCF Tiyatro Bölümü öğrencileri de bir açıklama yaparak barış akademisyenlerine destek oldu. Açıklama şöyle:

“DTCF Tiyatro Bölümü öğrencisi olan bizlerin hocaları, ‘Barış Bildirisi’ imzacısı olmaları gerekçe gösterilerek görevlerinden uzaklaştırıldı, ihraç edildi. Hocalarımızın haklılığından, taleplerinin meşruluğundan yana hiçbir zaman şüphemiz olmadı. Onların talepleri bizim de talebimizdi.

Hocalarımızın ihraç edilmesi, eğitim hayatımızı aksattı fakat bambaşka bir şey öğrendik: Doğru bildiğin şeyi dile getirme cüretini, sözünün arkasında durabilmeyi, durduğun yerin söylenenlerden çok daha önemli olduğunu öğrendik. DTCF Tiyatro Bölümü’nün ve diğer tüm imzacı akademisyenlerin bu insanlık sınavını en iyi şekilde verdiğini gördük. Hocalarımız ihraç edildi diye perdeyi kapattık, kalemi indirdik, boynumuzu eğdik sananlar yanılıyor. Yazmaya, oynamaya, araştırmaya devam ettik. Hocalarımızla hep gurur duyduk. Gurur duymaya da devam edeceğiz!

Üç perdelik bir oyundu bu. Birinci perde de hocalarımız ihraç edildi. Devran belki henüz dönmedi fakat dünya dönmeye devam ediyor ve dünyanın tüm ordularından bile daha güçlü olan zamanı gelmiş bir hakikat kendini gösterdi. Bu oyunun ikinci perdesinde Anayasa Mahkemesi, Barış Bildirisi’nin ifade özgürlüğü kapsamında olduğuna, hocalarımızın bu özgürlüğünü kullandığına, verilen cezaların da hak ihlali olduğuna karar verdi. Karar, hocalarımızın en temel insan haklarından birisi olan ifade özgürlüğünü kullandığı için ihraç edildiğinin kanıtıdır. Karar, barış talebinin ve özgürlüğün cezalandırılmaya çalışıldığının da belgesidir.

Şimdi üçüncü perdedeyiz, yani hocalarımızın göreve iade edildiği perdede. Karar ortada, yapılması gereken açık. DTCF Tiyatro Bölümü’nün ve tüm akademisyenlerin görevlerine iade edilmesi gerekir. Biz öğrenciler olarak, hocalarımızı bir an önce aramızda görmek, eğitim hayatımıza kaldığımız yerden devam edebilmek, birlikte barışın ve özgürlüğün bilimini üretmeye devam etmek istiyoruz. Bu bağlamda, hocalarımızın görevlerine iade edilmesi için gerekli olan tüm adımlar bir an önce atılmalıdır. Bu oyun sonlandığında, perdeyi kapatmayacak, mücadeleye kaldığımız yerden devam edeceğiz.” (HABER MERKEZİ)