Çankaya Belediyesinde anlaşma sağlandı, temizlik işçileri iş başı yaptı

Birkan BULUT
Hasan KARA
Ankara

Çankaya Belediyesi bünyesindeki Çanpaş A.Ş. ve Genel-İş Sendikası arasında süren toplusözleşmedeki anlaşmazlık sona erdi. İşçilerin belediye ve sendikaya tepki göstererek iş bırakmasının ardından yapılan görüşmelerde, toplamda 6 bin TL brüt olarak verilecek seyyanen zammın ilk 4 ay boyunca net olarak 300 TL yerine 500 TL olarak düzenlemesi kararı alındı. İşçilerin çoğu sözleşmede beklentilerinin karşılanmadığını belirtiyor.

Çanpaş A.Ş.’de çöp toplama, sokak süpürme ve park-bahçe birimlerinde çalışan işçiler, sendika ve belediyenin anlaşmak istediği maddeleri yetersiz bularak dün iş bırakma eylemi yapmıştı. Çöp kamyonlarının geri döndüğü İmrahor Vadisi’ndeki şantiyede toplanan işçiler, bir gün boyunca burada eylem yaptı. İş bırakan işçilerin sendika yönetimi ve belediye yetkilileriyle yaptığı görüşmeden uzun süre bir sonuç alınamadı. Akşam saatlerinde sendika ve belediye arasında yapılan son görüşmede, asgari ücret farkının verilmesine engel olduğu ama seyyanen zammın düzenlenebileceği gündeme geldi. Yapılan görüşmeler sonucunda işçi başına toplam 6 bin TL olarak verilecek seyyanen zammın, ilk 4 ay verilecek dilimi artırıldı. Buna göre işçiler toplamda yine 6 bin TL seyyanen zam alacak ama bu ilk 4 ay ücretlerine net 300 TL net 500 TL olarak yansıyacak. Sendika şube yönetiminin gelişmeleri işçilerle paylaşmasının ardından iş bırakma eylemine son verildi.

GENEL-İŞ: SEYYANEN ZAMMI ZORLADIK

Bağıtlanan toplu sözleşmedeki şartları açıklayan Genel-İş 1 No’lu Şube Başkanı İsmail Yıldırım, Çanpaş işçilerinin haklarının aslında KHK ile kadroya geçtiklerinde belirlendiğini söyledi. Ancak bu mağduriyeti gidermek için seyyanen zammı zorladıklarını belirten Yıldırım, bağıtlanan sözleşmedeki maddeleri aktardı:

“6 bin brüt seyyanen zammın Ocak ayına kadar 500 liralık net dilimlerle ücrete eklenmesi, geri kalan zammın da Ocak ayından sonra 6 ay boyunca maaşlara seyyanen yansıtılması, sonraki aylar için yüzde 12 zam, ocaktan ayından itibaren çalışma saatinin 45 ’ten 40’a düşürülmesi, yemek için 21 yol için 16 lira verilmesi.”

‘BİZİM İÇİN KAZANIM OLDU’

Anlaşmanın ardından konuştuğumuz işçiler, isimlerinin yayımlanmamasını istedi. Sendika yönetiminin son durumu açıklamasının ardından iş bırakan işçiler olarak aralarında konuştuklarını anlatan bir işçi, “Sonucu başarılı görenler de oldu kızanlar da. Bana göre KHK ile kadroya geçenler olarak bu bizim için kazanım oldu. Ayrıca bu eylem sendikanın aldığı bir karar ve grev değildi. Sadece iş bırakma eylemi yaptık. Asgari ücret farkının verilmesi mümkün görünmüyordu. Fakat yaptığımız eylemle ücret zammının artmasını sağlamış olduk” dedi.

‘SONUNA KADAR GİTMEK GEREKİYORDU’

Ancak konuştuğumuz çoğu işçi sözleşmeden memnun olmadığını söylüyor. Taleplerinin net olduğunu söyleyen bir işçi şöyle konuştu: “40 saat çalışma saati, yemek, yol parları Ocak ayında alınacak haklar. Seyyanen zammı 500 TL yaptılar ama ocak ayından sonra tekrar 300 TL’ye düşecek. Beklentilerin çok altında kaldı. Temsilciler dahil sendikadan kim gelse, ağızdan çıkan ile ortadaki durum arasında net bir fark var. Bence sonuna kadar gitmek gerekiyordu. Talepler karşılanana kadar, arkadaşlar işe dönene kadar işe çıkmamak gerekiyordu. İşçiler buna iknaydı ama böyle sonlandırıldı.”

‘İÇİMİZDEN İŞ BAŞI YAPMAK GELMEDİ’

Bir başka işçi de asıl olarak asgari ücret farkının ve çalışma saatini Ocak ayından önce 40 saate düşürmenin önemli olduğunu söyledi. Karar açıklandığında herkesin tepki gösterdiğini, gece saat 01.00'den sonra çöpte çalışanlar olarak işe çıktıklarında kimsenin içinden çalışmak gelmediğini anlatan işçi, “Bence süreç daha iyi yönetilebilirdi. Benim gördüğüm kadarıyla çoğu işçi kararlıydı. Çünkü kaybedecek bir şeyimiz yoktu. En ağır işleri yapıyoruz ama haklarımızı daha çok kaybediyoruz. Kısacası mağduriyet yaşamıştık, bu sözleşme dönemde bu sorun yine çözülmemiş oldu” dedi.

Bir başka işçi ise yeterince dinlenmediklerini anlattı:
“Sendika merkezi neredeyse hiç bizi anlamadı. Sürekli bir görüşme hali vardı ama bizim taleplerimiz hep netti. İnsanlar 24 saatten fazladır hakları için ayaktaydı. Oldu bittiye getirilmiş gibi oldu. Yasal grev değil, başımız belaya girer gibi söylemler arttı. Ama işçinin duygusunu kimse anlamadı. Demek ki hiç direnmesek bunları da alamayacaklardı.”