12 Ağustos 2019 10:41
Son Güncellenme Tarihi: 13 Ağustos 2019 04:00

Kaz Dağları direnişine kitlesel ziyaret: Beraber dur dersek başarırız

HDK, HDP, TİP, Patika Ekoloji Kolektifi ve Kadıköy Demokrasi Meclisi, Kaz Dağları’nda 18 gündür süren Su ve Vicdan Nöbeti’ni ziyaret ederek, birlikte mücadele mesajı verdi.

Fotoğraf: @patikaekoloji Twitter hesabından alınmıştır.

Paylaş

Kaz Dağları'nda Alamos Gold maden şirketinin doğa kıyımına karşı Su ve Vicdan Nöbeti, 18’inci gününde devam ediyor. Demokratik Kongresi (HDK)-Halkların Demokratik Partisi (HDP) Marmara Bölgesi üyeleri, İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş ve Patika Ekoloji Kolektifi üyelerinin katılımıyla kitlesel bir şekilde nöbet yeri ziyaret edildi. 

"KAR HIRSINA KARŞI TOPYEKÜN MÜCADELE ETMELİYİZ"

Burada konuşan Kadıköy Demokrasi Meclisi’nden Bülent Yoldaş, “Kaz Dağları’ndan Hasankeyf’e Salda’dan Fatsa’ya, Gerze’den Munzur’a, Eskişehir’e, Sinop’a ekolojik katliamlar devam ediyor. Kapitalizmin doymak bilmeyen kar hırsına karşı birleşik ve topyekün bir mücadele yürütülemezse başarı imkansız görünüyor” dedi.

Ekoloji mücadelesini demokrasi mücadelesinin kopmaz bir parçası olarak gördüklerine vurgu yapan Yoldaş, şunları söyledi: “23 Haziran seçimlerinde demokrasi güçleri olarak başta İstanbul ve Ankara olmak üzere büyükşehirleri talandan ve yağmadan kurtarmak için nasıl bir adım attıysak bundan sonraki süreçte de ekolojik katliamlara karşı birlikte ve ortak mücadeleyi yürütmemiz gerekiyor. Kaz Dağları, Hasankeyf, Munzur, Fatsa, Eskişehir için geç değil. Birleşe birleşe direneceğiz, birleşe birleşe kazanacağız.” 

"BÜTÜN EKOLOJİ HAZİNESİ TARUMAR EDİLDİ"

Ardından HDP ve HDK adına söz alan HDP Parti Meclis (PM) Üyesi Bülent Uyguner, kapitalizmin Türkiye’deki uygulamalarının sonucu olarak özellikle AKP-MHP iktidarı döneminde ülkenin yeraltı ve yerüstü kaynaklarının yabancı şirketlere peşkeş çekildiğine vurgu yaptı. "Türkiye’nin tüm emek hazinesi, bütün ekoloji hazinesi tarumar edildi" diyen Uyguner, "Biz, Gezi’den beri bütün bu olaylara sessiz kalmadığımızı, buradaki katliamlara karşı, hem Munzur’daki, hem Hasankeyf’teki katliamlara karşı bütün doğa ve demokrasi güçleriyle birlikte mücadele edeceğiz. Birleşerek, birlikte olarak, bu mücadeleyi hep birlikte yükselteceğiz ve kazanan biz olacağız” ifadelerini kulandı.

"KAZ DAĞLARI'NDA YAŞAM KAZANACAK"

Patika Ekoloji Kolektifi’nden Didem Deniz Erbak, “Bu coğrafya katliamlarla yıllardır mücadele ediyor. Biz de bu mücadelenin parçasıyız. Buradaki mücadeleyi önemsiyoruz. Bugün burada hep birlikte olmayı önemsiyoruz ve biliyoruz ki Kaz Dağları’nda yaşam kazanacak” ifadelerini kullandı.

"HALK YAŞAM SUYUNU NEREDEN BULACAK, İKTİDARIN UMRUNDA DEĞİL"

Kitle çadır alanındaki doğaseverleri ziyaretinin ardından maden sahasına gitti. Burada İda Dayanışma Derneği Başkanı Ekrem Akgül’ün alanla ilgili verdiği bilginin ardından açıklama yapıldı. Burada konuşan HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, “Sermayenin ihtiyacını karşılamak üzere yapılan talan ile karşı karşıyayız. Bundan sonra ne olacak? Buradaki halk nasıl yaşayacak, yaşam suyunu nereden bulacak? Bu iktidarın umurunda değil” dedi.

Talan anlayışının Türkiye’nin her yerinde karşılarına çıktığını belirten Gülüm, şunları söyledi: “Munzur ve Hasankeyf, Marmara’daki kent ormanları ile karşımıza çıkıyor. Hasankeyf’te bir halkın Kürt halkının kültürü yok ediliyor. Türkiye'nin dört bir yanında bu durum devam ediyor. Bize düşen görev şu olsa gerek; parça parça değil bütün parçaları birleştiren bir yerden mücadele etmek gerekiyor. Baskı politikalarıyla bizleri yalnızlaştırmaya çalışıyorlar ama biz hep beraber dur dersek birlikte başarabiliriz.”

"ÇANAKKALE HALKINA TEŞEKKÜR EDİYORUZ"

TİP Genel Başkanı Erkan Baş da, “Buradaki bilim insanları bugün için uyarıyor. Uzun yıllardır burada akıl dışı girişime karşı elinden geleni yaparak direnen Çanakkale halkımıza teşekkür etmek gerekir” ifadelerini kullandı.

TGB KATLİAMI SAVUNDU

Vatan Partisi'nin gençlik örgütlenmesi olan Türkiye Gençlik Birliği (TGB), Kaz Dağlarında bir süredir devam eden eylemlere ve madenlerin yabancılara bırakılmasına karşı Twitter hesabından yaptığı açıklamalarla katliamı savundu.

Geçtiğimiz günlerde internete getirilen RTÜK sansürünü de savunan TGB, yaşam savunucularınının AB'den fonlandığını iddia etti. TGB'nin açıklamaları şöyle:

"Kazdağları adıyla gündeme gelen maden bölgesi, gerçekte Çanakkale Kirazlı’da bulunmakta ve Kazdağları ekosistemi içinde yer almamaktadır. Ayrıca uzmanlar gerekli tedbirler alındığında siyanür kullanımının doğanın dengesini bozacak bir tahribat yaratmadığını belirtmektedir. AB fonlarıyla ‘çevrecilik’ yapan bazı oluşumlar kamuoyunu maden bölgesi ve siyanür kullanımı konusunda yanıltmaktadır. Yurttaşlarımızın Kazdağları hassasiyeti, Türkiye’nin altın madenlerini işlemesinin önüne geçecek bir karşıtlığa dönüştürülmektedir." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Antalya'da tarihi Yivli Minare'nin dibinde eski mezarlık bulundu

SONRAKİ HABER

Marmara Adası'ndaki orman yangınına ilişkin 2 kişi tutuklandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa