Ailelere cenazeleri verilmiyor: Ağıt yakılacak mezarları bile yok
ANYAKAY-DER Eş Başkanı Şehmus Işık, Bitlis'te 2017 yılında Garzan Mezarlığı’ndan çıkarılan 265 cenazenin ailelere verilmemesinin insani bir yaklaşım olmadığını vurguladı.
Fotoğraf: MA
Bitlis'te 2017 yılında Garzan Mezarlığı’ndan çıkarılan 265 cenazenin yanı sıra çatışmalarda yaşamını yitirenlerin cenazelerin verilmemesi ya da geç verilmesine dair konuşan ANYAKAY-DER Eş Başkanı Şehmus Işık, gömme ve gömülme hakkının bütün insanlar için kutsal olduğunu belirterek, “Ölmüş insanların devlete hiçbir zararı yoktur. En azından ailesi onun mezarı başına gidip bir ağıt yaksın ve bir çiçek koyabilsin” dedi.
Bitlis merkeze bağlı Yukarı Ölek (Oleka Jor) köyü kırsalında bulunan Garzan Mezarlığı’ndan 19 Aralık 2017’de 267 cenaze çıkarıldı. Çıkarılan cenazelerin büyük bir çoğunluğu o günden bu yana İstanbul Adli Tıp Kurumu’nda (ATK) bekletiliyor. Garzan Merzarlığı’nda çıkarılan cenazelerin yanı sıra, çatışmalarda yaşamını yitirenlerin cenazeleri de ya ailelerine verilmiyor ya da çok geç tarihlerde veriliyor.
MA’dan Sadiye Eser’e konuşan Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAY-DER) Eşbaşkanı Şehmus Işık, ailelere cenazelerinin verilmemesini insani bir yaklaşım olmadığını söyledi.
"CENAZELER AİLELERE VERİLSİN"
Yaşamını yitiren kişilerin ailelerinin mağdur edildiğini belirten Işık, “Aileler psikolojik baskı altında tutulmak istiyor. Birçok aile kendi çocuklarını teşhis ettikleri halde cenazeleri teslim edilmiyor. Neden teslim edilmediğini bilmiyoruz. Bu bir psikolojik savaş politikası mıdır? Yoksa aileleri mağdur etme politikası mıdır? Bilmiyoruz” dedi. Olaya insani olarak baktıklarını ifade eden Işık, “Bütün insanların, canlıların özellikle insanoğlunun ölümü kutsal olduğu için hangi dinden ırktan mezhepten olduğu bizim için önemli değil. Biz o insanın ailesine teslim edilmesini ve onların inançlarına uygun olarak gömülmelerinden yanayız” diye belirtti.
60 AİLEDEN BAŞVURU
Kendilerine başvuru yapan ailelere yardımcı olduklarını sözlerine ekleyen Işık, hukuki boyutuyla da yol gösterici olduklarını ifade etti. Işık, kendilerine başvuru yapan kimi ailelerin cenazeleri 4-5 ay bekletildikten sonra verildiğini aktararak, kimi ailelerde ise DNA testi bile yapılmadığını söyledi.
Savaşın etkilerinin yoğun bir şekilde mezarlıklar üzerinde görüldüğünü ve hissedildiğini dile getiren Işık, Garzan Mezarlığı da dahil olmak üzere 60 aileye yakın başvuru aldıklarının bilgisini verdi. Garzan Mezarlığı’na ilişkin İstanbul’da kendilerine başvuru yapan ailelerin son 1 buçuk yıl içinde herhangi bir sonuç alamadıklarını söyleyerek, “Diyarbakır’da 12 aileye yakın çocukların cenazeleri verildi” dedi.
GÖMME VE GÖMÜLME HAKKI
Gömme ve gömülme hakkının bütün insanlar için kutsal olduğunu belirten Işık, devlet yetkililerine seslenerek, “Ölmüş insanların devlete hiçbir zararı yoktur. Ona saygıdan başka bir faydamız olmaz. En azından ailesi onun mezarı başına gidip bir ağıt yaksın ve bir çiçek koyabilsin. Bunun sağlanması gerekir. Ölümlere son verilmesini insani değerler ile insanların yaşatılmasını istiyoruz. Bütün mağdur insanların isteği bu bizde bu yönde. Devletin bu şiddetin önüne geçmesini istiyoruz” dedi. (HABER MERKEZİ)