Varto'da kayyum, emniyete 10 tane banyo yapmış, 12 bin liralık çerez yemiş
Muş'un Varto ilçesinde belediyeyi kayyumdan alan HDP'li eş başkanlar Ülkü Karaaslan ve Mahmut Yalçın, bütün zorluklara rağmen belediyeyi halkla birlikte yönetmekte kararlı olduklarını ifade ediyor.
Varto belediye binası | Fotoğraf: Evrensel
Şerif KARATAŞ
Muş
Muş’un Varto ilçesi 2 yıla yakın kayyumla yönetildi. 11 Kasım 2016’da kayyum atandığında DBP’li olan belediyeyi 31 Mart yerel seçimiyle HDP kazandı. Enkaz devralan belediye eş başkanlarının yaptığı hesaba göre 10 bin nüfusa sahip Varto ilçe merkezinin kayyum döneminde borcu 12 milyon lira. Kayyum, sadece 25 bin liraya emniyete 10 tane banyo yapmış, 12 bin liraya çerez yemiş. Eş başkanlar bütün zorluklara rağmen belediyeyi halkla birlikte yönetmekte kararlı olduklarını ifade ediyorlar.
Kayyumdan belediyeyi geri alan HDP’li eş başkanlar Ülkü Karaaslan ve Mahmut Yalçın’la makamlarında görüştük. İlçe Emniyet Müdürlüğünün bulunduğu cadde üzerinde olan belediye binasına gitmek zor. Zira caddenin tamamı kapatılmış, kaldırımda iki insanın yan yana yürümesinin dahi zor olduğu alandan geçerek belediye binasına ulaştık.
Mahmut Yalçın, Varto’nun farklı inanç ve kültürel yapısına dikkat çekiyor. Belediyenin imkanlarını halk için kullanacaklarını anlatan Yalçın, belediyeyi halkla birlikte yöneteceklerini belirtiyor. Yalçın, başta kadınlar, gençler olmak üzere bütün ilçe halkını kapsayacak bir belediyeciliğin hayata geçmesi için çalışacaklarını anlatıyor.
"KAYYUM BİR ZİHNİYETTİR"
Kayyum zihniyetinin ve anlayışının tehlikeli olduğunu anlatan Ülkü Karaaslan, “Kayyuma sadece maddi biçim olarak bakarsak yanılırız. Kayyum zihniyeti bir rejim zihniyetidir” diyor. 8 Nisan’da mazbatayı halkla birlikte alarak belediyeye geldiklerini söyleyen Karaaslan, belediyenin önündeki polise ait zırhlı araçları, X-Ray cihazını kaldırdıklarını belirtiyor. Kayyum döneminde belediye binasına gelenlerin 3 arama noktasını geçip kimliğini ibraz ettikten sonra girebildiğini hatırlatan Karaaslan, görevi alır almaz belediyeyi halka açmanın mutluğunu anlatıyor. Karaaslan, bunun da savundukları belediyecilik anlayışı gereği olduğunu vurguluyor.
ARAÇLARIN MUAYENESİ YAPILMAMIŞ
Çalışmalarını engellemeye yönelik uygulamaları da anlatan Karaaslan, belediyeye geldiklerinde bilgisayarları, sandalyeleri yerinde bulamadıklarını belirtiyor. Karaaslan şunları söylüyor: Kayyum döneminde 50’ye yakın işçi alınmış. Belediyenin bütçesi de buna göre ayarlanmış. İki ay belediyenin öz kaynağından borçlanarak işçilerin parasını ancak verebildik. Çöp araçları ve önemli araçlarımızın çoğunluğunun fenni muayeneleri yapılmamıştı. Araçlarımız çöp toplamaya gittiklerinde 700 lira ila 1000 lira arasında değişen miktarda para cezaları kesildi.
Belediyeye ait araçlarının büyük bir bölümünü hurdaya çıkmış vaziyette aldıklarını belirten Karaaslan, “Belediyeye ait birçok demirbaş hibe edilmiş. Örneğin belediyenin parasıyla emniyette 10 tane banyo yapılmış, 25 bin liraya. 12 bin liraya çerez yenmiş” diyor. Kayyum döneminde yapılan harcamalarla belediyenin borçlandırıldığını söyleyen Karaaslan, “12 milyon lira gibi bir borç çıkıyor. Varto ilçe merkezinin nüfusu on bin” diyor.
"AĞLAMA DUVARI DEĞİLİZ"
Nasıl bir belediye devralacaklarını bildiklerini dile getiren Karaaslan, “Ağlama duvarı olmaktan çıkacağız. Çok hızlı bir şekilde israfın olduğu yerlerde tasarrufa giderek halkın hizmetine sunduk. Bozuk araçların tamirini yaptık, araçların fenni muayenelerini yaparak işler hale getirdik. Kötü ve hasarlı yollar onarıldı. Çöp konteynerleri alındı” diyor.
Belediyedeki kayyum döneminde yolsuzlukların HDP’li milletvekilleri tarafından Meclise taşındığı ve İçişleri Bakanlığına da sorulduğunu belirten Karaaslan, gelecek yanıtı beklediklerini söylüyor. Geride bıraktıkları 4 ay içinde belediyenin gelir ve gider tablosunu afiş yaptırıp bilboardlara asarak ilçe halkına duyurduklarını anlatan Karaaslan, şeffaf belediyecilik gereği bunu her ay yapacaklarını da söylüyor.
İLÇENİN ALT YAPI SORUNUNU ÇÖZMEK İSTİYORLAR
İlçenin altyapı soruna dikkat çeken Ülkü Karaaslan, “Proje hazırladık. Varto’da arıtma sistemimiz yok, dolayısıyla derelerimizi, sularımızı kirlettik. Hayvanlar sulardan yararlanamıyor. Suyun aktığı bütün alanı boydan boya kirletiyoruz. Arıtma tesisiyle tekrar bu alanların ve sularımızın kullanımını sağlamak istiyoruz” ifadelerini kullanıyor.
Su sorununu da çözmek istediklerini anlatan Karaaslan, söz konusu projelerin maliyetinin 70 milyon olduğunu ifade ederek projeyi İller Bankasına sunduklarını belirtiyor. Karaaslan, hükümetin ilçeye bakışından dolayı endişesini de dile getirerek, bütün zorluklara karşın ilçenin sorunlarını çözmek istediklerini ifade ediyor.