Kaz Dağları'yla ilgili Bakanlığa çağrı: Biga Madencilik'in ruhsatını yenilemeyin
Kaz Dağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Süheyla Doğan, Enerji Bakanlığına seslendi: Biga Madencilik'in ruhsatını yenilemeyin!
Fotoğraf: Evrensel/Meltem Akyol
Eylem NAZLIER
İstanbul
Çanakkale’nin tek ve alternatifsiz içme ve kullanma suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı ile Kaz Dağları ekosistemini tehdit eden Kirazlı Altın ve Gümüş Madeni Projesi’nin ruhsat tarihi 13 Ekim’de doluyor. Tarihi 1987’ye kadar uzanan proje, değişen firmalar, zamanla TBMM eliyle değiştirilen maden yasaları, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) oyunları ile 32 yıllık bir geçmişe sahip.
Kaz Dağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Süheyla Doğan, Kanadalı uluslararası altın tekeli Alamos Gold ve onun yerli işbirlikçisi, taşeron şirketi Doğu Biga Madencilik’in maden işletme ruhsatının 10 yıllık süresinin dolduğunu belirtti. 13 Ekim 2009’da işletme ruhsatı aldığı ve ruhsat tarihinin 13 Ekim 2019’da dolacağını söyleyerek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının ruhsatı yenilememesi gerektiğini vurguladı. Doğan, ruhsat yenilenmediği takdirde firmanın faaliyetini durdurmak zorunda kalacağını aktararak şunları söyledi: “Kirazlı’da 13 Ekim 2009 tarihinde başlayan ruhsatın süresi 10 yıl. Yani önümüzdeki ekim ayının 13’ünde doluyor. Firma sürenin uzatılması için başvuruyu yaptıktan sonra Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı ruhsatı yeniliyor. Başvuru yapıldı mı, yapılmadı mı onu da bilmiyoruz. Bakanlık ruhsatı yenilemezse, firma faaliyetlerini durdurmak zorunda kalacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bu ruhsatı yenilemeyin diyoruz."
Alamos Gold’un ilk üretim iznini, arama ruhsatı olarak aldığını belirten Doğan, “Madenci firmaların çoğunun başvurduğu yöntem bu. Önce arama ruhsatı alıyorlar, sonra işletme ruhsatına çeviriyorlar. Bu arada ÇED gerekli değildir kararı alarak bir an önce alana girebilmek için 25 hektar gibi küçük bir alanı gösteriyorlar. Bakanlık da bile bile bu kandırmacaya karşı ÇED gerekli değildir kararı veriyor. Böylece firma alana yerleşmiş oluyor. ÇED süresinden kaçarak, valilikten çalışma izni de alıyor. Yerleştikten sonra ‘Benim kapasitem artıyor’ diyor. Yeniden bir proje hazırlıyor. O zamanda iş işten geçmiş oluyor. Kirazlı’da da bunlar yaşanmış” ifadelerini kullandı.
Doğan ayrıca, “İlle nöbet alanında olmamızda gerekmiyor, bulunduğumuz her yer kaz dağı diyerek mücadele etmeliyiz. Kaz dağları hepimizin diyoruz” dedi.
SU VE VİCDAN NÖBETİ DEVAM EDİYOR
Kaz Dağları’ndaki ağaç katliamına karşı tepkiler devam ediyor. Kirazlı’da başlayan “Su ve Vicdan Nöbeti” ise 22. gününde. Çanakkale merkezde 1 Ağustos’ta yapılan kitlesel basın açıklamasından sonra 5 Ağustos’ta gerçekleştirilen çok geniş katılımlı eylemle, maden alanına girildi. TEMA’nın change.org imza kampanyası ve Kaz Dağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nin ıslak imza kampanyası ise devam ediyor. 18 Ağustos’ta Fazıl Say nöbet alanında bir konseri verecek. “Su ve Vicdan Nöbeti”ne Türkiye’nin her yanında destek devam ediyor.
{{384858}}
{{384858}}