Temelli'den kayyum açıklaması: Bu saldırı Türkiye halklarına bir saldırıdır

HDP'li 3 belediye başkanının görevden alınması üzerine olağanüstü toplanan HDP Merkez Yürütme Kurulu açıklama yayımladı. Açıklama yapan Sezai Temelli de "Bu saldırı hepimize" dedi.

GÜNCELLENDİ

Fotoğraf: MA

ANASAYFA

POLİTİKA

Paylaş

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütüme Kurulu (MYK), Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanlarının görevden alınarak yerine kayyum atanması sonrası olağanüstü toplandı. Büyükşehir belediyelerine atanan kayyum gündemiyle parti genel merkezinde toplanan MYK’ye, HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli başkanlık etti. "Susmayacağız, durmayacağız” başlıklı açıklama yapan MYK, “Bu yeni ve açık bir siyasi darbedir” dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, partisinin üç büyükşehir belediyesine kayyum atanmasının ardından toplanan olağanüstü MYK toplantısına verilen arada, MYK üyeleri ve milletvekilleriyle birlikte Genel Merkez binasında basın açıklaması yaptı.

Üç büyükşehir belediyesine kayyum atanmasını "sivil darbe" olarak niteleyen Temelli, "Bu sabah yine kara bir güne uyandık. Bu iktidar, AKP-MHP bloku, Erdoğan rejimi Türkiye tarihine bir utanç sayfası daha ekledi. 19 Ağustos Türkiye tarihine sivil darbe olarak geçti” dedi. Demokrasi mücadelesine demokratik zeminde devam edeceklerini ifade eden Temelli, "Bu saldırı sadece HDP belediyelerine yönelik değildir. Bu saldırı Türkiye halklarına bir saldırıdır. Demokraside buluşmuş insanlara bir saldırıdır. Kayyum atanan belediyeler Diyarbakır, Van, Mardin ama İstanbul’a Adana’ya Ordu’ya Türkiye’nin her yerinde seçilmişlere yönelik bir saldırıyla karşı karşıyayız. Şimdi demokratik siyasetten yana inisiyatif alma zamanıdır. Şimdi gelin bu hak gaspçılarına bu soysuz siyasete karşı yan yana duralım" ifadelerini kullandı.

Temelli, “Kayyumsuz yürütmeyi yönetemeyecek hale gelmiş bu iktidar, siyaseten ‘Ben acze düştüm yönetemiyorum’ diyor artık” dedi. Diyarbakır, Mardin ve Van’a atanan kayyumlar ile siyasi iktidarın, kendi meşruiyetini yitirdiğini ve kayyumsuz ülkeyi yönetemeyecek duruma geldiğini söyleyen Temelli, “Meşruiyetlerini sağlayamadıkça Türkiye halklarına şiddeti, baskıyı, kayyumu dayatmaya devam ediyorlar”dedi. Temelli, “12 Eylül darbe geleneği, 19 Ağustos sivil darbesi ile devam ediyor. Uzun süre OHAL rejimi altında yaşadık ve bunun üzerinde iktidarlarını şekillendirenler, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi diye uyduruk bir sistemi bu ülkeye dayatırken şimdi de örtülü bir OHAL rejimini dayatmaya devam ediyor. Rejim bu haliyle kendisini desifre etmiştir” diye konuştu.

"YEREL SEÇİMLERİ SİNDİREMEYENLER SALDIRIYOR"

Halkın iradesine ve belediyelerine sahip çıkmaya devam ettiğini, Diyarbakır sokaklarında belediyesine sahip çıkanlara ise şiddet ve zulüm uygulandığını söyleyen Temelli, “Devlet hukukunu yitirmiş, anayasal bir devlet olmaktan uzaklaşıp demokrasiye dair ne varsa yitirmiştir. Yerel seçimleri içine sindiremeyen iktidar, HDP’ye yönelik saldırılarına ara vermiyor. Hiçbir suçu olmayan yüzlerce arkadaşımızı yine bu sabah gözaltına aldılar. Uydurulmuş, yasal olarak bir karşılığı olmayan gerekçe metniyle belediye başkanlarımız görevden alındı. Bu kayyumcu, ohalsiz yönetemez hale gelen zihniyet, siyasetten de iktisaden de meşruluğunu yitirmiştir” dedi.

"MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ"

Tüm yerel yönetim ve meşru demokratik zeminlerde mücadele etmeye devam edeceklerini ifade eden Temelli, “Nasil ki OHAL döneminde mücadelemizden vazgeçmedik ayni sekilde mücadelemizi sürdüreceğiz. Kayyumlar eliyle bölge ekonomisini çökertip yağma düzeni getirdiler kayyumlarla da yağmaya ve talana sahip çıktıklarını gösterdiler. Yasaların şekli anlamdaki tassavurlarına bile uygun davranmadıkları bir kez daha ortaya çıkmış durumda” diye konuştu.

"HAK GASPLARINA BİRLİKTE CEVAP VERELİM"

Bu saldırının sadece HDP ve belediyelerine yapılmadığını belirten Temelli, “Bu saldırı emekçilere, Türkiye halklarına, iradesine ve demokraside bulusmuş insanlara saldırıdır. Görevden alınan belediye başkanları Van, Mardin, Diyarbakır’dır ama saldırı İstanbul’a Bursa’ya, Trabzon’a, tüm seçilmişleredir. Bu hak gasplarına gelin birlikte cevap verelim. Nasıl ki sandıkta cevap verdiysek halk iradesi yine kendini gösterecektir” dedi.

İktidarın demokrasiden kaçtığını ve saygısını yitirdiğini ifade eden Temelli, "Hesap soracağız. Tüm kamuoyuna, sendikalara sesleniyoruz, meşru mücadele hakkımızı kazanacağız. Yan yana gelerek bu ülkede demokrasinin ve barışın kazanmasını sağlayacağız. Kaybettiler, yine kaybedecekler, kazandık, yine kazanacağız” diye konuştu.

HDP MYK AÇIKLAMASI: SUSMAYACAĞIZ, DURMAYACAĞIZ

HDP MYK tarafından "Susmayacağız, durmayacağız" başlığıyla yapılan açıklama şöyle:

"Diyarbakır’da yüzde 63, Mardin’de yüzde 56 ve Van’da yüzde 53 oyla seçilmiş olan Belediye Eşbaşkanlarımız İçişleri Bakanlığı’nın yalanlara ve hukuksuz gerekçelere dayalı bir emri ile görevden alınmıştır. Belediye Meclis üyelerimize ve belediyelerimizde çalışanlara yönelik ağır bir gözaltı operasyonu halen sürmektedir.

Bu yeni ve açık bir siyasi darbedir. Bu aynı zamanda Kürt halkının siyasi iradesine dönük açık ve düşmanca bir tutumdur. İçişleri Bakanlığı hak ve özgürlüklerin gasp edilmesinin, provokasyonların, demokrasinin zerresini bile bırakmayan karar ve uygulamaların tetikçisidir ve bir darbe odağıdır.

Kayyımlar döneminde bu 3 büyükşehir başta olmak üzere bütün belediyelerin kaynakları tüketilmiş, bir enkaz geride bırakılmıştır. İçişleri Bakanlığı ve iktidar, Sayıştay raporlarında da görüldüğü gibi, kayyımlar aracılığıyla yolsuzlukların ve hırsızlıkların odağı olmuştur.

Bu iktidar ve İçişleri Bakanlığı geçmiş kayyım döneminde yapılmış olan yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin ortaya çıkarılmasını, halkın kaynaklarını çalıp çırpan kayyımların rezilliklerinin ortaya saçılmasını hazmedememiştir. Yerelde de asker ve sivil bürokrasi bu yolsuzluk düzeninden beslendiği için kayyımlar döneminin destekçisi olmuştur.

Bu iktidarın zerre kadar demokratik meşruiyeti kalmamıştır. Halkın iradesini gasp etmek, seçim sonucunda sandıkta kazanamadıklarını devlet şiddeti, zoru ve hilesi ile gasp etmek bu iktidarın, AKP-MHP ittifakının bir olağanı olmuştur.

Bu uygulamaları halkımız asla kabullenmeyecektir. Daha önceden olduğu gibi iradesine, seçilmişlerine, partisine sahip çıkacaktır.

Halkın iradesini gasp eden, sandık iradesini ve seçimleri tanımayan bir iktidar karşısında tüm demokrasi güçlerini, vicdan sahibi tüm yurttaşlarımızı, Meclis içindeki ve dışındaki tüm muhalefet partilerini, sivil toplum kuruluşlarını, sendika ve meslek birliklerini, demokratik dernekleri dayanışmaya çağırıyoruz.

Bu iktidara karşı bütün meşru ve demokratik mücadele yollarını kullanmak hem anayasal hem de evrensel hukuktan kaynaklanan tartışılmaz bir haktır. Demokrasiyi ancak demokrasi güçlerinin ortak ve kararlı mücadelesi ile kazanabiliriz.

Türkiye’nin her bir köşesinde 31 Mart ve 23 Haziran’da oy kullanmış, AKP-MHP ittifakının kaybetmesi ve demokrasinin kazanması için çalışmış olan herkese çağrımızdır. Bu sadece HDP’nin ve Kürt halkının sorunu değildir; tüm Türkiye halklarının, tüm demokrasi güçlerinin ortak sorunudur. Susmayın, susmak onaylamaktır." (HABER MERKEZİ)