DİSK/Genel-İş: Koparıldığımız işyerlerinde yeniden örgütleneceğiz
DİSK/Genel-İş'in 17'nci Genel Kurulu başladı. Genel kurulun ilk gününde dayanışma vurgusu öne çıktı. Genel-İş: İşçinin sendika seçme özgürlüğünü elinden almayın.
Fotoğraf: Evrensel
Genel-İş Sendikasının üç gün sürecek olan 17. Genel Kurulu başladı. Taşeron sistem, kıdem tazminatının gasbedilme çabası, sendikal baskılar ve HDP'li üç belediye başkanının görevden alınmasına tepki gösterilen genel kurulda, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu “Bugün işçi sınıfının hali neyse dünyanın da hali o. İşçilerin sendikalarını seçemediği bir ülkede hiçbir seçimin ve halkın iradesinin de tanınmayacağı ortadadır” dedi.
DİSK'e bağlı Genel-İş Sendikasının 17. Genel Kurulu Ankara'da toplandı.
Üç gün sürecek olan genel kurulun ilk günü “Uluslararası Küresel Ekonomi ve Siyaset Bağlamında Sendikal Haklar ve Kamu Hizmetlerinin Geleceği” başlıklı konferans ile başladı.
Avrupa Kamu Hizmeti Sendikaları Federasyonu (EPSU) Genel Sekreteri Jan Willem Goudriaan, Uluslararası Kamu Hizmetleri Federasyonu (PSI) Genel Sekreteri Rosa Pavanelli, Kocaeli Üniversitesinden Doç. Dr. Aziz Çelik'in konuştuğu konferansın ardından genel kurul başladı.
DİRENİŞTEKİ ALİAĞA İŞÇİLERİ DE KATILDI
İzmir'de 98 gündür direnişte olan Aliağa Belediyesi işçileri sloganlarla genel kurul salonuna girdi. Genel kurul boyunca sıkça “İnadına sendika, inadına DİSK” sloganları atıldı.
"İŞÇİNİN ÖNÜNE SANDIK KOYALIM"
Açılış konuşmasını yapan DİSK Genel İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi daha bir yılını doldurmadan ülkenin tek adam tarafından yönetilemedi görüldü” dedi. 25 yıl sonra değişen büyükşehir belediyesi yönetimleriyle birlikte 12 Eylül faşist darbesiyle koparıldıkları işyerlerinde örgütleneceklerini ve tekrar işkolundaki en büyük sendika olacaklarını ifade etti. Taşeron sistemini çalışma hayatından ve ülkeden söküp atana kadar mücadeleye devam edeceklerini belirten Çalışkan, “Belediyelerde kadrolu işçi sayısı günden güne azalıyor. Belediyelerde temel istihdam biçimi ‘belediye şirket işçiliği’ oldu. 2015 yılında belediye şirketlerinde çalışan işçi sayısı 81 bin iken 2018 yılının ilk üç ayında 454 bine ulaştı. Belediyeler kâr kurumları değildir. Norm kadro kalkacak herkes belediyenin kadrolu çalışanı olacak” dedi.
İşçilere yönelik sendikal baskılara da tepki gösteren Çalışkan, “Tüm sendikalara sesleniyoruz: İşçinin sendika seçme özgürlüğünü elinden almayın. Gerekirse seçim sandığını ortaya koyalım işçiler kendi sendikalarını seçsinler” dedi.
“KIDEM TAZMİNATINA BÜTÜN GÜCÜMÜZLE SAHİP ÇIKACAĞIZ”
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu da şöyle konuştu: “Diyarbakır Mardin ve Van'da seçilmiş başkanların yerine kayyum atanması demokrasiye açık bir darbedir. Bugün Türkiye’de grev hakkı sistematik biçimde ortadan kaldırılmaya çalışılıyorsa o ülkede hiçbir haktan söz etmek mümkün değildir.”
Kamuda KHK ile kadroya geçirildiği iddia edilen işçilerin toplusözleşme hakkının gasbedildiğini belirten Çerkezoğlu, taşeronu ortadan kaldırıp güvenceli çalışmayı ortaya koyana kadar mücadele edeceklerini, kıdem tazminatının gasbı için herhangi bir adım atılırsa bütün güçleriyle sahip çıkacaklarını vurguladı.
KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, “Kamu emekçileri olarak emeğimize işimize demokrasiye yönelik saldırılara karşı ortak mücadele edeceğiz” dedi.
PARTİLERDEN KAYYUM TEPKİSİ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, kıdem tazminatı fonu gündeme geldiğinde üç işçi konfederasyonuyla bir araya geldiklerini söyledi. Kıdem tazminatının işçinin son kalesi olduğunu belirten Ağbaba, bunun için mücadele etmeye devam edeceklerini dile getirdi. Ağbaba, belediyelere kayyum atanmasının halkın iradesine yönelik bir darbe olduğunu ifade etti.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Nazmi Gür, üç belediyeye kayyum atanmasına tepki göstererek “Türkiye'nin neresinde olursa olsun demokrasi mücadelesini büyütmek hepimizin boynunun borcudur” dedi.
Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, siyasal rejimin tek adam rejimi olarak düzenlendiği ve ekonomik krizin etkilerinin derinleştiği bir dönemden geçildiğini söyledi. İktidarın HDP'li belediyelere kayyum atamasını eleştiren Gürkan, “Suriye'de yenilen tokadın içerideki yansıması ve Kürt sorununa geleneksel savaşçı yaklaşımın bir yansımasıdır” dedi.
“TÜRKİYE'DE ÇALIŞMA KOŞULLARINIZ ÇOK KÖTÜ DURUMDA”
Uluslararası Kamu Hizmetleri Federasyonu (PSI) Genel Sekreteri Rosa Pavanelli, emek gücünün parçalanmasının birçok anlamda kayıplar getirdiğini ve bu yüzden daha fazla örgütlenmek gerektiğini söyledi. Göçmen işçilerde olduğu gibi bir kesime dönük başlayan saldırıların bütün işçileri kapsadığını dile getirdi. Pavanelli, “Paranın gücü bizde değil ama halkın gücü bizimle” dedi.
Avrupa Kamu Hizmeti Sendikaları Federasyonu (EPSU) Genel Sekreteri Jan Willem Goudriaan, “Türkiye’de çalışma koşullarınız çok kötü durumda. Darbe girişiminden sonra sendikalara ve demokrasiye yönelik saldırılardan kaygı duyduğumuzu ifade ettik. Diyarbakır, Van, Mardin belediye başkanlarının görevden alınmasını kınadık ve yeniden görevlerine iade edilmelerini istedik. Buradaki Aliağa işçileriyle dayanışma içindeyiz” diye konuştu.
Genel kurula DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve DİSK'e bağlı sendikaların genel başkanları, KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik ve bağlı sendikaların genel başkanları, TBMM Başkanvekili Levent Gök, CHP Genel Başkan Yardımcıları Oğuz Kaan Salıcı ve Veli Ağbaba, HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Nazmi Gür, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, Cumhuriyet Vakfı Genel Sekreteri Işık Kansu, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan'ın aralarında bulunduğu çok sayıda konuk katıldı. (Ankara/EVRENSEL)