24 Ağustos 2019 05:02
Son Güncellenme Tarihi: 24 Ağustos 2019 10:38

Davutoğlu, 7 Haziran sonrasındaki sürece dair defterleri açmakla 'tehdit' etti

"Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok insan insan yüzüne çıkamaz" diyen Ahmet Davutoğlu'na sosyal medyadan yapılan çağrılarda 'Bildiklerini hemen açıkla' denildi.

Fotoğraf: Erkan Bay/DHA

Paylaş

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, yeni parti kurma girişimi sürecinde AKP çevrelerinden kendisine yöneltilen suçlamalara yanıt verdi. 

Sakarya'da düzenlenen bir etkinlikte konuşan Ahmet Davutoğlu, AKP’nin tek başına iktidarı ilk kez kaybettiği, HDP’nin parti olarak barajı aştığı 7 Haziran 2015 seçimleri ile seçimin yenilendiği 1 Kasım 2015 arasında geçen dört aylık sürece göndermede bulundu. Yenilenen genel seçimde AKP’nin tek başına tekrar iktidara gelmesinin üzerinden 6 ay geçmeden Erdoğan’ın isteği üzerine başbakanlık ve parti genel başkanlığından istifa eden Davutoğlu, “Gelin hafızanızı bir yoklayın. İleride Türkiye Cumhuriyeti tarihi yazıldığı zaman, eminim en kritik dönemlerden, birkaç aydan biri 7 Haziran ile 1 Kasım arasındaki dönem olarak yazılacaktır” diye konuştu.

ERDOĞAN'A SÖZ VERDİĞİ İÇİN ÇÖZÜM SÜRECİNİ BİTİREMEMİŞ

Kayyum atamalarına tepki gösterdiği için AKP ve MHP'den gelen "teröre destek veriyor" şeklindeki açıklamalara da yanıt veren Davutoğlu, "çözüm süreci"ne her zaman karşı olduğunu ancak Erdoğan'a söz verdiği için sürece hemen son veremediğini iddia etti. 6-8 Ekim'de yaşanan Kobane eylemlerini hatırlatan Davutoğlu, "Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok insan insan yüzüne çıkamaz. Bizi bugün insan yüzüne çıkamazlar, açık söylüyorum. Neden mi? Gelin hafızanızı bir yoklayın. İleride bir gün Türkiye Cumhuriyeti tarihi yazıldığı zaman en kritik dönemlerden biri 7 Haziran-1 Kasım arasındaki dönem olacaktır. Başbakanlık görevini aldığım zaman -bunu izah etmek zorundayım, kampanya dolayısıyla bu soruları aldığım için- 6-8 Ekim olayları oldu. O olaylar esnasında çözüm süreci adı altında Türkiye'nin kamu düzeninin nasıl yerle bir edildiğini görme imkanı bulduk" dedi.

'SALDIRIDAN SONRA OYLARIMIZ ARTTI' DEMİŞTİ

7 Haziran - 1 Kasım arasında yaşanan ve Türkiye tarihinin en büyük katliamlarından biri olan, 103 kişinin hayatını kaybettiği, 500'e yakın kişinin yaralandığı 10 Ekim Ankara Katliamı sonrasında konuşan Ahmet Davutoğlu, "Ankara’daki terör saldırısı sonrasında anket yaptık ve kamuoyunun nabzını tutuyoruz oylarımızda bir yükseliş trendi var" demişti. Davutoğlu'nun aynı günlerde yaptığı "Canlı bombaları biliyoruz ancak suç işlemedikleri için bir işlem yapmıyoruz" açıklaması da tepki çekmişti.

HDP, DAVUTOĞLU'NUN SÖZLERİ İÇİN ARAŞTIRMA ÖNERGESİ VERDİ

HDP Grup Başkan Vekili Fatma Kurtulan, Ahmet Davutoğlu’nun sözleri için TBMM’ye araştırma önergesi verdi. Araştırma önergesinin gerekçesinde şu ifadelere yer verildi:

“2014-2016 yılları arasında Türkiye Başbakanı olarak görev yapan ve içinde bulunduğumuz dönemde yeni bir siyasi parti çalışmaları içerisinde olan Ahmet Davutoğlu AKP’nin tek başına iktidarı ilk kez kaybettiği, HDP’nin parti olarak barajı aştığı 7 Haziran 2015 seçimleri ile saldırı ve katliamların yaşandığı ve 1 Kasım 2015’te seçimlerin yenilendiği döneme dair önemli açıklamalar yapmıştır. Davutoğlu, ‘Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok kişi, insan yüzüne çıkamaz. Neden mi? Gelin hafızanızı bir yoklayın. İleride bir gün Türkiye Cumhuriyeti tarihi yazıldığı zaman en kritik dönemlerden biri 7 Haziran-1 Kasım arasındaki dönem olacaktır. Başbakanlık görevini aldığım zaman -bunu izah etmek zorundayım, kampanya dolayısıyla bu soruları aldığım için- 6-8 Ekim olayları oldu. O olaylar esnasında çözüm süreci adı altında Türkiye’nin kamu düzeninin nasıl yerle bir edildiğini görme imkanı bulduk’ demiştir.

Ahmet Davutoğlu’nun bahsettiği dönemde 5 Haziran Diyarbakır Katliamı, Suruç Katliamı, Ceylanpınar’da iki polisin öldürülmesi, Çözüm Süreci’nin bitirilmesi, 10 Ekim Ankara Katliamı ve daha birçok vahşet yaşanmış, yüzlerce insan hayatını kaybetmiş, yüzlerce insan yaralanmıştır. Bu katliamların ve saldırıların araştırılması için verilen önergeler reddedilmiş, yargı süreci etkin yürütülmemiş, halen olaylara kimlerin sebep olduğu, göz yumduğu ortaya çıkarılmamıştır. Kamuoyu vicdanını derinden yaralayan bu saldırı ve katliamların aydınlatılması, sorumluların yargı önüne çıkarılması, Çözüm Süreci’nin sonlandırılmasına giden sürecin tüm açıklığı ile ortaya çıkarılması, önceki başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bahsi geçen döneme ilişkin beyanlarının araştırılması amacıyla bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulması büyük önem taşımaktadır.”

CHP MECLİS ARAŞTIRMASI İSTEDİ

CHP’li Veli Ağbaba da Davutoğlu’nun, “Terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz” sözleriyle ilgili Mecliste araştırma komisyonu kurulmasını istedi.

Ağbaba, “Davutoğlu’nun sözlerinin öznesi, AKP içindeki kimi yetkili makamlardır. Ve apaçık, 7 Haziran sonrası yaşanan terör olaylarında paylarının sorumluluklarının olduğunu, bunlar açıklanırsa insan içine çıkamayacaklarını kastetmektedir” dedi.

Ağbaba, “Yüzlerce vatandaşımızın hayatını kaybettiği, yüzlercesinin yaralandığı, sakat kaldığı bu olaylarda, sorumluluğu ya da ihmali olanların cezası tabii ki insan içine çıkamamakla sınırlı kalmamalıdır. Kaldı ki Davutoğlu’nun sözleri ihmalden çok daha fazlasını akla getirmekte, kimi yetkililerin terör olaylarında bizzat sorumluluğu olma ihtimalini de düşündürmektedir” diye konuştu.

“Derin AKP’de çözülme başladığını görüyoruz" diyen Ağbaba, 7 Haziran-1 Kasım dönemi AKP’nin en karanlık dönemi olduğunu, bahsedilen süreçte yaşanan tüm olayların hem güvenlik hem de siyasi boyutlarıyla aydınlatılması gerektiğini söyledi.

Ağbaba “Bu konuda acilen Davutoğlu’nun da bildiklerini açıklamasını bekliyoruz. Bu ülkeye başbakanlık etmiş bir insanın, hâlâ 82 milyon insana karşı sorumluluğu var, bunu unutmamasını gereğini yapmasını bekliyoruz” dedi.

SOSYA MEDYADA DAVUTOĞLU'NA 'BİLDİKLERİNİ AÇIKLA' ÇAĞRISI

Ahmet Davutoğlu'nun "7 Haziran'la 1 Kasım arasında yaşananları açıklama" tehdidine sosyal meyadan da yanıt geldi. Aralarında CHP milletvekillerinin de olduğu bazı kullanılar Davutoğlu'na "bildiklerini hemen açıkla" çağrısı yaptı: 

DAVUTOĞLU'NUN KONUŞMASINDAN ÖNE ÇIKAN DİĞER BAŞLIKLAR

Davutoğlu konuşmasında ayrıca AKP’nin 18. yaşı nedeniyle hazırlanan görsel ve videolarda kendi dönemine yer verilmemesini, “Bir hareket kendi tarihini silmeye başlamışsa kendi kendini tasfiye ediyordur” sözleriyle yorumladı. Davutoğlu, 22 Nisan'da yayımladığı manifesto ile kurucusu da olduğu eski partisine "bir dakika dur" dediklerini belirterek şöyle devam etti: 

"O metni yayınladığımızda adını 'itiraz süreci' diye koyalım demiştik. Kim ne derse desin bu gidişe itirazımız var. Bize dahi hain denirse bu partinin dışında olanlar kendilerini nasıl huzurlu hissedebilirler."

Yaptıkları açıklama üzerine yapılan "hain", ihanet" yorumlarını da eleştiren Davutoğlu, şunları söyledi:

"Geride bıraktığımız makamları bilenler makam beklemeyeceğimizi bilirler. İtirazımıza itirazla karşılık verebilirlerdi. Ne dediler biliyor musunuz? Hain dediler. İhanetle tanımladılar söylediklerimizi. Milletin teveccühüyle göreve gelmiş, Başbakan olmuş birine kimse hain diyemez. Bütün selefim başbakanları rahmetle anıyorum. Hiçbiri hain değildi. Bu ülkede hain Başbakan olmadı. Bundan sonra da olmayacak. Bize dahi hain denirse bu partinin dışında olanlar kendilerini nasıl huzurlu hissedebilirler. Biz ne zaman ihanet ettik? Söyleyin. Bu milletin davasına, vicdanına aykırı tek bir adımımız olduysa söyleyin. Meydan okuyoruz."

"ÜMMETTEN KASTEDİLENLER YALILARLARDA OTURANLARSA BİZ O TOPLULUKTAN DEĞİLİZ"

"Ümmeti bölüyorsunuz" sözlerini siyasi hayatta dini kavramların yozlaştırılmasına karşı olduğunu belirterek eleştiren Davutoğlu, "Ümmet evrensel bir inananlar topluluğuysa, Türkiye'de yaşayan 81 milyon kardeşimizin hepsi o ümmetin parçasıdır. Kimse o ümmetin dışında değildir. Kimse ümmeti tekeline alamaz. Kimse bu ümmet benim partimin tekelindedir diyemez. Ümmetten kastedilen yalılarda oturup Türkiye'yi dizayn etmeye çalışanlarsa biz o topluluktan değiliz" diye konuştu.

"SANDIKTA BİR MİLLETİN OYLARIYLA BİR SONUÇ ORTAYA ÇIKMIŞSA BUNA SAYGI DUYACAKSINIZ"

Diyarbakır, Mardin ve Van belediyelerine kayyum atanmasına da değinen Davutoğlu, "Bir ülkede seçim yapılıyor, sadık ortaya konuyorsa, o sandıkta bir milletin oylarıyla bir sonuç ortaya çıkmışsa buna saygı duyacaksınız. Bizim milli irade anlayışımız bu. O saygı belediye başkanlarına duyulan saygı değildir. Oraya gidip oy kullanan yüz binlerce vatandaşa duyulan saygıdır. Bu tavır asla teröre desteği mazur göstermez. Kim teröre destek veriyorsa en şiddetli şekilde cezalandırılmalıdır. Seçimden önce ceza aldılarsa YSK onları elemeliydi. Bu ülkenin demokrasisine gölge düşürmemeliydiler. Yok 31 Mart'tan sonra suç işlemişlerse öncelikle onlar mahkemeye götürülmeliydi. Mahkeme onları mahkum ettikten sonra görevden alınmalıydılar. Şu an bile haklarında bir dava açılmış görünmüyor. Eğer suçlularsa derhal cezalandırılmalılar" ifadesini kullandı.

"YENİ BİR HALİ, YENİ BİR YOLA BAĞLAYALIM"

İstanbul seçimlerini yenileme kararının AKP'ye verilen en büyük zarar olduğunu söyleyen Davutoğlu sözlerini şöyle tamamladı: "Eğer bugün konuşuyorsak buna ihtiyaç var. Biz bir ümit rüzgarı estirmeye yeni bir gelecek inşa etmeye geliyoruz. Bu milletin üzerine çökmüş karamsarlık bulutlarını dağıtmaya geliyoruz. Konya'da yeni bir hal dedik. Yeni bir hali yeni bir yola bağlayalım. Bu yol küskünlerin yolu değil hiç kimseye küsmeyenlerin yoludur. Allah yolumuzu açık etsin." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Fındıkzade'de minibüs tramvay yoluna girdi, seferler bir süre durdu

SONRAKİ HABER

Türkiye, Irak'ın kuzeyinde "Pençe-3 Operasyonu" başlattı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa