CHP’li Ömer Fethi Gürer, “basın kartı ambargosu”nu Meclise taşıdı

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Evrensel'in de listede olduğu "Basın Kartı verilmeyecekler listesi"ni Meclis gündemine taşıdı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a “Basın kartlarında bir ambargo listesi hazırlandığı doğru mudur?​” diye sordu. Evrensel, Cumhurbaşkanlığındaki "ambargo" listesini 22 Ağustos tarihinde "Basın kartında ambargo listesi" başlığıyla manşetine taşımıştı.

"BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ DEMOKRASİNİN GEREĞİDİR"

Demokrasilerde basının bağımsız ve özgür yayın yapması gerektiğine dikkat çeken CHP’li Ömer Fethi Gürer, “Basın özgürlüğü, serbestçe haber, fikir ve düşünceleri, çoğaltıcı araçlarla, açıklayabilmek olarak tanımlanır. Basında temel olan bilgi ve düşünceleri serbest olarak toplayıp, yorum ve eleştiri yapabilmek esastır. Basın kartı ise bu mesleği yapanlara verilen bir tanıtım kartıdır. Basın mensuplarına verilen sarı basın kartı yönetmenliği, 1947 yılından günümüze kadar 14 kez değiştirilmiştir. Gazete, dergi gibi belirli zamanlarda çıkan yayınlarda çalışanlar ile haber ajanslarında bulunanlar için bir tanıtım kartı olan basın kartındaki son düzenleme, iktidarın belirleyiciliğini içermektedir. Buna rağmen yasal şartlara uygun yayın sağlayan ve kamuoyunda yer bulan yayın kuruluşu çalışanları için bir engelleme olması düşünülmemelidir” dedi.

"BASKI YÖNTEMLERİNDEN VAZGEÇİN"

CHP’li Gürer, yanıtlanması istemiyle, "Kamuoyuna yansıdığı biçimi ile basın kartlarında bir ambargo listesi hazırlandığı doğru mudur? Son durumda kaç kişide sarı basın kartı bulunmaktadır?  Son beş yılda iptal edilen sarı basın kartı sayısı kaçtır? Yargısız infaz yapılarak kamuoyunda yer aldığı biçimi ile basın kartı verilmeyecek olan gazeteciler kimlerdir? Ve neden bu kişilere basın kartı verilmemesi düşünülmektedir" şeklindeki sorularını yöneltti.

Basın üzerinde uygulanan farklı baskı yöntemlerinden AKP iktidarının artık vazgeçmesi ve basın çalışanlarına tarafsızca özgür bir şekilde mesleklerini icra edecekleri koşullar yaratılması gerektiğini vurgulayan CHP Milletvekili Gürer, “Basın kartı iktidar yandaşlığı için baskı aracı olamaz. Basın Kartları Yönetmeliği’nin aksayan yönleri sektörün de görüşleri alınmak sureti ile giderilmelidir. Basın Kartları Komisyonu, meslek temsilcilerinin yer aldığı bir yapıya kavuşturulmalıdır. Bir yılı aşkın süredir basın kartı alma hakkına sahip oldukları halde alamayanların haklarının iadesi sağlanmalıdır” dedi.

YARGI REFORMU, YEREL BASIN İÇİN DARBE OLMASIN

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Taslak halinde olan Yargı Reformu Paketiyle icra ilanlarının yayınının kaldırılmasını öngören değişiklik nedeni ile ciddi bir tedirginlik yaşandığını belirterek, böyle bir düzenlemenin yerel basının sonu olacağını ifade etti. Gürer, Basın kuruluşlarının önerisi olan Kamu İhale Mevzuatındaki gibi eşik değerler sistemi getiren ve icralardaki gri alanları şeffaflaştıran gazetelerde, yayın mekanizmasına geçilmesi ve doğrudan alım, acil alım, ilandan kaçınmak için işleri birleştirme ya da ayırma gibi yöntemlerden vaz geçilmesi konusunda gerekli tedbirlerin alınması istedi.

MUHALİF GAZETECİLERE ‘CİCİ ÇOCUK OLUN’ MESAJI!

CHP’li Mahmut Tanal da Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması talebiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nda bazı gazete ve televizyonların çalışanlarına basın kartı verilmemesi için ‘ambargo listesi’ hazırlandığı iddiasının doğruluğunu sordu. Kart başvurularının makul süreyi aşan bir uzunlukta Basın Kartı Komisyonu’nda bekletilmesinin muhalif gazetecilere mesaj niteliği taşıdığını kaydeden Tanal, “Basın kartları bekletilerek, muhalif gazetecilere karşı psikolojik yönden yıpratma politikası güdülüyor. Yani ‘İktidarı zor durumda bırakacak, rahatsız edecek haberlere imza atmayın. Uslu uslu oturun, cici çocuk olun. Aksi takdirde kartı alamazsınız’ mesajı veriliyor” dedi. (MEDYA SERVİSİ)

Cumhurbaşkanlığında "ambargo" listesi: Evrensel de listede!