Ali Babacan ilk kez konuştu: Yeni parti 2020'den önce kurulacak
AKP'den istifa eden eski Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan: 2020’ye kalmadan partiyi kuracağız.
Ali Babacan | Fotoğraf: DHA
Kurucuları arasında yer aldığı AKP'den istifa eden eski Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ilk kez konuştu. Röportaj için Karar’dan Ahmet Taşgetiren ve Yıldıray Oğur’u tercih eden Babacan, resmen kurulacağını duyurduğu yeni parti için tarih verdi: 2020’ye kalmadan partiyi kuracağız. Ülkenin başarılı yıllarında mutfakta olan ekiple birlikte çalışıyoruz.
Babacan ekipte kimin yer alacağıyla ilgili olarak da “Yok, bu aşamada isim telaffuz etmeyeceğim. İnşallah kadromuzu topluca, hep beraber günü geldiğinde açıklayacağız. Hem siyaset hem de bürokrasi çevrelerinden uzun süredir tanıdığımız, sevdiğimiz, güvendiğimiz arkadaşlarımız zaten bizimle beraberler. Bugünlerde ise vaktimizin büyük bir bölümünü yeni arkadaşlarla tanışmaya ayırıyoruz” ifadelerini kullandı.
Yeni partide 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün konumunun ne olacağına ilişkin soruya "Abdullah Bey Cumhurbaşkanlığı'ndan ayrıldıktan sonra aktif siyasette yer almayacağını kamuoyuna açıklamıştı. Tarafsız Cumhurbaşkanlığı konumundan sonra da bir siyasi parti çatısı altında olmayı doğru bulmuyor" yanıtını verdi.
Röportajdan öne çıkan bölümler şöyle:
Oğur: Çalışmalardan, toplantılardan bahsettiniz, son olarak da “siyasi yapı kurulurken” dediniz. Bir parti kuruluyor değil mi?
Babacan: Onu yeterince ilan ettiğimizi zannediyorum. (Gülüyor)
Oğur: Ama bunu sizin ağzınızdan duymak önemli.
Babacan: Bu bir düşünce kuruluşu, düşünce kulübü değil. Uygulanacak, uygulamaya dönük politikalar üzerinde çalışıyoruz ve bunu uygulayacak ekipleri oluşturuyoruz şu anda.
Oğur: Peki takvim?
Babacan: Öncelikle ekibin gerçekten gönlümüze uygun bir ekip olması lazım. Çok sayıda insanla görüşüyoruz, değerlendiriyoruz. Bu biraz vakit alacak. Ama vakit derken de çok ucu açık bir süreçten bahsetmiyoruz. Bu geniş ekiple politika çerçevelerini çalışacağız. Tabii öyle çok detaylı projeler, spesifik binlerce sayfalık program detaylarından burada bahsetmiyoruz. Ama bu ekibin ortak vizyonunu kurgulayacağız.
Bunları dikkate aldığımızda gönlümüzden geçen takvimler 2020’yi göstermeden tüzel kişiliği kurmak. Kalite çok önemli burada. Ne insan kaynağından ne de yapılacak işin kalitesinden asla taviz vermek istemiyoruz. Takvim konusunu yaklaşık olarak bir takvim olarak ifade etmekte fayda var.
"İHANET" SUÇLAMALARINA YANIT: BU İFADELER AK PARTİ KURULURKEN DE ÇOK SARF EDİLDİ. O DÖNEMİ BİR HATIRLAMAK LAZIM.
Taşgetiren: Türkiye’de böyle bir siyasi yapıyı kurmak bugünkü ortamda çetin bir işi göze almak anlamına da geliyor. Nitekim suçlamalar oluyor. Ümmeti bölmek gibi, ihanet gibi, arkadan hançerlemek gibi, trenden inmek gibi, bunlar endişeye sevk etmiyor mu sizi böyle bir yola girdiğinizde?
Babacan: İlginçtir, bu ifadeler aslında AK Parti kurulurken de çok sarf edildi. AK Parti kurulurken önde gelen isimlerle ilgili bu ifadeler çok kullanıldı. Hatta bugünkü ifadelerden daha ağır ifadeler kullanıldı. O dönemi bir hatırlamak lazım.
"ABDULLAH GÜL BİZİM ÇALIŞMALARIMIZA TAM DESTEK VERİYOR"
Oğur: Sizin hareketinizle ilgili konuşulurken, Abdullah Gül’ün desteklediği Ali Babacan deniliyor. Sizin daha tecrübeli siyasetçiler içerisinde onları temsil eden bir yüz olarak bulunduğunuz gibi bir eleştiri alıyorsunuz. Tam olarak liderlik inisiyatifi acaba Ali Babacan’da mı?
Babacan: 1990’lı yıllarda tanıştık Abdullah Bey’le. Kendisini biz ailece severiz, takdir ederiz, saygı duyarız. 2001 yılında beni siyasete davet eden kendisi oldu. Ülke için yaptığımız çalışmalarda bize güçlü bir destek verdi. Dürüst bir siyasetçi. Bu çok önemli. Ve değerli bir devlet adamı. Kendi döneminde büyük başarılara katkı verdi. Önemli hizmetleri oldu.
Abdullah Bey şu anda bizim çalışma şeklimizin ve ilişkimizin yanlış anlaşılmasını istemiyor doğrusu. Öncelikle şunu söyleyeyim, kaygılarımız aynı. Bizim çalışmalarımıza tam destek veriyor. Ayda bir veya iki defa görüşüyoruz. Bilgi ve tecrübelerinden istifade ediyoruz.
Öte yandan Abdullah Bey Cumhurbaşkanlığı’ndan ayrıldıktan sonra aktif siyasette yer almayacağını kamuoyuna açıklamıştı. Tarafsız Cumhurbaşkanlığı konumundan sonra da bir siyasi parti çatısı altında olmayı doğru bulmuyor.
Şunu da belki vurgulamak lazım. Bizim çalışmalarımızla önemli bir ilkemiz var. Hukuki ve siyasi sorumluluk kimin üzerindeyse ya da kimlerin üzerindeyse, nihai yetkinin de o insanların üzerinde olması gerekiyor. Yani milletimize karşı bizim net, açık ve şeffaf bir yapı kurmamız lazım. Başkası beklenemez. Bu ilişkiyi bu şekilde tanımlamak önemli.
"DAVUTOĞLU İLE SİYASETTEKİ ÖNCELİKLERİMİZ FARKLI"
Taşgetiren: İsimlerden bahsetmişken, Davutoğlu ile ilişkinize girmemek olmaz. Tabi kamuoyundan iki hareket de birlikte konuşuluyor. Birbirleriyle ilişkileri de konuşuluyor. Bir kesim birlikte hareket etseler gibi bir beklentiyi de seslendiriyor. Sizin cenahınızdan birtakım rezervler olduğu şeklinde bilgiler geliyor. Tamamen başka yapılar mı ortaya çıkacak? Uzun vadede bir birliktelik olabilir mi?
Babacan: Biz Ahmet Bey’le 2003 yılında tanıştık. AK Parti kuruldu, daha sonra hükümet kuruldu, daha sonra tanıştık. Yakın dost olduk. İlmine saygı duyduğumuz bir insan. Ailecek yakın olduğumuz ve sevdiğimiz birisi kendisi. Ancak siyasetteki önceliklerimiz, izlediğimiz yöntem ve üslup oldukça farklı. Şu anda bizim geleceğe bakmamız gerekiyor ve tam anlamıyla bir ekip çalışması yapmamız gerekiyor. (HABER MERKEZİ)