Ortadoğu Uzmanı Faik Bulut: Türkiye bir ABD’nin bir Rusya’nın kapısına gidiyor
Rusya, Türkiye ve iran pazartesi günü Suriye’yi görüşmek üzere Ankara’da 3’lü zirve gerçekleştirecek. Zirvede İdlib ve güvenli bölge ile anayasa konusunun görüşülmesi bekleniyor.
Fotoğraf: AA
Pazartesi günü Ankara’da Suriye’nin görüşüleceği 3’lü zirve gerçekleşecek. Türkiye-Rusya-İran zirvesi öncesi Suriye’deki durumu değerlendiren Ortadoğu Uzmanı Faik Bulut, “AKP iktidarı bir Rusya’nın kapısına bir ABD’nin kapısına gidip geliyor” dedi. ‘Güvenli bölge’ tartışmalarına ilişkin de konuşan Bulut, Türkiye’nin, ABD yetkililer aracılığı ile de olsa ilk defa Kürt tarafını muhatap aldığını savundu.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ankara’da gerçekleştirilecek Suriye konulu üçlü zirvede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile ikili görüşeceğini söyledi.
Gazetecilere konuşan Peskov, “Biliyorsunuz, pazartesi günü Astana sürecinin garantör ülkeleri arasında Suriye konulu üçlü zirve gerçekleştirilmesi planlanıyor. Bu görüşme Ankara’da yapılacak. Devlet başkanı oraya gidecek. Erdoğan ve Ruhani ile ikili görüşmeler de olacak” dedi.
Putin, Erdoğan ve Ruhani arasındaki zirve 16 Eylül’de Ankara’da Çankaya Köşkü’nde yapılacak.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, zirvede İdlib’deki durum ve Suriye anayasası komisyonunun kurulması konularının ele alınacağını söylemişti.
Anayasa komitesinin duyurulmasının hedeflendiği zirve öncesi sahadaki bütün güçler masaya güçlü oturmaya çalışıyor. Bölgedeki cihatçı güçler konumlarını korumaya çalışırken Suriye ordusu da Rusya’nın desteklediği operasyonlarını hızlandırdı. Türkiye’nin bölgede bulunan gözlem noktaları risk altında olmasına karşın, Ankara’dan yapılan açıklamalara göre, Türkiye gözlem noktalarını taşımayacak.
İDLİB ÇIKMAZI
İdlib’deki düğüm devam ederken Mezopotamya ajansına konuşan Ortadoğu Uzmanı Faik Bulut, Türkiye’nin İdlib’de iki yıl önce birtakım sözler verdiğini hatırlattı. Bulut, “Türkiye İdlib’de verdiği söz oradaki el Kaide uzantılarını pasifize emek, bölgeyi silahsızlandırmak ve bölgedeki yolların açılmasıydı. O yüzden Rusya’dan 12 askeri bölgenin kurulmasını istemişti. Putin’de burada ateşteki kestaneyi kendi eliyle değil de Türkiye’nin eliyle almak istedi. Yani buradaki örgütleri Türkiye’nin eliyle temizlemek istedi. Fakat sonradan görüldü ki Türkiye’nin amacı farklı. Burada Türkiye’nin desteklediği ve Milli Suriye Ordusu denilen çeteler savaşta el Kaide ile aynı mevzide Suriye ve Rusya’ya karşı savaşıyor. Rusya bunu görünce Türkiye’yi uyardı. Rus basınında da Türkiye’nin bu ikili tavrına büyük bir tepki vardı. Ama buna rağmen Putin, Türkiye’yi ABD’ye kaptırmamak için fazla bir şey yapmadı. Bakarsanız ABD’de de Türkiye’yi gözden çıkarmayı düşünmüyor. Türkiye’de bu çelişkili ortamdan hem ABD’nin kapısına hem de Rusya’nın kapısına gitti” dedi.
TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDE İKİ YOL VAR
“Türkiye şimdi bir Rusya’nın kapısına bir ABD’nin kapısına gidip geliyor” diyen Bulut, Türkiye’nin uluslararası bir anlaşma olması halinde bunu bir koz olarak kullanmaya çalıştığını söyledi. Suriye ordusunun artık Türkiye’ye tahammülünün kalmadığını ifade eden Bulut, “İdlib’de asıl sorun orada bulunan yaklaşık 40 bin el Kaidecinin ne yapacağıdır. Türkiye’nin önünde iki yol var. Birincisi bir yol açıp bunların Libya gibi ülkelere gitmesini sağlayacak. Ama hepsinin birden gitmesini sağlamayabilir. İkincisi, Türkiye’nin denetiminde olan bölgelere yerleştirmek. Türkiye bunu ileride vurucu bir güç olarak kullanabilir. Tabii bu fazla uzun sürmez. Düğümü muhtemelen Suriye ordusu çözecek” diye belirtti.
“Güvenli bölge” tartışmalarına da değinen Bulut, “İki taraf ayrıntılarda anlaşamıyor. Bunu Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da birkaç defa söyledi. Milli Savunma Bakanı da bir iki açıklamasında ‘Bizi oyalıyorlar’ dedi. Güvenli bölge konusunda ABD’li yetkililer Urfa ve Ankara’da Türkiyeli yetkililerle görüşürken aynı zamanda ABD Merkez Kuvvetler Komutanı (CENTCOM) komutanı SDG’li yetkililerle Rojava’da tartışıyorlardı. ABD’li yetkililer SDG’nin ‘olur’ dediği maddelere onay veriyordu. O yüzden Türkiye o komutanın değişmesini istedi. Onun yerine Avrupa’daki CENTCOM komutanının görüşünün alınmasını istedi. Türkiye’nin Rusya’ya yanaşmaması için ABD bazı konularda taviz verdi. Ama Türkiye’nin CENTCOM aracılığıyla bile olsa SDG ile ilişkide olması onun muhatap alınmasıdır” diye kaydetti. (DIŞ HABERLER)