22 Eylül 2019 21:00
Son Güncellenme Tarihi: 23 Eylül 2019 11:17

Ford işçileri: Dövünme değil birleşme zamanı!

Ford işçileri, MESS kapsamındaki tüm metal işçilerine çağrı yapıyor: "Patronlar hep birlikte hareket ediyorlar. Bize de hep beraber mücadele etmekten başka çare kalmıyor."

Fotoğraf: Onur Yurtsever

Paylaş

Bir Grup Ford Otosan İşçisi
Kocaeli

Yeni bir toplusözleşme geldi, çattı. Evrensel'e bakıyoruz birçok işçi isyanda, haklılar da. Kim bu taslaktan memnun ki? Pevrul Kavlak Vardiya gazetesindeki röportajda demiş ki ‘İşçiler bu benim taslağım’ dedi. Biz hiç çevremizdeki arkadaşlardan bunu duymadık. Sadece taslağı belirleyenler memnun galiba. Türk Metal işçiyle hazırlayacağım dediği taslağı kendi hazırladığı sorular ve yine kendisinin belirlediği şıklarla oluşturuyor, sonra da “İşçiyle taslağı oluşturdum”, “İşçiler memnun, bu benim taslağım diyor” diye röportaj veriyor. Sözleşmenin hangi sürecinde biz dahil olduk ya da olacağız? Geçen sözleşmede bile iş yavaşlatacağız diyen Türk Metal hattın biri duruyorken ötekini çalıştırıyordu. Göstermelik hareketten öteye gitmiyor Pevrul Kavlak’ın ve avanesinin yaptıkları. Pevrul bey “Sözleşme masasında kırmızı çizgi olmaz” diyor.

Fakat burada sadece sendikacılara kızmak, dövünmek doğru değil. Çünkü biz işçiler kendi emeğimizle, aidatlarımızla ayakta duran sendikaya hiçbir şey sormazsak, hiç müdahale etmezsek, sendikayı bir şeylere zorlamazsak, onlar da rahat rahat demeç verirler. Bizler de “Yüzde 26 ile oturdu ancak yüzde 15 ile masadan kalkar” diye bekleriz. Mesela taslağa dair Evrensel'e görüş veren MAN otobüs fabrikasından bir arkadaşımız demiş ki “Yüzde 20’lerle masaya oturan sendika yüzde 7-8’e anlaşır.” Biz bu duruma seyirci olursak elbet böyle olur. Bakıyoruz herkes şikayetçi ama kimse ne yapılacağını da bilmiyor ya da herkes köşesine çekilmiş, ne olacak izleyelim diyor. Ama biliyoruz ki bugüne kadar dahil olmadığımız her sözleşme, her karar bizim aleyhimize, patronun lehine olmuştur. Peki, bizler ne yapmalıyız? Aslında bu mektubu yazarken Evrensel aracılığıyla hep birlikte bu soruyu yani “Ne yapmalıyız” sorusunu birlikte tartışalım, birlikte yanıt bulalım istedik. Hani denir ya akıl akıldan üstündür. Birlikte tartışırsak içinde bulunduğumuz olumsuz tablodan da el birliği ile çıkabiliriz.

Bizim bir grup Ford Otosan işçisi olarak çıkış yolumuza dair önerilerimiz var. Sözleşmeye dahil olan şirketlerdeki işçiler kendi aralarında komite kurmalı ve diğer şirket komiteleri ile birlikte hareket etmeli diye düşünüyoruz. Bunu 2015 metal direnişinde yapmıştık. Direnişe çıkan her işletmede komiteler vardı. O zaman işçiler olarak birlikte seçmiştik, şimdi belki özgür bir ortamda seçim yapma şansımız yok ama yanıbaşımızda, güvendiğimiz arkadaşlarla başlayabiliriz. Onlarla komiteler kurarız. Çünkü metal işçileri hep birlikte müdahale etmeli diye düşünüyoruz. Sendikacılara güvenerek hiçbir şey alamayacağımızı geçmiş yıllarda gördük. Seyirci kalarak bu sözleşmeyi oldubittiye getirmelerine izin vermemeliyiz.

Kriz hep işçi kısmına var, hangi patrona kriz var? Onlar krize girdik diye devletin kapısını çalıyor. Devletten destek alıyor, devlet baba da patronlara verdiği desteğin parasını vergiyi arttırarak bizden alıyor. Hayat pahalanıyor, vergiler artıyor, biz de seyirci kalıyoruz. Fedakarlık, fedakarlık hep bizden beklenen bu. Peki ya patronlar ne zaman fedakarlıkta bulunacak? Madem hiçbirimiz memnun değiliz o zaman artık bir şeyler yapmalıyız. Bir araya nasıl geleceğimizi bilemiyoruz belki. İşte diyoruz ki; Evrensel bizim birbirimizle tartışmamıza, birlikte bir yol bulmamıza, birbirimize bildiğimizi aktarmamıza vesile olsun. Örneğin; Renault fabrikasından bir arkadaşımız demiş ki verdiği röportajda “Düşük zam olursa üretimi yavaşlatırız, Renault yönetiminden taslak dışında ek zam isteriz.” Biz de bu talebe katılıyoruz. Bizim fabrikamız da her yıl ihracat şampiyonu olduğunu açıklıyor. Peki bu kâr payından bize ne düşüyor, koca bir hiç. Ama biliyoruz ki; sadece Renault ya da Ford işçisi ek zam alırsa metal işçisinin sorunu çözülmüş olmayacak. Yine biliyoruz ki; metal işçisi birlik olmaz, bölünürse ne Ford işçisi kazanır ne de Renault işçisi. Biz birlik olursak, birlikte hareket edersek güçlü oluruz ve kazanırız. O zaman gelin birlikte kırmızı çizgilerimizi belirleyelim. Tıpkı direniş döneminde yaptığımız gibi MAN, TOFAŞ, Renault, Ford... Yani tüm MESS üyesi işyerlerinden işçiler olarak taleplerimizi ortaklaştıralım. Biz böyle düşünüyor ve sizlerden yanıt bekliyoruz. Her işçi arkadaşımız aklındaki düşünceyi, fikri buraya yazsın. Ortak hareket edelim, ortak karar alalım. Çünkü patronlar hep birlikte hareket ediyorlar. Bize de hep beraber mücadele etmekten başka çare kalmıyor. Ford'dan hepinize selamlar, birleşe birleşe kazanacağız.

ÖNCEKİ HABER

“ABD'nin kullandığı uranyum nedeniyle Irak’ta kusurlu doğumlar yaşandı”

SONRAKİ HABER

Metal işçisi kadınlar "Kadın İşçiler Kurulu" talebini değerlendirdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa