30 Eylül 2019 06:05
Son Güncellenme Tarihi: 30 Eylül 2019 11:21

Yargı paketinin ilki TBMM Başkanlığına sunuldu, HDP paketi eleştirdi

AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş, yargı paketinin ilkini Meclis Başkanlığına sunduklarını söyledi. HDP ise pakete eleştirilerde bulundu.

Fotoğraf: AA

Paylaş

AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş, Yargı Strateji Belgesi'nin ilk paketine ilişkin 39 maddelik kanun teklifini TBMM Başkanlığına sunduklarını belirterek, “Teklifi vermeden önce muhalefet partilerini ziyaret ettik, dinledik, onların kanaatlerini de aldık. Toplumun ihtiyaçlarını olabildiğince karşılayacak bir düzenleme hazırladığımız inancındayız” dedi. Muş, kanun teklifinin detaylarını basın mensuplarıyla paylaştı.

Kamuoyunda merakla beklenen Yargı Strateji Belgesi'nin ilk paketini Meclis Başkanlığına sunduklarını bildiren Muş, “Bundan sonra Yargı Strateji Belgesi çerçevesinde farklı paketleri de Meclis Başkanlığına sunmuş olacağız. Bugün 39 maddeden oluşan ilk teklif verilmiş oluyor” diye konuştu.

Kanun teklifindeki öne çıkan düzenlemeleri aktaran Muş, istinaf mahkemelerinde kesinleşen ve ifade özgürlüğüne temas eden suçlara Yargıtay yolunun açılacağını belirtti. Muş, düzenlemeyle içtihat birlikteliğini sağlamayı amaçladıklarını söyledi.

İnternette bazı sitelerin yasaklanması, kısıtlanması, erişime engellenmesi gibi uygulamaları hatırlatan Muş, “Burada da internet sitesinin tamamına yönelik değil, o içeriğin kısıtlanmasını getiriyoruz. Yani site açık kalabilir ama yalnızca suç unsuru ya da şikayet konusu olan unsur erişeme engellenecektir. İnternet sitesinin tamamının kapatılmasının önüne geçmiş olacağız” dedi.

CEZA SİSTEMİNE İKİ YENİ YARGILAMA USULÜ

Teklifle ceza adalet sistemine iki yeni yargılama usulü getireceklerini söyleyen Muş, şöyle konuştu:

“Seri mahkeme usulü yani cumhuriyet savcısıyla şüphelinin anlaşması. Bu, dünyada ABD'den Avrupa'daki pek çok ülkeye kadar olan bir uygulama. Bunu ceza ve adalet sistemimize getiriyoruz. Aynı şekilde belli bir yıla kadar olan suçlarda 'basit yargılama' yani 'duruşmasız yargılama' usulünü de Türk hukuk sistemine getirmiş olacağız. Kamuoyunda belli tartışmalar oluşturan uzun tutukluluk süreleriyle ilgili de bu tutukluluk sürelerini bir cezalandırma yöntemi olmaktan çıkarıp soruşturma aşamasına kadar belli bir zaman dilimi koyup bu süre içerisinde iddianamenin hazırlanmasını, eğer bu süreç içerisinde bunlar yapılmamışsa gözaltına alınanın ya da tutuklu olanın serbest bırakılmasını öngören bir düzenleme.”

Teklifle mağdur haklarını güçlendireceklerini vurgulayan Muş, “Bu kanun teklifiyle adli görüşme odaları ve çocuk izleme merkezlerinin faaliyete geçmesini gündemimize alıyoruz. Amacımız çocukları mahkemelerin koridorlarından korumak ve mümkünse bir defada bunların ifadesini alıp bir daha bu çocukların bu tip bir yargılama süreci içerisinde, onların hem ruhsal hem de gelişmesine olumsuz etkileri olabilecek süreçleri minimize etmeyi amaçlıyoruz” diye konuştu.

HUKUK MESLEKLERİNE GİRİŞ SINAVI

Muş, düzenlemeyle Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı getirileceğini bildirerek, “Bundan sonra hukuk fakültelerinden mezun olanlar, Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı'na girecekler. Bu sınavdan en az 70 puan almak zorundalar. Hakim, avukat, savcı, noter olmak isteyenler 70 aldıktan sonra diğer kurallara göre adım atacaklar” dedi.

Türkiye Adalet Akademisinin kurulmasıyla hakim ve savcı adaylarının mülakatlarını yapan kurulun tabanını genişleteceklerini ifade eden Muş, daha geniş bir mülakat kurulu oluşturulacağını belirtti.

AKP Grup Başkanvekili Muş, teklifle avukatların uzunca bir süredir beklediği ve kamuoyunda tartışılan, kıdemi en az 15 yıl olan avukatlara yeşil pasaport alma hakkı getirileceğini dile getirdi.

Kanun teklifinde, olağanüstü hal döneminde (OHAL) el konulan pasaportların belirli kurallar çerçevesinde vatandaşlara iade edilmesine ilişkin bir düzenlemenin de yer aldığını anlatan Muş, “Kanun teklifi ülkemize, memleketimize hayırlı olsun. TBMM uygun bulur, onaylarsa teklif yürürlüğe girecektir. Bundan sonra takdir TBMM'deki komisyonların ve TBMM Genel Kurulunundur” şeklinde konuştu.

“MUHALEFETİN CİDDİ ELEŞTİRİSİ YOK”

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Muş, “CHP ile ikinci bir görüşmeniz daha olacaktı, gerçekleşti mi?​” sorusu üzerine, “Teklifi verdikten sonra bir görüşmemiz oldu. O görüşmeden sonra bir görüşmemiz daha olmadı” dedi.

Muhalefet partilerinin teklifin içeriğine ilişkin eleştirilerinin hatırlatılması üzerine Muş, “Yaptığımız görüşmelerde muhalefet partilerinin teklifin içeriğiyle alakalı çok ciddi eleştirileri yok. Olumlu bir paket, Türkiye'de hukuk sistemiyle alakalı atılmış önemli bir paket. Belli başlı bazı eleştiriler, teklifler vardı. Teklif içinde onlarla alakalı belli başlı bazı düzenlemeler yaptık” sözlerini sarfetti.

PASAPORTA İLİŞKİN ELEŞTİRİLER DİKKATE ALINMADI

Pasaportların iadesine ilişkin İçişleri Bakanlığının onayının gerektiği hatırlatılarak, “Teklifte bu korunuyor mu?​” sorusuna Muş, “Bu, teklifimizde bulunuyor. El konulan pasaportların belli kademelendirilmesi var. OHAL sürecinde el konulanlar var, Pasaport Kanunu'na dayalı olarak el konulanlar var, dolayısıyla yalnızca mahkeme kararıyla bunların iade edilmesinin yanında bir de İçişleri Bakanlığının tekrar inceleme yapmasıyla bunlar mümkün olabilecek. Belirli kriterler dediğim unsurlar bunları içeriyor” cevabını verdi.

“Ceza İnfaz Yasası'nda bir değişikliğin gündeme gelmesi bekleniyordu? Zamanlama var mı?​” sorusu üzerine Muş, “Birden fazla paketimiz olacak. Ceza İnfaz Kanunu'nda da değişiklik öngören bir çalışmamız söz konusu. Orada çalışmalarımız yürüyor. Bittikçe, orada süreç devam ettikçe onu da sizlerle paylaşacağız” dedi.


HDP’Lİ FATMA KURTULAN: YARGI PAKETİ ADALETE KATKI SUNMAYACAK

HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında yargı paketinin işleyiş olarak tüm parti gruplarına verilmesi gerektiğinin altını çizerek, “Ancak AKP’nin bir yetkilisi ‘HDP’ye vermeyeceğiz’ dedi, bir yetkilisi ‘vereceğiz’ dedi. Gittiler, geldiler. HDP’ye verip vermeme konusunda bir tartışma yaşandı. HDP’ye yine burada bir ayrımcı politikaya maruz bırakıldı, yeni yasama yılının başında kamuoyu böyle bir durumu tekrar deneyimledi. Tüm partilere grup başkanvekilleri başkanlığında bir heyetle verdikleri paketi, partimize bir memurla gönderildi” dedi.

‘DAĞ FARE DOĞURDU’

HDP olarak bir süreden beri Türkiye’nin temel sorunlarının nasıl çözüleceğine dair çeşitli görüşmeler yaptıklarını kaydeden Kurtulan, “Demokratik bir anayasa Türkiye’nin en önemli ihtiyacı. Yol temizliği dediğimiz Anayasa’yı da tıkayan ve damarları açacak bir yargı paketine kesin ihtiyaç olduğu tespitimiz var. Bunu yaparken tabii hep beraber asıl hedeflediğimiz güç birliği yapmak, dayanışma içinde olmak istediğimiz bir demokrasi ittifakı başlığı üzerinde çeşitli temaslarımız oldu. Tartışılan yargı paketi ihtiyacının tam tersine AKP ne zaman ‘bir paket yayınlanacak’ dese toplum her zaman ‘dağ fare doğurdu’ der” diye konuştu.

‘YARGI SİYASİ ERKİN GÜDÜMÜNDE’

Kurtulan açıklamalarının devamında şunları dile getirdi: “Burada da gördüğümüz, yargı yükünü hafifleteceği gerekçesi üzerine getirilen Bölge İdare Mahkemeleriyle ilgili aslında doğru bir karar vermediği görülüyor. Özellikle muhalifler için bariz görünüyordu. Bir nevi noter gibi çalışıyordu. Oraya giden her cezanın, özellikle muhaliflere yönelik cezaların, noter gibi onaylandığını çok gördük. Şimdi de yargı yolu açılıyor. Buna çok şükür mü diyeceğiz. Bizden beklenti bu. Bunu reddediyoruz, bu doğru değil. Yargı bir kere bağımsız değil. Yargı tümüyle siyasi erkin güdümünde. 

AVUKATSIZ CEZA BİR YARGI KATLİAMIDIR

TMK ciddi bir problem. TMK yargıda en önemli sorun teşkil eden, toplumun her kesimini etkileyen, en çok da burada mağduriyetle, adalete güveni zedeleyen en önemli kanunudur. Bu kanunda ufak tefek ‘düşünce suç oluşturmaz’, ‘yapılan etkinlik önce haber verilmez’ gibi çok göreceli düzenlemeler var. Zaten yargı böyle işliyor. Tümüyle hükümetin güdümündeki yargının keyfi yorumuna bağlı kalmış durumda. Kaldı ki hem Anayasa'da hem AİHM kararlarına göre bunun zaten uygulanıyor olması lazım, ekstra bir kanuna gerek yok. Avukatsız ceza verme düzenlemesi var. Yenilik dedikleri durumun eskiden avukatlar son kerteye kadar müvekkil durumunu takip ediyorlardı. Şimdi ise avukatsız ceza verme durumu söz konusu. Ama avukatsız ceza verilmesi bir yargı katliamıdır, bir skandaldır.

EN GÜÇLÜ MUHALEFET HDP

Avukatlara pasaport verileceği söyleniyor. Bununla çok övünülüyor. Kamuoyunu en çok meşgul eden madde bu ama bu da gene keyfiyete dayalı. İçişleri, Dışişleri ve Adalet Bakanı’nın tutumuna göre gelişecek. Bunu söylemek isteriz ki; yargı siyasetin aracı haline dönüşmekten kurtulmadığı sürece, HSYK’nin mevcut durumu değişmediği sürece, TMK kalkmadığı sürece, terör kavramının kanuni ilkesi sınırlarını geçen şekli aşılmadığı sürece yargı üzerindeki bu düzenlemeler asla toplumun istikrarına, adalete ve adalete olan güvene katkı sunmayacaktır. Meclis'te en güçlü muhalefeti HDP’den göreceklerini şimdiden deklare etmek isteriz.

DEMİRTAŞ VE YÜKSEKDAĞ BİR KUMPASLA TUTUKLANDI

18 Eylül’de AİHM’de Sayın Demirtaş davasının görüşüleceği gün belirlendikten sonra Demirtaş’ın tahliyesi için mahkeme karar verdi. Ancak tekrar ‘gereğini yaparız, işi bitiririz’ zihniyeti kendisini öyle gösterdi ki; Demirtaş’ı mükerrer soru ve mükerrer bir dava ile partimizin tümüyle barışçıl tavır takındığı bir olaydan sorumlu görerek, yeniden tutuklanması sağlandı. Hem Sayın Yüksekdağ hem Demirtaş şahsında Türkiye yargı katliamına tanıklık ederek bu durumu yaşadı. Bir kumpasla arkadaşlarımız yeniden tutuklandı.” (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Yunanistan'daki Moria mülteci kampında yangın: 2 kişi öldü

SONRAKİ HABER

Bursa'da 9 öğrenci gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye kaldırıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa