04 Ekim 2019 10:53

“Köylüye desteği azalt, şirketlere krediyi çoğalt” dönemi

Yeni Ekonomi Programında (YEP) üretici köylüye ağır fatura çıktı. Tüm Üretici Köylüler Sendikası (Tüm Köy Sen) Eğitim ve Örgütlenme Uzmanı Sedat Başkavak yazdı.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Sedat BAŞKAVAK*

2019 yılı tarım desteklemeleri hâlâ açıklanmadı. Çünkü Maliye Bakanlığı bütçe kaynaklarının yetersizliği nedeniyle açıklanacak tarım desteklerine karşı çıkıyor. Geçtiğimiz gün Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak yeni ekonomi programı (YEP) kapsamında 2019 yılında büyük bir kısmı giderlerde olmak üzere 75.9 milyar TL tasarruf edileceğini açıkladı.

Anlaşılan kriz dönemlerinde ülke tarımı ve üretici köylüye verilen desteklerin azaltılmasının ilk akla gelen şey olma özelliği devam edecek. 1994’te yaşadığımız ekonomik krizde de böyle olmuştu; önce tarım desteklerinin azaltılması kararlaştırıldı, destek verilen 26 ürün 9’a düşürüldü. 2001 krizinde tarım topyekün hedefe kondu. 

İlaç, gübre, mazot gibi girdi maliyetlerini karşılayamayan, tarım ürünleri ithalatı altında ezilen, borçlarını da ödeyemez duruma düşen üretici köylü şimdi daha ağır tablo ile karşılaşmanın eşiğinde.

MAZOT DESTEĞİ KALKIYOR

Köylü ürününü ekti, biçti hasat etti, hatta bir de sattı ama hâlâ 2019 yılı tarımsal üretiminde neye, ne kadar destek alacağını bilmiyor zira belli değil. Halbuki hem bir üretim planlaması hem de üretici köylünün önünü görebilme için olması gereken, tarım desteklerinin önceden açıklanması.

Hükümet 2019 yılı tarım desteklerini açıklamıyor ama tarım bakanlığından sızdırılan haberlere göre, 2020 destekleri daha şimdiden belli oldu. Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “yeni destek stratejisi” programına göre tarım destekleri miktarı ve yöntemi tamamen değişiyor.

Baştan söyleyelim Dönemin Başbakanı Binali Yıldırım’ın, “Mazotun yarısı bizden” diye ilan ettiği (Her ne kadar yarısı olmayan ama akaryakıtın zam-lanmasına göre yüzde 20 ile yüzde 30’u olan) mazot desteği kalkıyor.

GÜBRE DESTEĞİ GİDİYOR PUAN SİSTEMİ GELİYOR

Gübre desteği de kaldırılarak yerine ekilen ürüne göre puanlama sistemi geliyor. Her puanın 1 TL olduğu yeni sistemde, ‘Ne kadar puan, o kadar destek’ dönemine geçiliyor desek yeridir.

Yeni sisteme göre çiftçi kayıt sistemi (ÇKS) ile kayıt yaptıran her çiftçiye sabit bir para ödenecek. Örneğin tarla ve bahçe bitkileri için çiftçi kayıt sis-temi kaydını 01 Eylül-30 Kasım arası yapanlara 1000 lira, aralık-mart döneminde yapanlara 500 lira destek sağlanacak. Seracılıkta 1 Eylül- 31 Aralık tarihlerinde örtü altı kayıt sistemine kayıt yapanlara 2 bin 500 lira, ocak-şubat döneminde kayıt yapanlara 1250 lira doğrudan destek verilecek.

Belirtilen rakamlar diğer destekler gibi dekara değil yılda bir kez yapılacak. “Ben çiftçiyim ya da üretici köylüyüm bak bu da ÇKS kaydım” diyen her-kese para ödenecek. Bu uygulama köylülere; 1999 başlayan AKP’nin gelir gelmez kaldıracağız dediği ama 2005’e kadar devam ettiği Dünya Bankası destekli dağıtılan doğrudan gelir desteği (DGD) uygulamasını hatırlatıyor.

“KOTALI” DESTEK DÖNEMİ

Mevcut uygulamada yağlık ayçiçeği, kütlü pamuk, soya fasulyesi, kanola, aspir, dane mısır, buğday, arpa, yulaf, çavdar, tritikale, çeltik, kuru fasulye, nohut, mercimek ve yaş çay olmak üzere 17 ürüne kilogram başına fark ödemesi (prim desteği) verilirdi. Bu rakam örneğin buğdayda 5 kuruş/kg (2019 yılı 10 krş/kg olması bekleniyor) kuru fasulye, nohut, mercimekte 50 kuruş/kg olarak verilirdi. Şimdi prim desteği devam edecek ama ürettiğiniz kadar ürüne değil bakanlığın belirlediği verime göre verilecek.

Bakanlıktan sızan bilgilere göre örneğin buğdayda dekara 271 kilo verim alınacağı üzerinden fark ödemesi hesaplanırken iklim koşulları iyi gitti ve siz dekara 350 kilo ürün aldınız, işte o miktar karşılanmayacak. Böylece köylüye verilecek prim desteği ürüne göre baştan belirlenmiş sabit fiyat olacak. Bir nevi kota uygulanmış olacak ve kotayı aşanlar aştığı miktar için destek alamayacak.

“ORGANİK” TRAŞLAMA

Sertifikalı tohum desteği devam edecek ve yine 10 TL (10 puan) fakat sertifikalı tohumu da pek çok küçük üreticinin pahalı olması nedeniyle kullan-madığını belirtmek gerekiyor.

Organik tarımda yine 10 puan üzerinden 10 TL olacak. Yeni sistemde bir de organik ve organamineral gübre puanı var oda 10 TL olacak. Bu iki des-teğin de adı var kendisi olmayan bir destek olacağı açık, çünkü organik üretim yapan köylü çok sınırlı ve organik gübre de çok pahalı.

Yeni destek stratejisi bu haliyle uygulanırsa 33 şeker fabrikasında işlenen 20 milyon ton şeker pancarı başta olmak üzere, tütün, incir ve üzümün hiç gündeme alınmaması muhtemeldir ki bu ürünleri üreten köylüler tarafından tepkiyle karşılanacaktır.

Çay, fındık, zeytin ve yem bitkilerinin ise özel ürün kapsamına alındığı ve bu ürünlere ayrı bir puanlama ve destek yöntemi uygulanacağı belirtilse de belirsizlik üretici köylüyü endişelendiriyor.

İşin özeti: Enerji, inşaat başta olmak üzere birçok sektörden şirketi kurtarma planı yapıldığı, yeniden yapılandırma ile kredi açıldığı bir dönemde ta-rımın musluğu iyice kısılacak.

* Tüm Üretici Köylüler Sendikası (Tüm Köy Sen) Eğitim ve Örgütlenme Uzmanı


“1800 TL DA AZ DESTEK ALACAĞIM”

Yeni uygulama ile üreticinin yaşayacağı kaybı kendi aldığı destekler üzerinden anlatan Merzifon’da üreticilik yapan Tüm Üretici Köylüler Sendikası Genel Başkanı Sadık Turan, durumu şöyle özetliyor: “Yazılan çizilen rakamları kendime göre hesaplıyorum görüyorum ki yetersiz kalan mevcut destekleme sistemini mumla arayacağım.” 

Açıklanan desteklerin hepsini her üreticinin alamayacağına dikkat çeken Turan şu bilgileri veriyor: “Örneğin ben fark (prim) ödemesi 27 TL, sertifikalı tohum için 10 TL alacağım. Ne organik tarım yapıyorum ne de organik gübre kullanıyorum. Çünkü organik gübre çok pahalı, organik tarım bölge itibariyle mümkün değil. O zaman ben 27 TL desteğe ek olarak yılda bir kez 1000 lirada ÇKS kaydı bildirim parası almış olacağım. 10 dekarda bu rakam 1370 TL olurken, 100 dekarda 4 bin 700 TL olacak. Peki mevcut sistem-de ne alıyorum. 2019 yılı mazot gübre desteğini 25 TL, fark (prim) ödemesi içinde 10 krş/kg olması düşünülüyor. Bu durumda 25 TL mazot ve gübre desteği, 10 TL’de sertifikalı tohum desteği 35 TL buna bir de Merzifon’un buğdayda verim ortalaması dekara 300 kg olduğu için 30 TL’yi de eklediğimizde 65 TL eder. Bu da 100 dekarda 6 bin 500 TL eder. Mevcut ile yeni sistem arasında 1800 TL zarar var. Yani 2020 yılında destekler artmıyor azalıyor. 100 dekarda 1800 lira eksik para almanın yanı sıra, fark ödemesi almak için müstahsil makbuzu için yapılan yüzde 2 kesinti, 20 TL’lik dosya parası, köyden şehre gelme, diğer evrak ve kayıt masraf-ları gibi cebimizden çıkan kayıplarımız var.”

BİR DEFALIK DESTEKLE ÜRETİCİ YANILTILIYOR

“Biz destekler artırılsın derken hükümet destekleri azaltıyor” diyen Turan üretici köylülere seslendi: “1000 liralık sabit ödeme aklımızı çelmesin. O bir defaya mahsus. Oysa bizim üretimde maliyeti azaltacak desteklere ihtiyacımız var. Ben tarlamda buğday için dekara 10 litre mazot kullanıyorum verilen mazot gübre desteği 4 litreyi bulmuyor. Biz bunlar artırılsın derken elimizdekinden de olacağız. Tarıma destek değil köstek oluyorlar. Tüm Köy Sen olarak bu durumun değişmesi için elimizden geleni yapacağız.”

GİRDİ DESTEĞİ KALKINCA 1000 TL’LİK ÖDEME DE ANLAMSIZLAŞIYOR

Ankara Polatlı’dan Üretici Lokman Işık “mazot ve gübre desteği kalkınca geriye yılda 1000 lira verilse neye yarar? Üretimin girdisi mazot ve gübre biz bunlara baş gelemiyoruz. ‘Mazot gübre desteğini kaldıralım ama kenardan cebinize 1000 lira koyalım siz de susun’ diyorlar” sözleri ile tepki gösteriyor uygulaması düşü-nülen yeni modele.

Tarımsal üretim planı olmadığı için üretici köylünün eylül kasım arası ÇKS kaydı vermesinin bazen mümkün olmadığına dikkat çeken Işık, “Çiftçi aralıkta veremeyip marta kaldığında 1000 liralık destek düşüyor 500’e. Büyükleri koruyan, küçük üreticileri ezen bir uygulama” sözleriyle başka sorunlu bir noktaya işaret ediyor.

Verim hesabına da şiddetle itiraz ediyor Lokman Işık: “Dekara 270 kilo buğday verimi hesaplıyorlar oysa ki bizim burada en az verim 300 kilo üzeri. Üretilen buğdayın kilosuna verilen prim desteğini bile kesmişler. Anlaşılan o ki tarıma yeni bir plan yapılıyor fakat içinde üretici köylü yok, şirketler var.”

ÖNCEKİ HABER

Suriye ve Irak tezkereleri Meclis’e sunuldu

SONRAKİ HABER

“Kadınların güvencesi İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkılmalı”

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa