Ekvador’da yargı ve yasama kurumları başkenti terk etti
Ekvador’da hükümet protestoları sürüyor. Hükümet karşıtı yürüyüşlerin Quito’ya ulaşmasıyla yargı ve yasama kurumları faaliyetlerini durdurdu.
Fotoğraf: AA
Ekvador’un başkenti Quito’daki eylemler nedeniyle hükümetin ardından yasama ve yargı kurumları da şehirdeki faaliyetlerini askıya aldı. İki erk, hükümetin aksine başka bir kente taşınma kararı almadı.
Ekvador’da hükümetin akaryakıt sübvansiyonlarını kaldırması üzerine 3 Ekim’de genel ulaştırma grevi olarak başlayan ve tüm ülkede hükümet karşıtı eylemlere dönüşen protestolar, olağanüstü hal ilanına rağmen yerlilerin de desteği ile sürüyor.
Devlet Başkanı Lenin Moreno’nun hükümetin merkezini ülkenin güneybatısındaki liman kenti Guayaquil’e taşımasına neden olan eylemler Quito’da bugün de devam ederken, şehre ulaşan protestocuların bir kısmı yasama organı Ulusal Meclis binasına girdi.
Kısa süre sonra Ulusal Meclis’ten çıkan eylemciler, bölgedeki toplanma alanı Arbolito Parkına döndü.
Ülke basınındaki haberlere göre gelişmeler üzerine Ulusal Meclis, Başsavcılık ve Hakimler Konseyi Quito’daki faaliyetlerini durdurma kararı aldı. Bu iki erk hükümetin aksine çalışmalarını başka kente taşıma kararı almadı.
Ekvador’un batısındaki Manta kentinde de taksiciler eylem yaptı. Taksiciler kentin merkezindeki önemli caddelerden Jaime Chavez Gutierrez’i ulaşıma kapattı.
Ülkenin merkezindeki Cuenca kentinde devam eden genel grev çerçevesinde yine çöpler toplanmadı, kente gaz verilmedi ve toplu taşıma hizmeti sunulmadı.
BÖLGESEL SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI VE SEYAHAT KISITLAMASI
Öte yandan Devlet Başkanı Lenin Moreno, olağanüstü hal kararnamesi ile bölgesel sokağa çıkma ve seyahat yasakları getirdi.
Yayımlanan olağanüstü hal kararnamesinde 20.00 ila 05.00 saatlerinde ‘stratejik binalar’ ve Başsavcılığın belirleyeceği yapıların bulunduğu bölgelere yaklaşma ve seyahat yasağı getirildi. Sokağa çıkma yasağı kararı, OHAL uygulaması boyunca yürürlükte kalacak.
Bu arada İçişleri Bakanı Maria Paula Coro ve Savunma Bakanı Oswaldo Jarrin kararnamenin yayımlanmasının ardından düzenlenen basın toplantısında konuştu.
Jarrin kararnamenin “bir sokağa çıkma yasağı olarak görülebileceğini ama aslında sadece seyahat kısıtlaması” olduğunu savundu.
Romo ise eylemlerin arkasında eski Devlet Başkanı Rafael Correa taraftarı kişilerin olduğunu ve bu kişilerden hesap soracakları tehdidinde bulundu.
Şu ana kadar 129 kişinin tutuklandığını kaydeden Romo, kaç kişinin gözaltına alındığına, kaç kişinin yaralandığına ya da öldüğüne ilişkin açıklama yapmadı.
Eski Ekvador Devlet Başkanı Rafael Correa da kendisini “ülkesindeki eylemlerin arkasında olmakla” suçlayan Devlet Başkanı Lenin Moreno'ya, “Bizim darbeci olduğumuzu, hükümeti istikrarsızlaştırmak istediğimizi söylüyor. Asıl darbeci onlar çünkü canları istedikleri her seferinde anayasayı ihlal ettiler” ifadeleriyle cevap verdi.
EKVADOR’DA NE OLUYOR?
Ekvador'da hükümet şubat ayında 4,2 milyar doları Uluslararası Para Fonundan (IMF) olmak üzere 10 milyar dolarlık borç anlaşması yapmış ve IMF'nin, kamu harcamalarının kısılması da dahil birçok şartını kabul etmişti.
Devlet Başkanı Lenin Moreno anlaşma çerçevesinde yapılan düzenlemeleri 1 Ekim'de açıklamış ve hükümetin artık ulaştırmacılara sağlanan akaryakıt sübvansiyonunun kaldırdığını duyurmuştu.
Ülkedeki ulaştırmacıların 3 Ekim'de gittiği genel grev, öğrenciler, işçi sendikaları ve birçok muhalif organizasyonun da katılmasıyla ülke genelinde protestolara dönüşmüştü.
Moreno aynı günün akşamında olağanüstü hal ilan etmiş ve askeri sokaklara çıkarmış fakat bu karar protestoların tüm ülkeye yayılmasını engelleyememişti. (AA)