15 Ekim 2019 10:03

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan: Operasyon barış ve umuda saldırıdır

Partisinin grup toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, TSK'nin Suriye'de başlattığı askeri operasyonu işgal olarak niteledi ve "Kuzey Suriye toprakları tapulu malınız değil" dedi.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin grup toplantısında konuştu. Buldan, Türkiye’nin Suriye’ye yönelik başlattığı ve "Barış Pınarı" adı verilen askeri operasyonu işgal girişimi olarak niteledi ve meşru olmadığını ifade etti.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, grup toplantısında yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin tam da 9 Ekim komplosunun yıl dönümünde Kuzey Suriye’ye başlattığı askeri harekat ne yazık ki halklarımızı yeni bir savaş ve yıkım süreciyle karşı karşıya getirmiştir. Kürdüyle, Arabıyla, Ezidisiyle, Süryanisiyle, Alevisiyle, Türkmeniyle, Kuzey Suriye halklarının bir arada yaşadığı ve ortak geleceği kurmaya çalıştığı Kuzey ve Doğu Suriye topraklarına başlatılan bu işgal girişimi uluslararası hukuka aykırıdır” ifadelerini kullandı.

"KUZEY SURİYE TOPRAKLARI TAPULU MALINIZ DEĞİL"

Buldan'ın konuşmasından öne çıkan bölümler şöyle:

"İktidarın, 'Terörle mücadele' söylemiyle yaptığı işi meşrulaştırmaya çalışıyor ancak sizin tarih boyunca yaptığınız şey Kürtlerle mücadele etmektir. Şunu da unutmayın, Kürt halkı da sizin bu faşizminize karşı mücadele etmesini iyi bilir ve edecektir de. Amacınız işgal girişimi değilse dilinizdeki fetih nedir? Nitekim AKP Genel Başkanı da konuşmasında ‘İnşallah en kısa zamanda bu fetih müyesser olur’ diyerek istila girişimini açıkça itiraf etmiştir. Kimi kimin yurdundan kovuyorsunuz? Kuzey Suriye toprakları sizin babanızın tapulu malı değildir buradan bir kez daha haykırıyoruz."

“Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrîn Xelef, Türkiye devletinin sorumluluğu altında çeteler tarafından uluslararası yolda düzenlenen bir suikastla katledilmiştir. Hevrîn Xelef kadındı, silahsızdı, sivildi ve bir siyasetçiydi. Rojava’da halkların kazanımını yok etmeye yönelik sürdürülen askeri harekat sırasında bir kadın siyasetçinin suikastla katledilmesi tesadüf değildir. Kuzey ve Doğu Suriye’de özgür ve eşit yaşam ve toplum, kadınların öncülüğünde kuruluyor ve şekilleniyor. İşte saldırının hedefi aynı zamanda kadınlardır, kadın özgürlük mücadelesidir.  Xelef’in anısı, mücadelesi bütün Ortadoğu ve dünya kadınlarına ışık tutacaktır”

"OPERASYON BARIŞA VE UMUDA SALDIRIDIR"

“Türkiye’nin başlattığı operasyon Kürt halkının ve diğer halkların geliştirdiği demokratik yaşam iradesine bir saldırıdır.  Demokratik yönetime bir saldırıdır. Barışa bir saldırıdır, umuda saldırıdır.

"GÖZALTILAR KÜRT HALKININ İRADESİNE SALDIRIDIR"

"Dün gece belediye eş başkanlarımıza operasyon düzenleyerek gözaltına aldılar. Hakkâri, Yüksekova, Nusaybin ve Erciş belediye eş başkanlarımız bir kez daha rehin alındı. Partimizin Nusaybin’deki Kriz Masası’nı da basarak çalışanları gözaltına aldılar. Bu gözaltılar Kürt halkının iradesine saldırıdır, Kürde hakarettir, Kürdü hiçe saymaktır. Partimize ve belediye başkanlarımıza gerçekleştirilen bu saldırılar çok açık ve net olarak göstermektedir ki, Kürtlerin en meşru en demokratik yollardan elde ettikleri kazanımlar bile bu iktidarın ve yürüttüğü faşizmin hedefindedir. Bu bir halk mücadelesidir. Hiçbir gayri meşru saldırınız halkımızın haklı mücadelesini ve kazanımlarını geriletemeyecektir"

"KÜRT KARŞITLIĞINI KUZEY SURİYE'DE DE SÜRDÜRÜYORLAR"

"İçerideki Kürt karşıtlığını, Kuzey Suriye topraklarında da aynı şekilde sürdürüyorlar. Kürtler yeter ki bir avuç toprak parçasında söz sahibi olmasın diye, neredeyse tüm Türkiye’den vazgeçecekler. Düşmanlıkları bu kadar tarihi ve köklü. Kürtler saksıya bir çiçek dikse gidip o saksıya da kayyUm atayacaklar. ‘Terör saksısı’ diyerek o saksıyı tankla topla vurmaya çalışacaklar. Bir de çıkıp ‘Bizim Kürtlerle sorunumuz yok. ‘Kürtler bizim düşmanımız değil’, ‘Biz Kürtlerle savaşmıyoruz’ diyorlar"

"HAVAN TOPLARININ SINIRIN BU TARAFINDAN ATILDIĞINA DAİR CİDDİ ŞÜPHELERİMİZ VAR"

"Sadece Kuzey Suriye değil, sınırın bu tarafı da hedefte. Buradan iktidara bir kez daha soruyoruz; o havan topunun sınırın bu tarafından atıldığına dair ciddi kuşkular var. Bunun ortaya çıkmasından korkuyorlar. Ne yazık ki savaşın ilk yıktığı hakikatlerdir. İnsanlar şimdi can güvenliği nedeniyle ilçeyi terk etmeye başladı. Bu, sınırın her iki tarafını da kapsayan bir insansızlaştırma politikasının devrede olduğunu gösteriyor. Sınırın diğer tarafında da göçler başladı. İktidar istediği kadar ‘demografik yapıya müdahale değil’ desin, bu bir müdahaledir."

"12 BİN IŞİD’Lİ NEREDE?"

"İktidar, ‘Biz DAİŞ’e karşı mücadele ediyoruz’ diyor. Bütün dünya da iyi biliyor ki IŞİD’e karşı gerçek mücadeleyi veren Kuzey Suriye halklarıdır. Kuzey Suriye halkları IŞİD barbarlığına karşı yıllarca direndi ve kazandı. DAİŞ’in Türkiye’den nasıl desteklendiğini, korunup kollandığını iyi biliyoruz. Petrol ticaretinden, 5 Haziran, Suruç, 10 Ekim katliamlarından, MİT TIR’larından bu ilişkiyi iyi biliyoruz. Cumhurbaşkanı, ‘17 bin IŞİD’liyi sınırda yakaladık, 5 bin 500’ü cezaevinde’ diyor ama açıklamadığı bir şey var. Kalan 12 bin IŞİD’li nerede? Cevabı yok. Cevabını Kuzey Suriye savaşında göreceğiz."

"BARIŞ İÇİN BARIŞ İTTİFAKINA DAVET EDİYORUZ"

"Şimdi artık bu ülkenin en büyük birliğini kurma zamanı gelmiştir, bu da barış ittifakıdır. Halkların ortak geleceğine ve barışa inanan, savaş istemeyen herkesi 'Barış İttifakı'na davet ediyoruz. İşte bugün bu salonda çok değerli partilerin, demokratik kurum ve kuruluşların temsilcileri var. Savaşa hayır demek için, barışa ses vermek için bugün buradalar. Bu irade Kürt ve Türk halklarının ortak iradesidir. Varsın onlar tezkere ittifakı kursun. Barış ittifakı da işte bu Meclisin çatısı altındadır, bu salondadır. Herkesi bu irade etrafında barış için kenetlenmeye çağırıyoruz."(HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Irak yeni bir protesto dalgasının eşiğinde

SONRAKİ HABER

Erdoğan: Menbic'den Irak sınırına kadar olan bölgeyi güvenli hale getireceğiz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa