Tüm Köy Sen köylülerle bir araya geldi: Sorunlar ortak, birlikte mücadele şart
Üretici köylüleri ziyaret eden Tüm Köy Sen Komisyon Üyesi Mazlum Köse, “Malatya şubemizi açmak için 2 Kasım’da bir kurultay düzenleyeceğiz" dedi.
Fotoğraf: Evrensel
Berfin GÜLER
Malatya
Tüm Üretici Köylü Sendikası (Tüm Köy Sen) Malatya’da çalışmalarına devam ediyor. Tüm Köy Sen, düzenleyeceği ‘Tarım Kurultayı’ öncesi, Cumhuriyet Örnekköy’de üretici köylülerle bir araya geldi. Komisyon üyeleri bölgede bulunan taş ocağının bahçelere verdiği zararı ve çözüm önerilerini tartıştı.
Malatya’da kasımda kurultay yapacaklarını ifade eden Tüm Köy Sen Komisyon Üyesi Mazlum Köse, “Malatya şubemizi açmak için 2 Kasım’da bir kurultay düzenleyeceğiz. Hem çevre hem tarım sorunlarını tartışacağımız bir kurultay olacak. Çevrede bulunan taş ocaklarının zararlarını, meraların talanı ve yağmalanması sonucu ortaya çıkan sorunları tartışacağız, çözüm yolu bulmaya çalışacağız” dedi.
Tüm Köy Sen’in Ankara’da yapılan çalıştayını da hatırlatan Köse, “İki hafta önce ülkenin dört bir yanından gelen üretici köylülerin bulunduğu Çevre ve Tarım Çalıştayı'na katıldım. Üretici köylüler ile kendi bölgelerinde yaşadıkları sorunları tartışıp çözüm önerileri öne sürdük. Hepimizin sorunları ortak” dedi.
"BİZLERİ KENDİ KÖYLERİMİZDE YAŞAYAMAZ HALE GETİRİYORLAR"
Taş ocakları ile bölgeye ciddi zararlar verildiğini söyleyen Köse, “Malatya’nın her yerinde gerçekten bir talan var. Bir ara meraları büyük şirketlere verdiler. Fakat şirketler istedikleri kârı alamayınca bırakmak zorunda kaldı. Aynı zamanda bölgemizin önemli diğer sorunu da çimento fabrikaları. Bunlar doğayı, çevreyi tahrip etmekte, yaşam alanımızı kısıtlamakta. Bizleri kendi köylerimizde yaşayamaz hale getirip ‘Çıkın gidin’ diyorlar” dedi.
"ÇIKIŞ YOLU ANCAK ÖRGÜTLÜ SENDİKAL MÜCADELEDEN GEÇMEKTEDİR"
Köse, kazanımın ancak örgütlü mücadele ile olacağını belirtti. Kaz Dağları’nda yaşanan sorunla Malatya’da yaşanan sorunların ortak olduğunu söyleyen Köse, “Kaz Dağları’nda yaşanan çevre sorunu ile Cafana’da yaşanan çevre talanı sorunu ile Örnekköy’de yaşanan çevre talanı sorunu… Bizim kazanım sağlamamız için bölgemizde güç birliği yapmamız ve sendikal olarak örgütlenmemiz lazım. Çıkış yolu ancak örgütlü sendikal mücadeleden geçmektedir” diye konuştu.
YENİ SAHALAR KİRAYA VERİLDİ
Yeşilyurt Belediye Meclis Üyesi Önder Öztürkoğlu ise taş ocaklarının bölgede oluşturduğu tahribata ve köylünün mağduriyetine değindi. Öztürkoğlu, “Taş ocakları sayısı gün geçtikçe artmakta. 2 ay önce Yeşilyurt Belediye Meclis toplantısında bunu dile getirdim. 8 Nisan’da 2 milyon 450 bin liraya kiralanmış. Henüz açık olmayabilir ama bu adam burayı kiralamış bu kadar para vermiş illa ki işletecek. Halihazırda zaten bir sürü taş ocağı var zarar veriyor bunlarla baş edemiyoruz yenileri ile nasıl baş edelim? Taş ocağının açılacağı bölgelerde Ankara’dan gelen heyete, gittikleri yüzlerce yerlerde vatandaşın fikrini sorup sormadıklarını sordum, önemsediklerini belirttiler. Köylülerin isteyip istemediğini sorduğum zaman ise istemediklerini söylediler. Madem köylünün fikri önemli ne diyorsa onu yapsınlar” dedi.
TAŞ OCAĞINA KARŞI ÇIKTI, EV RUHSATI İPTAL EDİLDİ
Konuyu AKP’li vekillere de ilettiğini söyleyen Öztürkoğlu, “Vatandaş fazlası ile mağdur. Meraları kimse kullanamıyor ama taş ocağı kullanıyor. Meraları hazineye çevirdiler taş ocakları açmak için. Bakın 1983’te Cafana’da taş ocağının hemen yanında olan bir vatandaş var. Evine elektrik de çektirmiş. Taş ocağı kurulurken bu heyet orayı gördü. Şimdiye kadar sorun yoktu fakat vatandaş taş ocaklarına tepki gösterince evin ruhsatı iptal edildi” dedi.
KÖYLÜLER: TEHDİT EDİLİYORUZ
Taş ocağına karşı oldukları için tehditlere maruz kaldıklarını söyleyen köylüler ise şöyle konuştu: “Yolumuzu kesip tehdit ediyorlar. Biz yetkililere de dedik. Evimizin önünde iki saat duramaz çeker gidersiniz tozdan. Bize zarar veriyorlar. Şikayet ediyoruz yetkililer olduğu zaman taş ocağını durduruyorlar, yer yer suluyorlar. Yetkililer gittikten sonra tekrardan devam ediyorlar. 60 tane patlayıcılara müsaade ediliyor, 120 tane patlatıyorlar. Maden ruhsatı ile taş ocağı açmışlar taş ocaklarının ruhsatı bile yok.”
200 YILLIK SU KAYNAKLARI KURUDU
Tüm Köy Sen Kurucu Üyesi Ali Gürel ise yaşanan bu sorunların temelinin 1980’de uygulanan tarım politikaları ile başlayıp, mevcut iktidarın politikaları ile bu noktaya kadar geldiğini söyledi. Gürel “Cafana’dan Doğanşehir’e kadar bu sorun her yerde. Aslında bu görülen yüzü. Her yer talan ediliyor. Dedeyazı köyünde açılan maden şu an köye 100 metre kadar yakın. 200 yıllık su kaynakları bitti, üzüm bağları kurudu. AKP ile mera kanunları değişti, piyasaya açıldı. Bu sayede tekeller doğaya hakim oldu. Sorun artık il-ilçe sorunu değil, sorun bu yasayı oturtan devletin sorunu” dedi.