Emine Bulut cinayeti davasında Fedai Varan müebbete çarptırıldı, indirim uygulanmadı
Kırıkkale'de Emine Bulut’un eski eşi tarafından öldürülmesine ilişkin davanın ikinci duruşmasında karar çıktı, mahkeme Fedai Varan'a indirim hükümleri uygulamadan müebbet hapis cezası verdi.
Fotoğraf: AA
Burcu YILDIRIM
Kırıkkale
Kırıkkale'de eski eşi Emine Bulut'u bıçaklayarak öldürmek suçundan tutuklu yargılanan Fedai Varan, "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırıldı, indirim uygulanmadı. Bulut'un avukatları ise "tasarlayarak ve canavarca hisle öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası" verilmesini istedi.
CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI KARARA İTİRAZ EDECEK
Öte yandan Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı ise Fedai Varan'ın cezasına itirazda bulunacağını bildirdi. Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan yazılı açıklamada, "Sanığın, iddianamede geçtiği üzere TCK'nin 82/1 (a) ve (b) maddeleri uyarınca ağırlaştırılmış müebbet cezası alması gerekir. Anılan kararın, resen istinafa tabii olmasının yanı sıra Cumhuriyet Başsavcılığınca da istinaf edileceği hususunun kamuoyunun bilgisine sunarız" denildi.
Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, “canavarca hisle tasarlayarak öldürme” suçundan hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanan, Bolu F Tipi Kapalı Cezaevinde kalan olayın faili tutuklu sanık Fedai Varan (43) ile çok sayıda avukat katıldı.
Emine Bulut'un başka suçlardan cezaevinde bulunan kardeşleri Bekir ve Mikail Bulut, Ses ve Görüntü Bilişim (SEGBİS) ile duruşmaya katılırken, diğer kardeşleri Kazım ve Feyyaz Bulut ile annesi Fadime ve babası Ahmet Bulut salonda hazır bulundu.
Kimlik kontrolünün ardından duruşma başladı. Duruşmada savunma yapan sanık avukatı Ersoy Aytaç, “Kadın örgütleri suçtan zarar görmüştür, bu nedenle müdahil olma talepleri kabul edilmelidir. Ben katili ya da cinayeti savunmuyorum. Avukatlık hak savunuculuğudur, ben bunun için buradayım” dedi.
Sanık avukatı Aytaç, kovuşturmanın genişletilmesini isteyerek mahkemeden 5 talepte bulundu, sanık Fedai Varan ise avukatının talepleri kabul edilmezse konuşmayacağını söyledi.
Ersoy Aytaç taleplerini şöyle sıraladı:
- Kadın örgütlerinin katılma taleplerinin reddine dair, ilk celse kurduğunuz ara karardan rücu edilmesi ve bu örgütlerin katılan sıfatı ile yargılamanın tarafı olmalarının sağlanması. Yargılamanın usulüne dair ilk talebimiz buydu; kadın örgütleri katılan olsun. Sayın heyet, size de bana da fakültede “kadın cinayeti” diye bir suç tipi öğretilmedi. Kadın örgütleri ve savunma makamı olarak biz, huzurdaki davanın kadın cinayeti olduğunu iddia ediyoruz. Aile içi şiddet dosyası olduğunu iddia ediyoruz. Kadın örgütlerinin iddiası şudur; ‘Emine Bulut’un öldürülmesi ile kadın olması arasında doğrudan bir bağ vardır.’ Modern Hukuk’un çözmekte zorlandığı ‘kadın cinayeti’ diye bir suç tipi vardır. Biz de bu görüşlere katılmaktayız. Kanun niteliğindeki İstanbul Sözleşmesi’ne göre kadın örgütlerinin dosyaya katılma hakları var. CMK’ya göre suçtan zarar görmeleri yeterli. Suçtan zarar görme halini geniş yorumlamanızı da istemedik. Sayın Heyet, nasıl ki şiddet uygulayan erkeğin, savunma ve bir avukatın hukuki yardımından faydalanma hakkı var, şiddet gören kadının da, kadın örgütleri tarafından savunulma hakkı olmalıdır. Hatta nasıl ki kadın katili bir erkek için zorunlu müdafilik var, yani avukatı olmak zorunda, avukatı olmazsa yargılama yapılamaz, ceza verilemez. Katilin aileden ya da eski aileden olduğu bir kadın cinayeti dosyasında, kadın örgütleri katılan olmadan yargılama yapılamaz ve ceza verilemez. Teknik olarak yapılabilir ve yapıyorsunuz; ancak bu yaklaşım yargılamanın adil, gerçek bir yargılama olduğuna dair toplumun inancını sarsar. Bu ve benzeri yaklaşımlar üzerine kadın örgütleri ülkenin yargı sistemi için “gerçek yargı değil, erkek yargı” diyor. Haksız olduklarını söyleyemeyiz.
- Dosya içeriğinin eksiksiz olarak tarafımızla ve önceki talebimizin kabulü halinde, katılan sıfatı verilecek sivil toplum örgütleri ile paylaşılması. Sanığın ve müdafiinin görüntüleri alma, inceleme, gerek görmeleri halinde bu görüntüleri bir uzmana inceletip mütalaa alma hakkı var. Biz sanığın bu hakkını savunuyoruz. Görüntülerin tarafımızla paylaşılması ve savunmamızı hazırlayabilmek için tarafımıza makul bir süre verilmesi, ikinci talebimiz. Bu taleplerimizin kabul edilmesi halinde sanık susma hakkını kullanmayacak, sanığın sorgusu yapılabilecektir.
- Sanığın yapılacak sorgusundan sonra, ilk celse dinlenen tanıkların tamamının yeniden dinlenmesi. Yeminli dinlenen tanıklara yemin metni, kanuna aykırı olarak tekrar ettirilmiştir. Bu sebeple beyanlar yeminli alınmış gibi değerlendirilip esas alınamaz.
- Cinayet öncesinde Emine Bulut’un 29 dakika kadar karakola sığındığına dair görüntüler dosya içeriğinde mevcut olduğundan, kolluğun ihmalinin araştırılması bir yana, cinayet öncesi Emine Bulut’la görüşen kolluk görevlilerinin bilgilerine başvurulmamıştır. Adli bir işlemde bulunmayan kolluk, Emine Bulut’un karakola gelmesi ile ilgili tutanak tutmuş. Kolluğun bu ihmali hakkında Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundum. Ancak mahkemenizden en azından bu dört polisin tanık sıfatı ile duruşmaya çağrılıp Emine Bulut’un kendilerine ne anlattığı konusunda dinlenilmesini talep ediyoruz.
- İlk celse müşterek çocuğun soruşturma aşamasında savcılık makamında dinlendiğini belirttik. Çocuğun ne denli büyük bir travma yaşadığı ortada olduğundan çocuğun Adli Görüşme Odasında dinlenmesini talep ettik. Travma yaşamış müşterek çocuk adli görüşme odasında dinlenmeliydi. Müşterek çocuğun, Adli Görüşme Odasında ve Adli Görüşme Odaları Yönetmeliğine uygun olarak yeniden dinlenmesi ve çocuğun dinlenmesinden önce müşterek çocuğun aydınlatmasını istediğimiz hususlara dair soracağımız soruların çocukta ikincil bir örselenmeye sebebiyet vermemesi için üslubu ve gerekirse içeriğine dair psikologla istişarede bulunabilmemiz için duruşmaya (yarım saat gibi) makul bir süre ara verilmesidir.
Bulut ailesinin avukatları, taleplerin esasa ilişkin olmadığını ve yargılamayı uzatacağını belirterek taleplerin reddedilmesini istedi.
AVUKAT HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ İSTEDİ
Verilen aranın ardından hakim, sanık avukatının taleplerini reddetti. Mütalaasını açıklayan savcı, sanık hakkında kamu davası açılmasını, takdir indirim uygulanmamasını, belirli haklardan yoksun bırakılmasını, tutukluluk halinin devamını istedi.
Mütalaa hakkında konuşan Emine Bulut'un avukatları, sanığa herhangi bir indirim uygulanmadan ceza verilmesini istedi ve sanık Fedai Varan'ın indirimden yararlanmaya çalıştığına dikkat çekti.
Sanık avukatı ise, “Görüntülerde Emine Bulut'un sanığa bir şey dediği, belki hakaret ettiği ve Emine Bulut'un velayet hakkını kötüye kullanmış olabileceği göz önünde bulundurulmalı. Bunlar da haksız tahrik olarak ele alınmalı” diyerek müvekkili için haksız tahrik indirimi talep etti.
Hakim duruşmayı bitireceğini belirterek sanıktan son sözünü söylemesini istedi. Sanık Fedai Varan, “Adil yargılanıyorum, susma hakkımı kullanmak istiyorum” dedi. Duruşmaya yarım saat ara verildi.
İNDİRİMSİZ MÜEBBET
Mahkeme heyeti, sanık Fedai Varan'ın eylemini “kasten adam öldürme” kapsamında değerlendirip, TCK'nın 81'inci maddesi gereği ömür boyu hapis cezasına hükmederken, indirim taleplerini reddetti. Emine Bulut'un yakınları, karara tepki göstererek salonda sanığın üzerine yürüdü ve arbede yaşandı. Araya giren güvenlik görevlileri sanığı salondan çıkardı.
AVUKATLAR "CANAVARCA HİS"TEN VERİLMESİNİ İSTEDİ
Emine Bulut avukatları ve Ankara Kadın Platformu üyeleri ise sanığın “canavarca histen insan öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet”le cezalandırılması gerektiğini, aksi halde verilen kararının indirim uygulanmaksızın cezayı hafifleteceğini açıkladı.
NE OLMUŞTU?
18 Ağustos'ta eski eşi Fedai Varan tarafından bir lokantada 10 yaşındaki kızının yanında bıçaklanan Emine Bulut, kaldırıldığı Yüksek İhtisas Hastanesinde yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamamıştı. Kaçan Fedai Varan, Bahşılı ilçesi girişinde polis ekiplerince gözaltına alınmış ve ardından tutuklanmıştı.
Daha sonra olay anına ilişkin görüntülerin, sosyal medyada yayımlanması infial yaratmış, siyasetçiler, sanatçılar ve kadın sivil toplum örgütleri başta olmak üzere toplumun tüm kesimleri olaya tepki göstermiş, 81 ilde, basın açıklamaları ve protestolar gerçekleştirilmişti.
Emine Bulut'un öldürülmesinin ardından Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonunda sanık Fedai Varan hakkında, “canavarca hisle tasarlayarak öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanmıştı. İddianame Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.