Suriye’deki gelişmeler Kürt sorununa yaklaşımı da değiştirecek
Doç. Dr. Burak Bilgehan Özpek, Soçi mutabakatını ve takip eden gelişmeleri yorumladı. Özpek, AKP’nin iç ve dış politikada umduğunu bulamadığını söylüyor.
Fotoğraf: Sefa Karacan/AA
Şerif KARATAŞ
İstanbul
Soçi’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin arasında varılan 10 maddelik “mutabakat”ın yankıları sürüyor. Mutabakata ilişkin görüştüğümüz Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünden Doç. Dr. Burak Bilgehan Özpek, AKP’nin hem iç politikada hem de dış politikada umduğunu bulamadığı görüşünde.
Gelinen noktada Suriye’deki gelişmelerin kaçınılmaz olarak Kürt sorununa yaklaşımı da değiştireceğini söyleyen Özpek, milliyetçilik ve militarizmin kazanımdan çok kayıp anlamına geldiğine dikkat çekti. Özpek, “AKP ve milliyetçi çevrelerin Kürt ve HDP karşıtı siyaset kurgusu kaybettiriyor. Bu açıdan AKP ile ya da AKP siz bir rahatlama olması gerekiyor” dedi.
"TÜRKİYE, RUSYA İLE MÜZAKEREYE MECBUR KALDI"
Özpek’e göre, SDG ile Şam, ABD ile Türkiye ve son olarak Rusya ile Türkiye arasında gerçekleşen anlaşmalar “Türkiye’nin operasyonu tarafından tetiklendi”. Bu anlaşmaların süreç içinde gündeme geldiğini ve operasyonun akıbetini de şekillendirdiğini söyleyen Özpek, “Yani bu anlaşmalar, operasyonun sonucu olarak ortaya çıktı ancak operasyonun amacı değildi. Türkiye’nin tek taraflı olarak operasyonu başlatması, Esad ile YPG arasındaki ilişkileri yeniden yakınlaştırdı. Türkiye ile ABD arasında yapılan anlaşma ise operasyona yönelik uluslararası tepkiler ve Amerikan iç politikasındaki Trump karşıtı tepkileri sakinleştirmek için gündeme geldi. Bu iki anlaşma ise Türkiye’nin Rusya ile müzakere etmesini beraberinde getirdi, bunu mecbur kıldı. Dolayısıyla, operasyon başlarken bu anlaşmalardan hiçbiri ortada yoktu” dedi.
"OPERASYON RUSYA’NIN ÖNEMLİ KAZANIMLAR ELDE ETMESİNİ SAĞLADI"
Üzerinde mutabık olunan 10 maddeye ilişkin de değerlendirmede bulunan Özpek, Rusya’nın sürecin kazanan ülkesi olduğu görüşünde. Özpek’e göre Rusya’nın Suriye politikasında önemli kazanımlar elde etmesinin nedeni ise, “Türkiye’nin operasyonu sayesinde tetiklenen gelişmeler”. Özpek devamında ise şunları söyledi: “Adana mutabakatı vurgusu çok önemli. Bu durum, Ankara’nın Şam ile müzakere etmesini gerekli kıldığı gibi Suriye topraklarına yapacağı muhtemel askeri operasyonların çapını da oldukça kısıtlıyor. Bununla birlikte “terör örgütleriyle” mücadele konusu oldukça önemli. Zira Rusya açısından PKK bir terör örgütü değil ama ÖSO, bir terör örgütü. Rus Savunma Bakanı Şoygu ile SDG Komutanı Mazlum Abdi arasında yapılan tele-konferans görüşmesi basına servis edildi. Bu durum, Rusya ile Türkiye’nin teröre karşı mücadele konusunda anlaştığını ancak terör örgütünün ne olduğu konusunda anlaşmasının zor olduğunu gösteriyor. Son olarak, Serakaniye ve Tel Abyad arasındaki bölgeye sıkışmış bir Türkiye ortaya çıktı. Bu durum, Türkiye’nin operasyonun başında belirlediği siyasi ve askeri amaçların çok çok gerisinde kaldığını gösteriyor.”
KÜRTLER İÇİN YENİ BİR DÖNEM...
Anlaşmayı SGD ve Kürtler açısından değerlendiren Özpek, “Kürtler için artık yeni bir dönem başlıyor. Merkezi hükümetleriyle uyumlu ve altında yaşadıkları ulus devletler ile çatışma yaşamadan devam etmek gibi bir sürece itildiler. Bu açıdan Esad ile SDG anlaşmasının benzeri Irak ve Türkiye’de de hayata geçebilir. Bu durum aynı zamanda, merkezi hükümetlerin de tavrını yumuşatmalarını ve Kürtlere karşı daha cömert olmalarını beraberinde getirecektir. Yani bir yumuşama ve siyasete dönme süreci bekliyorum. Askeri yöntemler ile ve bölge dışı güçlerin dahlini bekleyerek bir amaca ulaşma dönemi son operasyon sonrası gerçek dışı bir politika olarak tescillendi” diye konuştu.
"OPERASYONLA ESAD’IN EGEMENLİK ALANI GENİŞLEDİ"
Anlaşmanın başta Suriye olmak üzere bölgeye yansımasına ilişkin Burak Bilgehan Özpek, “Esad’ın artık iyice rahatladığını söyleyebiliriz. 8 yıllık iç savaş Suriye’nin başta insan kaynağı olmak üzere birçok kaynağını tüketmişti. Ankara’nın operasyonu sayesinde, Şam ile SDG arasında bir ilişki kuruldu ve Esad’ın egemenlik alanı genişledi. Bununla birlikte, Esad savaşmaya hazır yeni bir insan kaynağı ile buluşmuş oldu. YPG güçlerinin Şam ile birlikte hareket ederek İdlib ve ilerleyen dönemde Afrin bölgelerinde aktif olarak görev alabileceğini düşünüyorum. Şu da ihmal edilmemeli, Ankara’nın operasyon kararı ile birlikte, Esad bölgede bir istikrar unsuru olarak öne çıktı. Bundan 3-4 sene önce bunu düşünmek mümkün değildi” ifadelerini kullandı.
"ABD ANLAŞMADAN MEMNUN"
ABD’nin anlaşmadan memnun olduğunu söyleyen Burak Bilgehan Özpek, “Zira Trump ve müdahalecilik karşıtı ekol Ortadoğu’ya yapılan dipsiz ve sonu gelmeyen müdahalelerden oldukça rahatsızdı. Bölge aktörlerinin sorunlarını kendilerinin çözmesi gerektiği düşüncesi oldukça destek buluyor ABD’de. Şu aşamada Trump, Türkiye’yi durdurmayı başardı ve Suriye’den zayiat vermeden çıkabildi. Üstelik Ortadoğu’daki sorunların sebebi olarak görülme vazifesini başarıyla Rusya’nın kucağına bıraktı. Artık ezbere yapılan jeopolitik okumalar ile ABD’nin tepkilerini tahmin etmeyi bırakmak lazım” ifadeleriyle değerlendirdi.
İÇ POLİTİKA: AKP KENDİNİ HİÇ UMMADIĞI BİR NOKTADA BULDU
Operasyonun AKP için iç politikadaki rakipleri üzerinde dolaylı bir baskı kurması için bulunmaz bir fırsat olduğunu söyleyen Özpek, “Ulusal güvenlik ve milliyetçilik söylemleriyle muhalefeti ve yeni kurulacak partileri sindirmesi, gündemi belirlemesi mümkün olabilecekti. Zaten muhalefet partileri de ilk günden itibaren tutarlı bir siyasi pozisyon belirleyemediler. Bu açıdan ilk günlerde her şey Erdoğan’ın istediği gibi ilerliyordu. Ancak uluslararası tepki ve bölgede tetiklenen ittifaklar açıkçası kısa zamanda operasyonu tabiri caizse yetim bıraktı. Yani operasyon ortada kaldı. Bu açıdan AKP aslında hiç ummadığı bir noktada buldu kendini.
Bu açığı televizyon ekranlarını ve gazete köşelerini hamaset yapan laf cambazı yandaş isimlerle işgal ederek kapatmayı deneyecektir. Ancak bu isimler halkı inandırmak bir tarafa, AKP’nin söylemlerinin sahiciliğinin sorgulanmasına yol açacaktır muhtemelen” diye konuştu.
"MİLLİYETÇİLİĞİN, KAZANIMDAN ÇOK KAYIP ANLAMINA GELECEĞİNİ GÖSTERDİ"
Suriye’deki gelişmeler kaçınılmaz olarak Kürt sorununa yaklaşımı da değiştireceğini ifade eden Burak Bilgehan Özpek şu ifadeleri kullandı: “Bunu AKP yapmaz ise eğer diğer siyasi aktörler mutlaka yapacaklardır. Popülist bir milliyetçilik ile kendi kişisel kariyerini inşa etmek isteyen birçok isim var şu anda. Bu insanlar Suriye operasyonunun başarılı olmasına çok bel bağlamışlardı milliyetçiliğin ve güvenlikçi söylemin kazandırdığı, başarılı olduğu bir siyaset onları da yükseltecekti. Ancak, gelinen nokta, milliyetçilik ve militarizmin kazanımdan çok kayıp anlamına geleceğini gösterdi. Kürt sorununu merkeze alarak siyaset yapan AKP ve milliyetçi çevrelerin Kürt ve HDP karşıtı merkezli siyaset kurgusu kaybettiriyor ve buna yatırım yapan siyasetçiler artık eskisi kadar popüler olmayacak. Bu açıdan AKP ile ya da AKP siz bir rahatlama olması gerekiyor.”