RTÜK, 8 dizideki şiddeti neden gündemine almıyor?

Buse VURDU
Ankara

RTÜK'te mercek altına alınan 8 dizide başta kadına yönelik şiddet olmak üzere birçok şiddet görüntüsüne ilişkin araştırmanın bir ay geçmesine rağmen üst kurul gündemine verilmediği ortaya çıktı. RTÜK'ün CHP kontenjanın seçilen üyesi İlhan Taşcı, yayınlandığı kanal ayrımı yapılmaksızın bu dizilerle ilgili raporların üst kurul gündemine gelmesini istedi.

Farklı kanallarda yayınlanan 8 dizi mercek altına alınarak yapılan araştırmada, “Kadına şiddet ve zorlama, genel şiddet, silah görüntüleri ve söylemi, şiddet tehdit ve ölüm söylemleri, psikolojik şiddet, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini destekleyen söz ve ölüm” gibi 6112 Sayılı Yasa maddelerine aykırı içerik ve görüntüler olduğu belirlendi. Söz konusu dizilerin yayınlanmasının üzerinden bir ayı aşkın süre geçmesine rağmen Üst Kurul’a dizilerle ilgili herhangi bir şekilde değerlendirme raporu gelmedi. Bu dizilerle ilgili herhangi bir rapor düzenlenip düzenlenmediği ise bilinmiyor.

BİR BÖLÜMDE YÜZÜ AŞKIN ŞİDDET OLAYI

Rapora göre, ATV’de yayınlanan “Bir Zamanlar Çukurova”, “Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz”, “Hercai” ve “Sen Anlat Karadeniz”, STAR TV’de yayınlanan “Çocuk”, “Kardeş Çocukları” ve “Kuzgun” ile SHOW TV’de yayınlanan “Çukur” dizilerinde şiddet sahneleri yer aldı. “Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz” dizisinin 140. bölümünde 119 kez silah görünümü ve söylemi, 19 kez şiddet, tehdit ve ölüm söylemi, 27 kez de öldürme eylemi gerçekleşirken, “Çocuk” isimli dizinin birinci bölümünde ise 6 kez kadına yönelik şiddet, 21 kez bağırma, 17 kez kadın ağlaması/yalvarması saptandı.

"ÜST KURUL GÜNDEME ALMALI"

’RTÜK'ün CHP kontenjanından seçilen üyesi İlhan Taşcı, üst kurula yaptığı başvuruyla bu dizilere ilişkin tespitlerin gündeme alınması istedi. Ekranlarda göze ilk çarpanın kamuoyunda da haklı yakınma ve tepkilere neden olan kadına yönelik şiddet olduğunu belirten Taşcı, “Konu ve kurmaca konusunda yetişmiş yetkin pek çok ismi bulunan Türkiye’de şiddetin bu kadar öne çıkmasının altında yatan neden kuşkusuz senaristlerin öykü yoksunluğu değildir. Siyasi konjonktürden kaynaklı olarak başta senaristler olmak üzere sektör aktörlerinin uyguladığı otokontrol/otosansürün özgün öykü gelişimini zorlaştırdığı, ekranlarda konu çeşitliğini kısırlaştırdığı bir gerçeklik olarak karşımıza çıkmaktadır. Unutulmamalıdır ki, zam haberlerinin bile fiyat güncellemesi diye verildiği bir ortam söz konusudur. Siyasilere yönelik en ufak eleştirinin kabul edilemediği bir ortamda, parmakların kırılması, işkencenin en ince ayrıntısına kadar ekrana yansıtılması, insanlara elektrik verilmesi, silahların neredeyse hiç susmaması, efektlerle bu sahnelerin etkisinin arttırılması sıradanlaştırılıp, işlenmeye devam etmektedir” dedi.

"DENETİM KANALA GÖRE DEĞİL ŞİDDETE GÖRE OLMALI"

RTÜK’ün şiddete göre değil, şiddetin yayınlandığı kanala göre denetleme yaklaşımının yayıncılar arasında denetim bakımından eşitsizliğe yol açtığını ifade eden Taşcı, toplumsal şikâyetleri/beklentileri karşılayacak nitelikte adımlar atmamasının da Üst Kurul açısından sorumluluk doğurduğunu kaydetti. RTÜK’ün hangi kanalda yayınlandığına, televizyonun kime/hangi gruba ait olduğuna bakmaksızın düzenlenecek raporların, gündemi belirlemeye yasa uyarınca tek yetkili olan RTÜK Başkanı tarafından Üst Kurul gündemine taşınmasının önemli olduğunu belirten Taşcı, araştırmaya konu olan bu diziler başta olmak üzere uzmanlara zimmetli ekranlardaki başkaca yasaya aykırı olduğu değerlendirilen yayınların değerlendirme raporlarının hazırlatılarak, Üst Kurul gündemine taşınmasını istedi.