“Çatlaklar kavite değildir, doldurulamaz”
Bu sayımızda Çapa Diş Hekimliği Fakültesi binasında depremden sonra daha da derinleşen sorunlarla beraber yaşadıkları sorunları ve bu sorunlar karşısında neler yaptıklarını konuştuk.
Fotoğraf: Evrensel
Can KOÇAK
İstanbul Üniversitesi
Geçtiğimiz hafta İstanbul’da 5.9 büyüklüğünde gerçekleşen deprem, başta tüm İstanbul halkı olmak üzere özellikle İstanbul Üniversitesi gibi eski binalarda eğitim gören öğrenciler açısından büyük tedirginlik yarattı. Özellikle İstanbul Üniversitesi’ne bağlı Çapa Diş Hekimliği Fakültesi binasında deprem öncesinden olan ancak depremle derinleşen bina sorunları öğrencilerin ve hastaların can güvenliklerini sağlamak, bina depreme dayanıklı hale gelene kadar binaya girmemek için oturma eylemi yaptılar.
Deprem anından sonra sınıf gruplarında haberleşmeyle başlayan süreç, ertesi gün hastanenin bahçesinde oturma eylemi yapmalarıyla şekillendi. Sabah öğrencilerin toplandığını gören dekan yardımcısı bir açıklama yapmak zorunda kaldı. Ancak öğrenciler, dekanın açıklamasının tatmin edici olmadığını ve tedirginliklerinin geçirmediğini söylediler. O zamana kadar derste yoklama alınmamasına rağmen eylem günü yoklama alınmaya başlanmış.
Diş Hekimliği öğrencilerinden Ekrem, sorunların sadece teknik olmadığını, geçen yıl yüzüne doğal gaz patladığını ve bunun karşısında hiçbir önlem almadıklarını söyledi. “Sorunlar sadece deprem anındaki can güvenliğimizle ilgili değil. Deprem bir kırılma anı oldu. Hastalara yansıtmamaya çalışıyoruz ancak eldivenlerimiz bile yok. Hastalara bakmak için eldivenleri bile kendimiz alıyoruz. Her an büyük bir depremle karşı karşıya kalabiliriz ancak dersleri ve hastanenin randevularını iptal etmiyorlar, cerrahi katında hala ameliyatlar devam ediyor” diyerek tepkilerini dile getirdi.
Öğrencilerin toplanması sırasında bölüm temsilcisi konuşma yaptı fakat konuşma öğrencilerin tepkisini daha da arttırdı. Temsilci, kritik yerlerin kapatıldığını, güçlendirme çalışmalarının başlatılacağını, tahliye için bir gereklilik bulunmadığını söyledi. Öğrencilerin genel tepkisi ise temsilcinin, dekanın ağzından konuşmasıydı. “Bizim talebimizi oraya ileteceksen açıklama yap. Bizi sakinleştirme!” diye tepkiler yükseldi.
Aslında öğrencilerin talebi ortada ve çok kez de dile getirdiler. Fakültelerinin bulunduğu yerden taşınmasını istemiyorlar. Araziden çıkarılmak için türlü türlü bahaneler öne sürüldüğünü ancak yerinde yapılanma istediklerini hep bir ağızdan dile getiriyorlar. Deprem vesilesiyle yalnızca binanın fiziksel koşullarının değil, normal zamanda da yaşadıkları sorunların çözülmesini istiyorlar. Dekandan derslerin ve hastaların randevularının iptal edilmesini talep ettiler ancak dekan çalışmaya devam edeceğini ısrarla belirtti. “Dekan bize girin çalışın demedi ancak yoklama alarak bizi bastırmaya çalışıyor. Biz güvenli bir hastane olana kadar çalışmak istemiyoruz, eyleme devam etmekte de kararlıyız.” diyerek kararlarında kesin olduklarını vurguladılar.