Şair Zuhal Tekkanat hayatını kaybetti
SSK’deki memuriyeti süresince şiirlerini eşi Cemal Süreya'nın verdiği Elif Sorgun mahlasıyla kaleme alan şair Zuhal Tekkanat 81 yaşında hayatını kaybetti.
Fotoğraf: Kadir İncesu
Şair Zuhal Tekkanat, 81 yaşında hayatını kaybetti.
Tekkanat'ın yakınlarına başsağlığı dileyen Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) "Değerli üyemiz, Cemal Süreya’nın eşi, şair Zuhal Tekkanat’ı yitirmenin üzüntüsü içindeyiz. Ailesinin, dostlarının, sevenlerinin ve okurlarının başı sağ olsun" açıklaması yaptı.
ZUHAL TEKKANAT KİMDİR?
Zuhal Tekkanat, 16 Ağustos 1938'de Ankara'da dünyaya geldi. Cumhuriyet gazetesinde sanat muhabiri olarak çalıştığı dönemde şair Cemal Süreya ile tanıştı. Sosyal Sigortalar Kurumunda (SSK) devlet memuru olarak çalıştığı dönemde Elif Sorgun mahlasıyla şiirler yazdı. "Karacaoğlan'ın Elif'ini" ve "Yozgat'ın Sorgun'unu" mahlas olarak kendisine Cemal Süreya verdi.
İlk eşi askeri hâkim Doğan Dülgerdil'den İçsel (Dülgerdil) adındaki kızı dünyaya geldi. İki kez evlendiği eşi Cemal Süreya'dan Memo Emrah (Seber) adındaki oğlu dünyaya geldi. 1967'de evlendiklerinde Süreya 35, Tekkanat 28 yaşındaydı. 1974'te ayrıldılar.
Cemal Süreya'nın 1972'de hastanede yatan Zuhal Tekkanat'a yazmış olduğu mektuplardan oluşan On Üç Günün Mektupları adlı kitap, Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlandı. Tekkanat, Süreya ile birlikte paylaştığı yedi yılı Yaşadığım Yıllar adlı eserinde kitaplaştırdı. Tekkanat'ın Süreya ile olan ilişkisi, Aydan Ay'ın Zühal ile Cemal adlı kitabına konu oldu.
Şair ve ressam Engin Turgut, Zuhal Tekkanat'ın 52. sanat yılı nedeniyle düzenlenen etkinlikte yakın dostunu şu sözlerle anlatmıştı:
“Zuhal Tekkanat, Ankara’nın Atatürk rüzgarından doğmuş, sonra o kadar çok sabah ayazı yemiş ki kalp tarafından, İstanbul, Kadıköy, Moda denizinde iki evlat can simidi, iki eş ve ilk şiiri ‘kar’dan beri içinde şiir güneşinin her gün görücüye çıktığı bir Akdeniz şairidir. Duyguludur ama asla duygusal bir şair değildir. O şiirde mesel ve masal sevmeyen gerçek bir şiir devrimcisidir. Düş ve umut şairidir ve yine şiirdir yakasını bırakmayan. Dünyanın bütün güzel şiir kahvaltılarına konuk olmuş Zuhal Tekkanat’ı anlatmak yetmez, onun şiirini yazmak lazım. Şiir üzerine telaşsız ve rahat ve hatta kuşaklar sıralamadan kendi şiir derdini anlatabilecek kadar, ‘şiir çalışan’ bir gençlik parkıdır kalbi. Çünkü en çok âşık olduğu adam oradadır çünkü. Kuğulu parka gidin, ‘Üvercinka’nın yaralı güvercinine bir daha bakın. Ne demek istediğimi daha iyi anlayabilirsiniz belki.” (KÜLTÜR SERVİSİ)