Yeni dönem 101: İş yok
"Peki bize “Üniversiteyi bitirdiniz, iş bulacaksınız diye bir şey yok” diyenler neden her ile bir üniversite yaptılar?"
Fotoğraf: Pixabay
Cemre KAVALA
Kocaeli
Yükseköğretim akademi yılı açılış töreninde Cumhurbaşkanı Erdoğan “Her üniversiteyi bitiren iş bulacak diye bir şey yok” dedi. Bu sözü duyduğumdan beri düşünüp duruyorum. Bu sene mezun olacak bir öğrenci olarak geleceğe dair planlarım bu söylemlerle netleşiyor aslında. Bu söylemler bize ne mi diyor? “Üniversiteyi bitirsen de iş bulamayacaksın. Üniversite okumasan da kriz var iş bulamayacaksın. İlgi alanın dışında bir iş arasan da iş bulamayacaksın. Emeğinin karşılığı olan insanca bir ücret istiyorsan iş bulamayacaksın.” Ve bu söylemler uzayıp gidiyor.
Diğer bir yandan okuduğum yıllara bakıyorum. Hem ben hem de çevremdeki insanlar ailelerden gelen az bir destek ve devletten alınan kredi/burslar ile meslek sahibi olabilmek, bilimsel çalışmalar yapabilmek adına didinip duruyoruz. Kimi zaman saatlerce bir kafede günlük harçlığımızı çıkarmaya çalışıyor, kimi zaman bir ajansa kaydolup stant başında market market gezip ürün satarak ayın sonunu getirmeye çalışıyoruz. Ama sonra çıkıp diyorlar ki “Burs değil kredi alın, bedavacılığa alışmayın.”
Tüm bu saydıklarım üniversite okuyan her birimiz için geçerli. Kriz derinleştikçe geçim sıkıntımız artıyor. Üstüne yemekhaneye, ulaşıma yapılan zamlar arka arkaya ekleniyor. Birçok genç okuldan daha çok işte zaman geçirip yaşamını idame ettirmeye çalışıyor. Özellikle mezun olan ya da mezuniyet dönemine yaklaşmış gençler üzerindeki baskı hem yaşam koşulları hem de bu söylemlerle daha da artıyor. Okullar daha yeni açılmış olmasına rağmen son sınıftaki birçok genç her gün başka bir iş başvurusu için ilçe ilçe geziyor. ALES, KPSS gibi sınavlara başvurup şanslarını denemek istiyor. Ancak bu sınavlardan bir umudu yok hiç kimsenin. Birkaç sene önce akademide olma, yüksek lisans yapma fikri daha cazip gelirken şimdi mezun olmadan iş bulup rahatlamak istiyor herkes. Üstelik iş alanı fark etmiyor da.
TOZ OLUP UÇAN İLANLAR
Aslında ben de o öğrencilerden biri olarak yaz tatilinin başından beri o stresi yaşıyorum. Okulu bir sene uzatmış olmanın yarattığı stresin yanına bir de iş bulma kaygısı eklendi. Devletten aldığım kredi de bitince ayın sonunu getirmek daha da zor bir hal almaya başladı. Eskiden her yerde gözüme çarpan “eleman aranıyor” ilanları bir anda kaybolmuş gibi oldu. Bari arada çalışayım harçlığım çıksın dediğim günlük işler bile toz olup uçmuş gibi. İş bulamadıkça temel ihtiyaçları karşılama yöntemleri de değişiyor. Ailemizden gelen kışa hazırlık kavanozları daha bir kıymetli hale geliyor. Fazladan 10 dakika açık kalan lamba daha çok göze çarpıyor.
Peki bize “Üniversiteyi bitirdiniz, iş bulacaksınız diye bir şey yok” diyenler neden her ile bir üniversite yaptılar? Her sene üniversite mezunu işsiz sayısı artarken kentlere yapılan üniversitelerle eğitim niteliğini arttırdığını söylediler. Ama dönüp baktığımızda bilimsellikten uzak üniversiteler, işsizliği dört sene ertelenen biz gençler kalıyoruz. Bu tablo ile daha nereye kadar gidecek?
Asıl şimdi bizi işsizlikle, zamlarla bırakanlara karşı sesimizi çıkarma zamanı. İŞKUR’un önünde uzun kuyruklar oluşturan biz gençler yan yana gelmeliyiz. Geleceğimizi düşünürken yaşadığımız karamsarlığa karşı birbirimizle yarışmamalı, tam tersine geleceğimizi karartanlara karşı birleşmeliyiz.
