Bireyin bağımsızlığını kazanmasında önemli bir yöntem: Ergoterapi
Ergoterapi; patolojik veya mental (zihinsel), sosyal veya fiziksel yeteneklerde oluşan bozuklukları iyileştirmek, için anlamlı ve amaca yönelik aktivitelerle uygulanan bir tedavidir.
Fotoğraf: Pixabay
Dilan KARA
İstanbul Bilgi Üniversitesi Ergoterapi Bölümü Öğrencisi
"Ergo" kelimesi Yunanca kökenli olup ‘iş’ anlamına gelmektedir. Ergoterapi veya diğer adı ile ‘uğraşı terapisi (occupational therapy)’, uğraşı edindirme yolu ile hastaların sağlık ve iyilik hallerinde ilerleme sağlamayı hedefleyen danışan/hasta odaklı bir meslek uzmanlığıdır.
Ergoterapinin temel amacı kişi merkezli tedavi ile insanların günlük yaşam aktivitelerine katılımını sağlamaktır. Ergoterapi bireyin kendisini, işini ve çevresini kontrol ederek üretken ve bağımsız bir yaşam sürdürmesi için gerekli olan görevleri ve rolleri hem kendisini hem diğer kişileri tatmin edecek şekilde yerine getirmesini destekleyerek, tüm yaşam boyunca kapasitesinin geliştirilmesi ve sürdürülmesi ile ilgilenir. Bu sağlık alanı ruhsal ve fiziksel olarak kısıtlılıklara sahip olan çocuk, ergen ve yetişkin tüm bireyleri, yaşlı ve engelli hizmetlerinden, çocuklarda hastalıklara veya günlük yaşama uyum sağlamaya, sosyolojiden mimara kadar birçok meslek grubunu kapsayan bir alandır.
İLK KALINTILAR ANTİK ÇAĞ’DA
Birçok insan ergoterapiyi yeni bir sağlık alanı olarak düşünebilir. Fakat tarihi oldukça eskidir. Uğraşı ve aktiviteleri terapi yöntemi olarak kullanmayla ilgili ilk kanıtlara Antik Çağ’da rastlanmaktadır. M.Ö. 100’lü yıllarda akıl hastalıklarının tedavisinde tedavi edici banyolar, masaj, egzersiz ve müziğin kullanıldığına dair bilgiler vardır. Modern zamanlara doğru (1700’lü yıllar) ergoterapi ABD’de bir akım olarak başlayıp daha sonra Avrupa’ya yayılmış ve günlük yaşam aktivitesi olarak ruhsal sorunlarının tedavisinde temel olarak alınmıştır. II. Dünya Savaşı sonrasında askerler nedeniyle çok sayıda ergoterapiste ihtiyaç duyuldu. Bu noktadan sonra ergoterapistler sadece ruhsal değil fiziksel sıkıntıları iyileştirmek adına da çalışmalar yapmaya başladılar. Türkiye’de ergoterapi derneği 2005 yılında kurulmuş ve ilk ergoterapi mezunu 2014 yılında Hacettepe Üniversitesi’nde vermiştir.
Ülkemizde 2016 yılında 10 bin ergoterapist ihtiyacı olmasına rağmen ergoterapi bölümünün bulunduğu yalnızca bir devlet üniversitesi bulunmaktadır. Bu ergoterapist ihtiyacına karşılık toplamda 13 devlet hastanesinde ergoterapist yer almaktadır.
Ergoterapi ABD’de 2018 yılında yapılan araştırma sonuçlarında en iyi 50 meslek arasında 4. sırada yer almaktadır. Günümüzde dünyada birçok alanda çalışan ergoterapistler bulunmaktayken ne yazıkki ülkemizde bu sayı çok kısıtlıdır.
Ergoterapi; herhangi bir hastalık, kaza, doğumdan kaynaklı patolojik veya yaşlanma sonucu mental (zihinsel), sosyal veya fiziksel yeteneklerde oluşan bozuklukları iyileştirmek, mevcut yetenekleri geliştirmek ve ortaya çıkartmak, kişinin bu yeteneklerini günlük hayatında kullanabilmesini öğretmek için anlamlı ve amaca yönelik aktivitelerle uygulanan bir tedavidir.
ERGOTERAPİ BİREYE NE KAZANDIRIR?
Ergoterapi bireylerin, günlük yaşam aktivitelerini (banyo yapma, diş fırçalama, yemek yeme, giyinme vs.) tekrardan kazanmasını, bağımsız yaşam sürdürmesini, gelecek hastalıklara karşı ergonomik yaşam sürdürmesini sağlar. Bireye aktivite kazandırır, bireysel veya grup olarak mesleki, eğitimsel, sosyal ve sanatsal aktivitelerin kullanımı ile ilgili rehabilitasyon programları yapar ve uygular, toplumdan dışlanmış olan bireylerin yeniden topluma kazandırılmasını için gerekli değerlendirmeleri ve rehabilitasyon işlemlerini yürütür, günlük yaşamda bağımsızlığı sağlamak adına gerekli yöntem, araç ve gereçleri belirleyerek kullanımlarını öğretir, engelli bireylerin fiziksel veya zihinsel engeli sonucunda oluşan kısıtlılıklarını değerlendirir, günlük faaliyetlerini ve işlerini sürdürebilmesini sağlayacak uygulamalar yapar, engelli bireylerin ev, iş ve okul ortamlarında işlevselliğini değerlendirerek performansını en üst seviyeye çıkarmak ve çevreye uyumunu sağlamak için önerilerde bulunur, engelli bireylerin fiziksel, duygusal, psikososyal ve gelişimsel yeterliliklerini uygun ölçüm ve test yöntemlerini kullanarak değerlendirir.
Ergoterapi ile down sendromu, CP, otizm, disleksi, hiperaktivite gibi özel durumları olanlara, tüm rehabilitasyon süreçlerindeki bireylere, çeşitli hastalıkları olanlara ve tüm engelli bireylerle ve hatta sağlıklı bireylere anlamlı ve amaçlı aktivitelerle tedavi programı olarak sunulur.
ERGOTERAPİDE KULLANILAN BAZI YÖNTEMLER
Ergoterapide kullanılan yöntemler ise şöyle sıralanabilir:
Elektrik stimülasyonu, Ayna terapisi Nörogelişimsel teknikler, Görsel imge Nöropsikolojik teknikler, Splint uygulaması Manuel (el) terapisi, Egzersiz Fasilitasyon teknikleri, Kognitif (bilişsel) terapi İnhibisyon teknikleri, Duyu bütünleme Yardımcı cihazlar, Sanal gerçeklik, Sanat terapi (müzik dinleme, resim yapma, seramik yapma, dans etme, enstrüman çalma vb.)
Ergoterapistlerin çalışma alanları ise hastaneler, özel dal merkezleri, terapi merkezleri, okullar, bakım merkezleri, toplum ruh sağlığı merkezleri, huzur evleri, sivil toplum kuruluşları, ceza evleri, mesleki rehabilitasyon ve ev hizmetleri veren alanlar olarak sıralanabilir.
dilan3475@outlook.com