Eğitim Sen: 38 yılda YÖK güçlendi, üniversite tükendi

Eğitim Sen Genel Merkezi, bundan 38 yıl önce 6 Kasım 1981 tarihinde cuntacıların kurduğu Yükseköğretim Kurulunun (YÖK), var olduğu günden bugüne siyasi iktidarların üniversiteleri dize getirmek için kullandığı en temel araç olduğuna dikkat çekerek “Ancak hiçbir dönemde üniversiteler bugünkü durumuna düşürülmedi” değerlendirmesinde bulundu.

Bugün Türkiye üniversitelerinde özgürce bilimsel bilgi üretmek, hakikati aramak, sanat ve felsefe üretmenin yasak olduğuna vurgu yapılan Eğitim Sen açıklamasında “Bugün Türkiye üniversitelerinde serbest olan tek şey, siyasi iktidarca makbul görüleni üretmektir. Bugün Türkiye’de üniversiteden, akademiden, eleştirel ve özgür düşünceden bahsetmek neredeyse imkansız hale gelmiştir” denildi.  

"AĞIR BİR YIKIM VAR"

“Cumhurbaşkanı tarafından doğrudan atanan rektörlerce yönetilen, hukuku, akademik özgürlükleri yok sayan, barışa ve demokrasiye sahip çıkan akademisyenleri ihraç eden, tez ve araştırma konularına müdahale eden, dekanların istediğini yaptığı, işten atılma ya da soruşturma geçirme korkusunun had safhaya çıktığı, para ile tez ve makale yazdırmanın mübah sayıldığı bir yere üniversite denilemez, böyle bir ortamda akademi var olamaz” ifadelerinin yer aldığı açıklamada, AKP iktidarının üniversitelere dair söyleyebildiği tek şeyin artan üniversite ve öğrenci sayıları olduğuna işaret edildi. Ancak bu nicel büyümenin nitelik artışını beraberinde getirmediği belirtilen açıklamada “Aksine, üniversiteler ağır bir yıkıma maruz kalmış, ciddi bir nitelik kaybı yaşamıştır. Çünkü demokratik bir siyasal iklim olmadan akademik özgürlüklerin, düşünce ve ifade özgürlüğünün var olabilmesi mümkün değildir” denildi.

"YÖK KALDIRILMALI"

Türkiye üniversitelerinin köklü bir dönüşüme ihtiyaç duyduğunu, bunun ilk adımı olarak da YÖK’ün kaldırılması gerektiğine vurgu yapılan açıklamada “Talebimiz açık ve nettir; YÖK kaldırılmalı, ihraç edilen akademisyenlerin, idari ve teknik personelin kurumlarına geri dönme hakkı sağlanmalı ve itibarları iade edilmeli, üniversiteler demokrasinin, eşitliğin, özgürlüğün ve adaletin yaşam bulduğu kurumlar haline getirilmelidir. Siyasi iktidarın ve sermaye çevrelerinin çıkarlarına hizmet eden üniversite fikrinden vazgeçilmeli ve insan, toplum, doğa yararına üniversite fikri sahiplenilmelidir. Aksi halde bu yıkımın sürmesi ve daha ağır sonuçlar yaratması kaçınılmazdır” uyarısında bulunuldu. (HABER MERKEZİ)

Adnan Gümüş

YÖK ve üniversiteler 2018: Bilimsel sorgulama değil 10 binlercesine ideolojik soruşturma

Demokratik üniversiteyi YÖK ettiniz