Metal dosyası | TİS masasında işçi sağlığı ve iş güvencesi savunulmalı
"Yapacağımız TİS’lerde çalışma sürelerine sınırlama getirilmesine, azaltılmasına ilişkin bir mücadeleyi önümüze koymazsak iş kazaları daha çok artacaktır."
Fotoğraf: Pixabay
Bir Metal İşçisi
Gebze
İktidar temsilcileri yaşadığımız kriz karşısında ekonomi paketleri açıklayadursun... Artık kimsenin bunlara inancının ve umudunun olmadığını her kesim gibi işçiler de açıkça görmekte. Açıklanan her program sermayenin, patronların çıkarları ve onları kurtarma paketi olarak açıklanmaktadır. Biz işçiler adına, kriz karşısında yaşadığımız zorluklar ve insanca hayatımızı sürdürmek adına tek bir açıklama, tek bir kelime ağızlarına almıyorlar. Bizim bunlara karşı en büyük gücümüz, kendi birliğimize dayanarak, haklarımızı koruma ve kayıplarımızı giderme mücadelesi vermek. Başka bir yol yok!
Bu mücadelenin önünü kesmek için, hükümet, patronlar ve sendikal bürokrasinin bir bütün içinde olduğu, kameralar karşısında açık bir şekilde görüldü.
Bizler krizin bedelini ödememek için ekonomik alanda mücadele ederken, işyerlerinde kriz bahanesiyle aşırı üretim baskısı, yoğun çalışma ve işçi çıkarmalar devam ediyor. İşsizlik korkusuyla aşırı çalışma, aynı zamanda iş kazaları ve cinayetlerini de beraberinde getiriyor. Kriz var diye kimse iş sağlığı ve güvenliğine bakmaz oldu. Güvenlikten yoksun aşırı ve yoğun çalışma işçilere normalleştirme gibi geliyor artık. Eğer yapacağımız TİS’lerde çalışma sürelerine sınırlama getirilmesine, azaltılmasına ilişkin bir mücadeleyi önümüze koymazsak meslek hastalıkları ve iş kazaları daha çok artacaktır.
Bir konuya daha değinmek istiyoruz; o da iş güvencesi. Bu konu artık TİS’lerde açık şekilde savunulmalı. İş güvencesi bizleri krize karşı koruyan en önemli maddedir. İş güvencesi olmayan, bunu hissetmeyen her işçi arkadaşımız kölece çalışma şartlarına istemeyerek boyun eğmekte. Sendikalar da, bunu tersten kullanıyor; “kriz var”, “işçi çıkarılmasın diye sözleşmeyi düşük tuttuk” diyerek korku salmaya başladılar.
Çalışma sürelerinin düşürülmesi ve iş güvencesini sağlayarak köle gibi çalışma koşullarından kurtulmanın mücadeleden başka çıkarı yok. Kriz karşısında güvenceli, insan gibi çalışma şartları bizlerin temel talebidir. Bunlar için metal işçileri olarak bir araya gelerek mücadeleyi örgütlememiz gerekiyor. Krizin karşısında köle olmayacağız, bunu hissederek mücadeleye atılmamız gerekiyor. Yoksa ne açıklanan ekonomik paketlerde ne de patronların vicdanında yerimiz yok.
