İnsanlığın ortak değerleri ranta açılıyor

TBMM İçişleri Komisyonu tarafından kabul edilen “Büyükşehir Belediyesi kanunu ile bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı” nın Geçici-2  maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanununun 11. Maddesi gerekçe gösterilerek  559 Belde Belediyesinin 2011 yılı nüfusunun 2000’in altında olması fırsat bilinerek, söz konusu kanun tasarının ekindeki (28) sayılı listede adları yazılı belde belediyeleri toptancı bir bakışla tüzel kişilikleri kaldırılarak köye dönüştürülmek istenmektedir.
Bilindiği gibi 22 Mart 2008 Tarih ve 26824 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren “5747 SAYILI BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SINIRLARI İÇERİSİNDE İLÇE KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN”  hakkında;
CHP tarafından Anayasa Mahkemesine “Yürürlüğün durdurulması ve iptali” talebi ile başvuru yapılmıştır. Yapılan yargılama sonucunda: 06.12.2008 tarihli ve 27076 nolu Resmi Gazetede yayınlanan 31.10.2008 tarihli  Esas Sayısı : 2008/34 ve Karar Sayısı : 2008/153 olan mahkeme kararına göre:
“3- Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın  önerisi ve Bakanlar Kurulu kararı ile ilan edilmiş turizm bölge, alan ve merkezleri ve kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri” kapsamında kalanlar ile “Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca saptanan 2008 yılı turizm öncelikli yöreler  listesinde yer alanlar, yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir.” Denilmektedir.
Anayasa Mahkemesinin yukarıda özetlenen kararı Bakanlar Kurulu kararı ile ilan edilmiş bulunan Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca hazırlanan listelerde adları bulunan alanların sınırları dahilinde bulunan beldelerin belediye teşkilatlarının nüfus koşuluna bağlı olamayacağına hükmetmiştir, Anayasa Mahkemesi bu kararının gerekçesinde “hizmet koşuluna” dikkat çekmiştir.
Kültür ve Turizm Bakanlığın yayınladığı lis-tede 254 merkez, Bayındırlık ve İskan bakanlığının listesinde ise 167 merkez bulunmakta ve çok sayıda belde belediyesinin sınırları içersinde bu tür merkezler yer almaktadır. Bu listelere ilave olarak sınırları içersinde  “Tarihi Milli Parklar” listesinde bulunan 40 adet Milli Park’ın bir kısmının da bulunduğu bilinmektedir. Örneğin Çorum-Bozüyük/Alacahöyük tarihi milli parkının Alacahöyük sınırları içinde olduğu, yine Tokat-Reşadiye/Yolüstü beldesinin Termal Turizm alanı içersinde bulunduğu biliniyor ve daha birçok örnek verilebilir. Yani iktidar göstere göstere Anayasaya aykırı bir işlem yapmaktadır.
Şayet bu tasarı yasalaşır ve yürürlüğe girerse-engellenemezse belde belediyelerinin günü birlik hizmet verdiği bu yörelerde turizm alanları, kültür merkezleri, turizm gelişim alanları ve Milli Parklar korumasız ve hizmetsiz kalacaktır, yasa tasarısı kaldırılacak belediyelerin yerine daha modern bir kurum getirme yerine belediye kurularak terk edilen köy muhtarlıklarına geri dönmektedir.  Bunun sonuçlarının telafisi mümkün olmayan tahribata sebep olacağı muhakkaktır. Tarihi değerlerimiz ve bacasız sanayi olarak kabul edilen turizmin milli gelire katkısı küçümsenemez, Milli Parklar ise parayla ölçülemeyecek değerdedir.
Ancak;
AKP Hükümeti İMF ve Uluslararası sermaye çevrelerinin rant taleplerine cevap verebilmek amacıyla “kindar” duygularla belde belediyelerini kapatmak istemektedir, 2003 ve 2008 yılında gerçekleştiremediği “köye dönüştürme” proğramını 2012 de halletmek istemektedir.
İktidar ve Meclis nüfus koşulunu ortadan kaldıracağına bu düzenlemeyi yaparken toptancı bir bakış açısıyla davranmakta ve yapılanın hukuka uygun olup olmadığına aldırış etmemektedir,  bu davranışının üzerini örtmek içinde Meclisteki çoğunluğunu ve Meclisteki oylama sonuçlarını göstermektedir,  böylece yapılan hukuksuzluk sözüm ona “milli irade” olarak gösterilmektedir.
Bu uygulama Anayasanın 2. maddesindeki “hukuk devleti” ilkesine aykırıdır. Bu düzenleme Anayasa Mahkemesinin 2008 tarihli kararına da aykırıdır, bu konu ile yapılacak başvurularda Anayasa Mahkemesinin aynı yönde karar vereceği ortadadır.
Tarihin ve insanlığın değerleri olan kültür alanları, turizm alanları ve milli parklar hepi-mizindir ve korunması gerekir, bunun için bu yasa tasarısının geri çektirilmesi gerekir. Bu da belde sakinlerinin, belediye başkanlarının, belediye yönetici ve emekçilerinin, demokratik kitle örgütlerinin, çevreci örgütlerin, siyasi partilerin ve tüm duyarlı vatandaşların güç birliği ve mücadelesi ile başarılabilir.

*Almus/Kınık Eski Belediye Başkanı