Diyarbakır’da hayvanların zehirlendiği iddiaları yalan çıktı
Diyarbakır’da Büyükşehir Belediyesine kayyum atanmadan önce hayvanların zehirlenerek öldürülmesiyle gündeme getirilen hayvan barınağına dair iddiaların gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı.
Fotoğraf: Evrensel
İnanç YILDIZ
Cengiz Anıl BÖLÜKBAŞ
Diyarbakır
Diyarbakır’da Büyükşehir Belediyesine ait barınakta hayvanların zehirlenerek öldürüldüğü iddialarının gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. Köpeklerden alınan numunelerde toksik maddeye rastlanmadı. Evrensel’e konuşan HAYTAP Diyarbakır Temsilcisi Sevgi Ekmekçiler, hayvanların ya trafik kazasından ya da birbirleriyle boğuşmalarından dolayı öldüğünü söyleyerek, zehirlenme ya da toplu katliam diye bir şeyin olmadığını dile getirdi. Belediyenin yönetimi değiştikçe barınakla ilgili projelerinin gündemden çıktığını söyleyen Ekmekçiler, barınağın yenilenmeye ihtiyacı olduğunu belirterek, kurumların üzerine düşeni yapmasını istediklerini dile getirdi.
BARINAKTAN ÖVGÜYLE BAHSEDİLİYORDU
Osman Baydemir’in belediye başkanı olduğu dönemde 2007 yılında kurulan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi, Avrupa standartlarında yaptırılan ve sadece bölgenin değil Türkiye’nin en kapsamlı bakımevleri arasında gösteriliyor.
Söz konusu barınak geçtiğimiz temmuz, ağustos aylarında hayvanların zehirlenerek öldürüldüğü iddiasıyla sosyal medyada gündem oldu.
ZEHİRLEME İDDİASI
Durumu gündeme taşıyan hayvan hakları savunucusu Filiz Kaya, hayvan barınağında hayvanlara kötü davranıldığı iddiaları üzerine Diyarbakır’a geldi. Barınağı takibe alan Kaya, hayvan barınağında köpeklerin kısırlaştırma adı altında zehirlendiğini iddia etmişti. Barınakta köpeklere verilen ilacı laboratuvara gönderdiğini söyleyen Kaya, ilacın çok etkili bir zehir olduğunu ve bir köpeği 10 dakika içinde öldürdüğünü tespit ettiklerini ifade etmişti. Bu iddia üzerine Twitter’da #diyarbakırdakatliamvar etiketi ile defalarca gündem yapılan söz konusu hayvan barınağında 50 köpeğin öldürüldüğü ileri sürülmüştü.
SORUŞTURMA BAŞLATILMIŞTI
Hayvan mezarlığı olmadığı için katı atık tesislerine götürüldüğü görüntüleri yayımlanan 6 köpek ile ilgili HDP’li belediye yönetimi, sorumlu personeller hakkında soruşturma başlatarak, ağustos ayında otopsi için Tarım ve Orman Bakanlığı Elazığ Veteriner Kontrol Enstitüsü Müdürlüğü’ne numuneler gönderildi. Ancak iddianın gündeme gelmesinden sonra belediyeye tekrar kayyum atanmasıyla gündemden düşen olayla ilgili otopsi sonuçlarına ulaşıldı. Yapılan incelemede köpeklerde toksik maddeye rastlanmadığı ortaya çıktı.
İDDİALAR YALAN ÇIKTI
Konuyla ilgilenen Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Diyarbakır Temsilcisi Sevgi Ekmekçiler Evrensel’e konuştu. Çöpe atılan hayvan sayısının 6 olduğunu ve hayvanların ya trafik kazasından ya da birbirleriyle boğuşmalarından dolayı öldüğünü söyleyen Emekçiler, zehirlenme ya da toplu katliam diye bir şeyin olmadığını dile getirdi. Barınaktaki tüm hayvanları tanıdığını belirten Ekmekçiler, “Tedavi durumlarını, sağlık durumlarını sürekli sorarım. Benden habersiz orada, 50 hayvanın ölmesi mümkün değil. Barınağa neredeyse on tane hayvan geliyor günde hasta ya da yaralı. Bunların yarısı ölüyor. Bu da gayet doğal. İnsanlar bile tam donanımlı hastanelerde hayatlarını kaybedebiliyorlar. Şu an 60-70 tane hasta var” dedi.
"ŞÜPHELİ DURUM VARSA KOLLUĞA BİLDİRİRSİN"
Zehirlenme iddiasını ortaya atanların numune aldıklarını, zehirde 32 madde çıktığını iddia ettiklerini belirten Ekmekçiler, “Bir veteriner havayla bile istese hayvanları iz bırakmadan öldürebilir. Niye bu kadar maddeyi bulup zehir hazırlayarak öldürmeye çalışsın ki?” diye sordu. Şüpheli bir durum olduğunda gizli gizli deli toplamaya çalışmanın normal olmadığını ifade eden Ekmekçiler, “Gider kolluk kuvvetlerine bildirirsin. Onlar da alır bunu analize götürür. Yasal olan şey budur. Sen gizlice bir şey aldığını iddia ediyorsun. Onu nerden, nasıl aldın, sonradan sen mi koydun, hiç biri belli değil. Şimdi de ‘biz zehir demedik. Kısırlaştırma sırasında öldüler’ dediler. Oradaki iki hayvan yavru daha kısırlaştırılması mümkün değil, birisi de kaza sonrasında ölmüş” diye konuştu.
"YÖNETİM DEĞİŞTİKÇE SIFIRDAN BAŞLIYORUZ"
Ekmekçiler ile barınağın durumuna dair de konuşuyoruz. Osman Baydemir’in belediye başkanı olduğu zaman şimdiki barınağı yaptıklarını anlatan Ekmekçiler, “Baydemir’e ne söylediysek hepsini yerine getirdi” diyerek, “Türkiye’deki ilk ambulansı alan birisidir. İçi tam donanımlı bir barınaktı. İlk dijital röntgeni de alan oydu. Protokol de imzalamıştık” dedi. Ekmekçiler, sonraki dönemlerin Baydemir başkanlığı zamandaki gibi olmadığını belirterek, “Biriyle görüşüyoruz her şeyi tam hallettik derken başka biri geliyor. Bu sefer projelere sıfırdan başlamak zorunda kalıyoruz” diye konuştu.
"BARINAĞIN YENİLENMESİ GEREK"
Tüm eksikliklere rağmen Diyarbakır’ın hayvan hakları konusunda kötü bir yer olmadığını söyleyen Ekmekçiler, esnafın bu konuda çok ilgili olduğunu ve diğer illerdeki hayvan zehirleme vakalarının burada yaşanmadığını belirtti. Barınağın yenilenmesinin gerektiğini belirten Ekmekçiler, “Önümüz kış ve kulübelerin çoğu kırık. Yenilenmesi gerektiğini her zaman söylüyoruz. 12 yıllık barınak, kulübeler eskimiş. Röntgen cihazı bozuldu, personel yetersiz, veteriner eksikliği var. Şimdiki kayyum ile de görüşmeye çalışacağız. Projemiz çizildi. Çok güzel bir barınak projemiz var” dedi. Ekmekçiler, ölen hayvanların çöpe atılmaması için mezarlığının yapılmasının şart olduğunu söyledi.
"KURUMLAR ÜZERLERİNE DÜŞENİ YAPMALI"
Kurumlardan üzerlerine düşeni yapmasını istediklerini belirten Ekmekçiler, “Biz Orman ve Su işlerine bağlıyken müdür ile sık sık görüşüyorduk. Onlar bilboard yapımında, gıda konusunda çok yardımcı oluyorlardı. İlaç ihtiyacını karşıladılar. Ama belediyenin büyük bir sorumluluğu var. İlçe belediyelerinin de bu işe el atmalarını istiyoruz. Zaten büyükşehir belediyeleri yapıyor dememeleri lazım. İlçe belediyeleri bir rehabilitasyon merkezi kurmalı. Hayvanlar Diyarbakır’a getirilmeden orada tedavi görecek. Hayvanlar o kadar yolu ve eziyeti çekmemeli. Bir sürü ihbar haberi geliyor. 3 arabası var belediyenin. İkisi yemek toplamaya gidiyor zaten. Bir araba da diğer yerlere gidiyor. Yük hayvanları için ayrı barınak istiyoruz. Mezarlık istiyoruz. Tarım Müdürlüğü’nün belediyeye biraz katkı sağlamasını istiyoruz. Üniversitenin bu konuda yardımını istiyoruz. Milli Eğitim müfredatına hayvan haklarını almalı. Milli Eğitim talep etsin biz eğitim verelim” dedi.