Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu: Toplu intihara hayır, toplu istifa istiyoruz

İntihar vakalarında ekonomik boyutun örtülmeye çalışıldığını belirten Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu, sorunların çözümünün çatışma, savaş ve ölüm olmadığını, siyasi iktidarın ve ana muhalefet yönetiminin toplu istifası olduğunu söyledi. 

Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu, kayyum atamaları ve son günlerde artan intihar vakalarına yönelik Sanat Sokağı'nda basın açıklaması yaptı. “Toplu intiharlara hayır, toplu istifa istiyoruz” yazılı pankartın açıldığı açıklamaya, platform bileşeni sendika ve derneklerin temsilcileri katıldı. Grup sık sık “Savaşa değil, halka bütçe” sloganı atarken, platform adına açıklamanın Türkçesini Yasemin Noyan, Kürtçesini ise Orhan İlim okudu.  

"EKONOMİK BOYUT ÖRTÜLÜYOR"

Son 10 gündür ardı ardına toplu intihar vakalarının yaşandığını hatırlatan Noyan, intiharların, tek merkezden yönetilen medya gurupları tarafından çarpıtılarak ekonomik boyutunun örtülmeye çalışıldığını söyledi.

Noyan, basın meslek etik kuralları ihlal edilerek aile bireylerinden bazılarının SSK dökümleri ve evde bulunan kitaplar dahi paylaşılarak siyasi iktidarın insanları hangi koşullarda yaşamaya mahkûm ettiğinin gözden kaçırılmaya çalışıldığını belirtti. Noyan, “TÜİK ve ilgili bakanlıklar tarafından enflasyona ve büyümeye dair bildirilen birtakım rakamlar nasıl ki emekçi halklarımızın gündelik hayatında, çarşıda, pazarda karşılaştığı enflasyonu yansıtmıyorsa; bu ölümlerin nedenlerini çarpıtmaya çalışan güdümlü medyanın yayınlarının da halklarımızın nezdinde bir karşılığı olmayacaktır. Gerçekte büyüyen sermayedir, gelir farkıdır, yoksulluk ve işsizliktir” dedi.

"İŞSİZLİK BİR YILDA 980 BİN ARTTI"

TÜİK verilerine göre, işsizlik oranının geçen yıla göre 2,9 puan artarak yüzde 14 oranına ulaştığı bilgisini paylaşan Noyan, işsizliğin bir yılda 980 bin artarak 4 milyon 650 bin kişiyi ve genç işsiz sayısının ise 2 milyon 800 bini bulduğunu kaydederek, “DİSK-AR verilerine göre ise geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 21'e ulaşmıştır” diye belirtti. 

"TABLONUN SORUMLULURINI İYİ TANIYORUZ"

Emekçiler olarak tablonun nedenlerini de sorumlularını da iyi tanıdıklarını ifade eden Noyan, şöyle devam etti: “Bu tablonun sorumluları sermaye sahiplerine grevleri engellediğini muştulayıp emekçileri mermi fiyatlarıyla sınayanlar, KHK'lerle on binleri işinden edenler, her gün zam, operasyon, ölüm, kayyum ve kıyım haberleri yayanlar, demokrasiyi ve insan haklarını hiçe sayanlar, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Adnan Selçuk Mızraklı'yı beraberindeki ilçe başkanlarıyla aynı ring içindeki tek kişilik hücrelerde Diyarbakır'dan Kayseri'ye kadar mola vermeden işkence ede ede götürecek kadar kendi halkından uzaklaşan ve halkının iradesine düşmanlaşanlar, düşman hukuku uygulayanlardır. Bu tablonun sorumluları aynı zamanda ‘Hak, hukuk, adalet’ kavramlarının içini boşaltanlar, ‘yurtta sulh, cihanda sulh’ demagojisiyle demokrasi güçlerini oyalayıp savaş ve işgal politikaları safında yek pare dizilenler, bu uygulamalara ‘iyi şeyler’ diyerek ortaklaşanlardır.”

FAŞİZME KARŞI BİRLEŞME ÇAĞRISI

İnsan hayatı ve onurunun her şeyden daha önemli olduğunu ifade eden Noyan, çözümün çatışma, savaş ve ölüm olmadığını, siyasi iktidarın ve güdümündeki ana muhalefet yönetiminin toplu istifası olduğunu belirterek, emekçi halkları faşizme karşı birleşerek emek mücadelesini yükseltmeye çağırdı.