SOCAR işçileri TİS’i birikmiş sorunlarla karşılıyor
SOCAR Holdinge bağlı PETKİM, Star Rafineri ve APM limanın terminalinde çalışan işçilerin sözleşme süreci başlıyor.
Fotoğraf: Evrensel
Turan KARA
İzmir
Azerbaycan devlet petrol şirketi SOCAR Holding, PETKİM, Star Rafineri dolum tesisleri ve yeni satın aldığı APM liman terminalinde, ülkenin en önemli sanayi işletmeleri için ham madde ve enerjinin büyük kısmını üreten ve dağıtan yaklaşık 2 bin işçi ile toplu sözleşmeye oturacak.
Kara ülkesi olan Azerbaycan için Türkiye bir nimet konumunda. Aliağa körfezinde sıcak denizlere ve dünyaya ulaşımını, TANAP vasıtasıyla da doğrudan Avrupa’ya ulaşımını sağlayarak satış ve kârlarını artırıyor. Ayrıca sadece jet yakıtı üreten Star Rafineri yeni havaalanında da imtiyaz kazanmış durumda. Ancak bunun işçilere bir faydası yok.
Türkiye’de kazandığı imtiyazlar Holdingin PETKİM, limanlar ve Star Rafineri’de “stratejik yatırım teşvik belgesi” ile korunuyor. Henüz böyle bir imtiyaza sahip başka bir yerli ve yabancı şirket bulunmuyor. Bu imtiyaz şirkete hukuki ayrıcalıklar da sağlıyor. Öyle ki TİS masasında sendikanın karşısındaki avukat bile şirket adına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Mehmet Uçum oluyor.
Şirkette çok küçük bir küme olan yöneticiler, tek kişiye kadar sivrilen bir piramit şeklinde, tüm çalışanların yaklaşık 15’te birini oluşturuyor. Bu kesim toplam ücretlerin yüzde 45-50’sini alırken, sayıları 2 bini bulan işçiler yüzde 35-40’ını, sayıları yüzde 10 olan taşeron işçiler ise ücretlerin yüzde 10-15’ini alıyor. İşçiler arasındaki skala düzenlemesine bakıldığında ise bu piramit o kadar sivri olmuyor.
BASKI AZALMADAN SÜRÜYOR
Şirket yönetimi ayrıcalıklarını kaybetmemek için işçiler üzerindeki baskıyı devamlı tutuyor. Geldiğinden bu yana sendikal hakları budamayı, sendikal faaliyeti zorlaştırmayı hiç azaltmayan şirket yönetimi her fırsatta sözleşmeyi ve kazanılmış hakları hedef alıyor.
Star Rafineri ve PETKİM’de geçtiğimiz dönemde zorla kabul ettirilen 3 yıllık sözleşmenin bitimine doğru işçiler cephesinde tonlarca sorun birikti. Holding neredeyse 3 sene boyunca zaten istediği gibi yaptığı sözleşme kurallarını bile delmiş durumda. Eksik sayıda işçi ile esnek çalışmanın bazı biçimleri hayata geçirildi. İş gününü uzatma ve fazla mesai, düzensiz vardiya tutma, uzun çalışma sonrası dinlenme saatlerinde ve izin günlerinde kesinti, sürekli disiplin kuralları ile sıkı çalıştırma da uygulamalardan bazıları. Holding ayrıca düşük zam ile ücretleri de baskılamayı sürdürüyor.
PETKİM’de sendikacılar da baskı ve tehditlerden nasibini alıyor. En son eski baştemsilci şirkette çalışan bir mühendis tarafından şikayet edildi. Kapsam dışı mühendisin şikayeti servis konusundaydı. Tartışmanın daha sonra büyüdüğünü söyleyen işçiler disiplin kuruluna çağırılan baştemsilci hakkında tutanak tutulduğunu söylüyor.
KOMİSYON KURULDU, TARTIŞMALAR YAPILIYOR
Liman, Star Rafineri ve PETKİM’in kendine has örgütlenme sorunları bulunuyor. Keza, limanlar Liman-İş Sendikasında olduğu için diğer işçilerle “organik” bir bağ da kuramamış durumda. Şu ana kadar limanların aksine Star Rafineri ve PETKİM’de sözleşme taslak tartışması olgunlaşıyor.
PETKİM işçileri kurdukları komisyonla bir aydan fazla zamandır, çok sıkı çalışıyor. “Bir maddeyi bile günlerce tartışıyoruz. Bu boşa bir tartışma değil elbette, bu talebi istersek karşı taraf ne diyecektir, işletmede üniteler arası birlik nasıl korunacak diye... Sonuçta üye işçiler sorunlarının bilincine varıyor ve sahip çıkma oranı, kararlara katılma seviyesi yükseliyor. Eski sözleşmeyle yeni taslağı kıyaslıyoruz, en azından taslağı ve sözleşmeyi okumuş oluyor herkes” diye özetliyor komisyon üyesi bir işçi. Bu çalışma demir-çelik, limanlar ve hatta Petrol-İş’in olduğu pek çok işletmede yapılmayan bir şey ve PETKİM işçilerinin mücadelesinde örnek alınması gereken en önemli yan olarak duruyor.
Star Rafineri ve PETKİM’de ücret artışı teklifinin (Taslak tartışması bitmediği için oran vermek mümkün değil) yanında vergi diliminin yüzde 15’te sabitlenmesi ortak talep olacak gibi gözüküyor. Star Rafineri’de skala düzenlemesi, PETKİM’de olan kimi sosyal ve idari haklarım uygulanması talebi işçiler tarafından en fazla anlaşılan ve sahiplenilen talepler. Doğum, ölüm, bayram, okul-eğitim ödentilerinin de “iki elle tutulur” rakamlar olması isteniyor.
Bunların yanında işyerlerindeki toplantılarda TÜPRAŞ deneyimi de gündemin başında yer alıyor. PETKİM işçileri 3 yıllık sözleşmeye karşı verilen mücadelenin yarım kalan hesap olduğunu söylemişti. Şu bir gerçek ki eğer TÜPRAŞ’ta bu mevzi korunabilseydi yarım kalan bu hesap daha kolay görülebilirdi. Geçen dönem imzalanan 3 yıllık sözleşme yine pazarlık unsuru olacak ama TÜPRAŞ’taki durumdan dolayı işçiler öz güvenle “Bu sözleşmede 2 yılı geri alırız” diyemiyor.
SOCAR Holdingin kendilerine çıtayı yükselten bir teklifle geleceğini de düşünen işçiler Petrol-İş yönetiminin anahtar taslağını tartışmaya açacak ve son halini verecek. Yaklaşık 1 aylık bir sürenin ardından ise genel merkez işyerlerinde hazırlanan taslağa biçim vererek patrona sunacak.
STAR RAFİNERİDE BİREYSEL SÖZLEŞME
Socar Holding üç yıl önce Star Rafineri bünyesindeki 132 işçiyi PETKİM’e geçirerek bu adımları atmıştı. Rafineri işçileri PETKİM’e geçtikten sonra sendikanın “uzun ısrarı” ile kalan 11 işçi için yapılan sözleşmede 3 yılı kabul ettirip daha sonra PETKİM’e üç yıllık sözleşme getirmişti.
Şimdi ise Star’da çalışacak işçiler, idari ve teknik kadro bireysel sözleşmelerle işe alınıyor. Holding, sendikalı bir işyerinde olması gereken toplu sözleşme hükümlerine göre çalışmayı askıya alarak işçi alımı yaptı.
TÜPRAŞ Kocaeli ve Aliağa, GE, Siemens gibi işletmelerden gelen işçiler yüksek ücretle başlamayı başarmış olsa da skalası ve düzeyi belli olmayan, birbiri arasında ücret farkı olan, şirket idari hiyerarşisine göre yapılanmış, yarısı sendikalı yarısı sendikasız işçilerden oluşan bir işletme işçiler için dezavantajlı. Sendika bu ortamda ücretleri yüksek ve teknik veya tecrübesinden dolayı “Ayrıcalıklı olmayı arzulayan kesimler” için bir çekim merkezi olma özelliğini kazanamıyor. Sendikanın çekim merkezi olamaması ve içeride sadece yetki almasına yetecek ama nitelikli bir çoğunluk olmayı engelleyecek bu durum zaafları da beraberinde getiriyor. Bunun yanında işçiler her şeyden sorumlu tutulurken, ellerinde kendi hayatlarını planlayabilecek bir yetkileri bile kalmıyor.
GENEL MERKEZ SOCAR LİMANI İŞÇİLERİNE HENÜZ BİR AÇIKLAMA YAPMADI
Liman İşçileri aralıkta başlayacak görüşmeler için hâlâ Liman-İş Genel Merkezinin taslak açıklamasını bekliyor. Genel merkez taslak hazırlarken işçilere ve temsilcilere hiçbir şey sormadı henüz. “Genel Merkez taslağı sır gibi saklıyor nedense. Ama sadece bizden sakladığı o kadar belli ki, şirket yönetimi gayet rahat davranıyor. Genelimizde şirketin sendikayla taslağı belirlendiği fikri oluşuyor. Sendika bunu yaratmamalı. Şu an şirket sözleşme taslağında ne olduğunu ya da ne olacağını biz işçilerden daha iyi biliyor diye düşünüyoruz” diyor limanda çalışan bir işçi. İşçi, “Uzun zamandır haklarımızın düzelmesi için beklenti içindeyiz. Sendika genel merkezi hâlâ ziyaret edip siz ne istiyorsunuz diye sormadı. Biz acaba sendikacılar bizim için ne isteyecek diye bekliyoruz. Mantıksız ama sendika bunu dayatıyor. Asgari ücret seviyesinde çalışan arkadaşlar var. Burası hem liman hem de SOCAR şirketi. Taban ücretin yükselmesi gerek bir kere. Vardiya zamları, dinlenme ve mesai ücreti ayarlamaları gibi tonla sorun var” diyor.
Taslak tartışmalarına henüz başlayamayan liman işçileri bir yandan APM Terminal şirketinin diğer yandan SOCAR’ın baskısı altında çalışıyor. SOCAR’ın sözleşmeye ek protokolle 3’üncü yılda vermesi gereken vardiya zammı hakkını da alamayan işçiler, kimseyi tatmin etmeyecek ücret artışı ve idari hakların tartışmaya değer olmadığını düşünüyor.
İşçiler sendikanın “Bu sözleşmeden çok şey beklemeyin” demeye yeltenmemesini umut ediyor, ilk belirtiler olumsuz olmasına karşı uyarısını sürdürüyor. APM Terminal şirketiyle yapılan ve tavizkar bulunan ilk sözleşme “APM’de olan orada kalır, artık SOCAR’dasınız” denilerek unutturuldu ve vardiya zammı protokolü de buhar oldu. Şimdi SOCAR’la ilk sözleşmelerini yapacak işçilerin daha büyük ve global bir şirkette çalışmanın avantajlarının hayali de çok çabuk buhar olmuş durumda.