Sanat ama kimin için?
Bir sanatçı eserini neden kendi elleriyle yok eder?
Arşiv | Fotoğraf: Flickr
Selin KAYRAK
Gökçefidan TÜRKMEN
İstanbul
Son zamanlarda bir sanat müzayedesinde satıldıktan hemen sonra kendisini imha eden "Kırmızı Balonlu Kız" tablosunu duymuşsunuzdur. Olaydan sonra eserin sanatçısı Banksy kendi Instagram hesabından iki gönderi yayımladı. Tablonun uzaktan kumandalı bir düzenek ile kendisi tarafından imha edildiğini ifşa etti. Peki, bir sanatçı eserini neden kendi elleriyle yok eder?
YOK ETME DÜRTÜSÜ DE YARATICIDIR
Banksy'nin bize vermeye çalıştığı mesajı anlayabilmek için 20. yüzyılın başlarına dönelim. Bu yıllarda sanatta bir modernleşme hareketi başladı. Sanatın belirli bir zümrenin, sınıfın ürünüymüş gibi görünmesi zamanın sanatçılarını da rahatsız ediyordu. Böylece sanatçıların tepkileri eserlerine yansıdı ve sanattaki tepki, eleştiri o kadar arttı ki sanatı sanat yaptığını varsaydığımız nitelikleri eserlerde görememeye başladık.Bunun en üç örneklerinden Marcel Duchamp 1917'de bir pisuvarı ters çevirip üzerine imzasını atarak bir sanat eseri olarak sergiledi. Dadaizm olarak adlandırılan bu sanat akımı sanatı yok etmeye yönelik bir hareketti. Bilinen tüm özellikleriyle var olan sanatı bu sebeple gerçek nesne ve temsil arasındaki yapıyı yok etmek için gerçek nesnenin kendisini sanat nesnesi olarak sundu. Duchamp'ın bu hamlesi sanatın kendisini yok etmeye yönelik yaptığı bir darbeydi.Boş bir kanvas, çizik atılmış bir kanvas, hatta sanatçının kendi dışkısı bile kutulayıp sanat eseri olarak ortaya kondu. "Sanat gerçekten bu mu?" dediğinizi duyar gibiyiz. Peki, sanat ne ki aslında? Burjuvaların evlerinde sergiledikleri portreler mi? Sanat, estetik açıdan göze hitap etmek zorunda mı?
SANATI KALIPTAN ÇIKARMAK
Burada sanatçıların asıl yapmaya çalıştığı şey sanatın kendisi hakkında genel kanıyı değiştirmeye çalışmak. Aslında yapılan bu uçuk eserler hep aynı soruları sorarlar. “Sanat nedir, nesneyi sanat eseri yapan nedir, kimdir?” Banksy'nin kendi tablosunu yok etmesi, eserlerini belli kalıplara sokmaması, bir zümreye ait olmaması için onları sokaklara resmetmesi aslında sistemin sanatı kâr aracı olarak kullanmasına, piyasalaştırmasına karşı verdiği bir eleştiridir. Bir sanat eserinin kimseye ait olmadığını, ancak sanatın kendisine ait olduğunu anlatmanın çarpıcı bir yoludur.spot: Sanat, zenginlerin evlerinde sergiledikleri portreler midir?