evrensel.net
PAYLAŞ

Evrensel 25 yaşında

DETAYLAR
Fotoğraf: Polat Çağlayan
AŞAĞI KAYDIR

Çeyrek asırlık yayın hayatı boyunca kadın, gençlik, kitap eki, il ve ilçe ekleri, pazar sayfaları ve internet sitesiyle Evrensel, hayatı iyiden, güzelden yana dönüştürmeye dönük çabaların kürsüsüdür.

TARİHİ EMEK, EMEĞİ EVRENSEL YAZAR!

“Yazıyooor, yazıyooor...” Koltuğunun altında bir deste gazete ile bir çocuğu bağırırken gösteren fotoğraf, basın tarihinin unutulmaz simgelerinden biridir. Eskiden gazetelerin akşam baskıları, kalabalıkların geçtiği caddelerde böyle satılırdı ve ‘Gazete yazıyorsa doğrudur’ diye düşünülürdü.

Şimdi ise yapılan araştırmalar, halkın medyaya olan güveninin her geçen gün azaldığını gösteriyor. Gazetelerin yalan yazıp, yalan sattığı zamanlar kuşkusuz yeni değil. Eski zamanlarda da, gazeteler halkın ihtiyaç duyduğu ama patronlarının çıkarlarına aykırı olan gerçekleri yazmıyordu. Ancak uzun bir süredir, çok az gazetenin gerçekleri yazdığı bir dönemdeyiz.

EVRENSEL, 25 YILLIK TARİHİNİN HER GÜNÜNDE, GERÇEĞİ YAZAN BİR GAZETE OLMANIN ONURUNU TAŞIYOR

Tek bir gün bile halkı aldatmamak sadece dürüst olmakla başarılamaz. Hele bir de gerçekleri yazmanın yasaklandığı koşullarda bu neredeyse mümkün değildir.

İktidarların, siyasetçilerin, bürokratların büyük yolsuzluklarını, kapitalistlerin işçi ve emekçileri her gün daha fazla sömürmek için başvurdukları yöntemlerin, halkları hedef alan ya da birbirine kırdıran savaşların kime hizmet ettiğini yazmak bedel ödemeyi göze almayı da gerektirir.

Gerçekleri yazdığı için kapatmalarla, baskılarla, cezalarla karşı karşıya kalan ve muhabiri Metin Göktepe polisler tarafından öldürülen Evrensel, bu bedeli fazlasıyla ödeyen ve ödemeye devam eden bir gazetedir.

PEKİ, EVRENSEL BU GÜCÜ NEREDEN ALIYOR?

Evrensel, tarihi yapan ve geleceğe dair olumlu değerleri üretme yeteneğine sahip tek güç olan emeğin sesidir. Gücünü işçi sınıfından ve emekçi halk kitlelerinden alan bir gazete olmak, aynı zamanda insanlık tarihinin bütün olumlu değerlerini temsil etme özelliğine sahip bir gazete olmak demektir. Burjuvaziye ve sermaye gücüne dayanan ve onların iktidarlarına hizmet eden gazetelerin, iletişim teknolojisi adına sahip oldukları olağanüstü imkanlara rağmen, Orta Çağ karanlığına ait değerleri savunması, barbarlığı ve nefret kültürünü yayması boşuna değildir. Kötülüğü temsil eden bir sınıfın gazetesi olarak iyi ve doğru şeyler yapamazsınız!

Günlük işçi basını Evrensel, 7 Haziran 1995 tarihinde, sosyalizme sövmenin moda olduğu, “neoliberalizm” adı altında işçi sınıfı ve emekçilerin kazanımlarına yönelik saldırıların dünya ölçeğinde yaygınlık kazandığı, bu saldırılara karşı birçok ülkede ve Türkiye’de işçi direnişlerinin yaşandığı bir ortamda yayın hayatına başladı.

Sermaye basını, işçi sınıfını hedef alan saldırıları meşrulaştıran ve emekçi kitlelere benimsetmeye çalışan bir yayıncılık yapıyordu. Buna karşı Evrensel gazetesi, sermayenin ülke ve medya egemenliği karşısında, işçi sınıfının bilimsel dünya görüşüne dayanan, Türkiye’de ve dünyada olup bitenleri, işçi sınıfının burjuvazi ile mücadelesi bakımından ele alan bir gazetecilik yapmak için yola çıktı. Bugüne kadar da hep bu uğurda çalıştı.

EVRENSEL’İN TARİHİ, EMEĞİN ARŞİVİDİR

Evrensel’in tarihi, emeğin mücadelesinin de arşividir aynı zamanda.

Evrensel’in yayın hayatının ikinci yılında gerçekleşen Antep’teki Ünaldı Direnişi ve daha sonraki yıllarda yaşanan birçok direniş işçi sınıfı ile birlikte, işçi basını Evrensel’ in de zengin, büyük ve yaşayan arşivini oluşturur.

Evrensel, sermaye medyasının görmezden geldiği direnişlerin bilgisini Türkiye’nin ve dünyanın başka yerlerindeki işçi ve emekçilerle paylaştı. Bununla da kalmadı, direnişlerin ilerletici gücü olmak için uğraştı. Hem işçilerin geçmiş mücadele deneyimlerinden öğrenmeleri için, hem de sermaye güçlerinin oyunlarına karşı, her yeni durumda geliştirilebilecek tutumlar açısından yol gösterici olmaya çalıştı.

Evrensel sadece işçilerin değil, kamu emekçilerinin ve köylülerin de direniş ve mücadelelerinin kürsüsü oldu. Onların hak mücadelesinin ilerlemesi ve kazanımlarla sonuçlanması için seslerini duyurmak için çalıştı. Grevlerini, mitinglerini, ağırlaşan yaşam ve çalışma koşullarını manşetlerine taşıdı.

EVRENSEL, İŞÇİ VE EMEKÇİLERİN HAFIZASIDIR

‘89 Bahar Eylemleri, onu takip eden ‘90 Zonguldak Grevi ve grevcilerin Büyük Ankara Yürüyüşü, ardından ‘99 “Mezarda Emeklilik” dayatmasına karşı işçi sınıfının ana gövdesinin harekete geçtiği genel eylemlerden sonra, 2009 yılının sonunda başlayan TEKEL işçilerinin Ankara direnişi sırasında da Evrensel önemli bir işlev görmüştür. Sermaye medyasının önemli bir süre görmezden geldiği bu direnişin Türkiye’nin gündemine girmesinde Evrensel önemli bir rol oynamıştır.

Diğer yandan Ankara’daki direniş sırasında yan yana kurdukları çadırlarda direnişlerini sürdüren işçilerin, birbirlerinin söyledikleri Türkçe ve Kürtçe şarkılara eşlik etmeleri, birlikte halaylar çekmeleri de yine mücadele sürecinin yol açtığı değişimin bir sonucudur ve tüm bu özellikler işçi basını Evrensel’in sayfalarında kendisine yer bularak tarihe yazılmıştır.

2015 yılında metal işçilerinin, “Metal Fırtına” olarak tarihe geçen ve tekellerin, işbirlikçilerinin ve sendika bürokrasisinin kalelerini sarsan direnişlerinde Evrensel, birleştirici ve ilerletici bir rol oynamıştır.

7 Haziran 1995’ten itibaren Hava-İş direnişi, Ünaldı direnişi, SEKA direnişi, TEKEL işçilerinin direnişi, yasaklanan Şişecam, lastik ve metal işçilerinin grevleri, cumhuriyet tarihinin en büyük işçi cinayetinin yaşandığı Soma, Evrensel’in manşetlerini oluşturmuştur.

DAHA GÜÇLÜ BİR EVRENSEL İÇİN…

Başta işçi sınıfı olmak üzere, sömürülen ve ezilen halk kitlelerinin ekonomik, demokratik, siyasal hak ve özgürlükleri için yürüttüğü mücadelenin bir mevzisi olan Evrensel’ in varlığını güçlendirerek devam ettirmesi de onların sahiplenme düzeyine bağlıdır.

Evrensel bugün, gerçeği yazmakta ısrar etmenin bedelini ağır para cezaları, ilan hakkının kısıtlanması ve krizle birlikte artan maliyetlerle kuşatılarak da ödüyor.

İktidarın sunduğu sınırsız teşvik ve destek imkanlarıyla, birer yalan makinesi olarak iş gören gazetelerin temsil ettiği çürümeye karşı, sınıfsız, sömürüsüz ve özgür bir dünya özlemini temsil eden Evrensel’in her geçen gün gelişip güçlenmesi ancak işçi ve emekçilerin, halkın desteği, artan sahiplenmesiyle mümkün olabilir.

Evrensel’e yazılan her mektup, her okurun aynı zamanda birer doğal muhabir olması, bayiden alınan her gazete ve abone olunan her e-gazete bu yolda atılan somut bir adım olacaktır.

KADINLARIN, GENÇLERİN, AYDINLARIN, ÇEVRENİN VE DOĞANIN KORUNMASI İÇİN MÜCADELE EDENLERİN GAZETESİ

Evrensel, kadınların, gençlerin, aydınların, yaşam alanlarını tehdit eden siyanürcü emperyalist tekellere karşı mücadele veren üreticilerin, köylülerinin kürsüsü olmuştur.

Çeyrek asırlık yayın hayatı boyunca kadın, gençlik, kitap eki, il ve ilçe ekleri, pazar sayfaları ve internet sitesiyle okurlarıyla buluşan Evrensel, Türkiye’nin mücadele nabzıdır ve hayatı iyiden, güzelden yana dönüştürmeye dönük çabaların kürsüsüdür.

Safını işçi sınıfı ve halkın yanında belirlemiş olan aydınların, bilim insanlarının Evrensel’in köşe yazarları arasında yer almış olması da Evrensel’i, Türkiye işçi sınıfı ve ezilen halkların bir mücadele kürsüsü olarak daha da güçlü kılmıştır.

Evrensel’in tarihi boyunca tanık olunan işçi direnişlerinde, Evrensel’in yazarı olan aydınların ve akademisyenlerin bu direnişleri güçlendirmek için, onları köşelerine taşımanın yanında, fabrikalarda, direniş çadırlarında onlarla birlikte mücadele etmeleri, Evrensel’ in gördüğü işlev bakımından altı çizilmesi gereken özelliklerdendir.

EVRENSEL, ENTERNASYONALİZMİ SAVUNUR

Evrensel sadece Türkiye’deki işçi ve emekçilerin sorunlarını, mücadelelerini yansıtan değil, dünyanın birbirine uzak bölgelerindeki işçi ve emekçi direnişlerini de yakından takip ederek, sayfalarında yayınlayan bir gazetedir. Türk, Kürt, Arap, Afrikalı demeden, yerli-göçmen ya da Türkiyeli-Suriyeli ayrımı yapmadan; bütün işçilerin ortak hak alma mücadelesini savunur. Suriye savaşından sonra yaşanan göç ve mülteci emeğinin sömürüsüne dair yaptığı yayıncılık da Evrensel'in enternasyonalist bakış açısını ortaya koymuştur.

Çeyrek asır boyunca yaptığı gibi enternasyonalizmi yayın politikasının temel ilkelerinden biri olarak kararlıca savunmaktadır.

EVRENSEL; BİLİMİN, BARIŞIN, ÖZGÜRLÜĞÜN SESİDİR

Türkiye bugün, darbe dönemlerini aratmayacak bir baskı dönemini yaşıyor. 15 Temmuz darbe girişimini gerekçe göstererek OHAL ilan eden “Tek adam, tek parti yönetimi”, kendi iktidarını korumak için bu baskı politikalarını devam ettiriyor.

100’ü aşkın gazeteci cezaevinde. 200’e yakın medya organı kapatıldı. Miting, gösteri ve hak alma eylemlerini ve grevleri yasaklamak bir rutine dönüştü. Barış isteyen akademisyenlere, aydın, sanatçı ve bilim insanlarına yönelik baskılar olağan hale geldi. Söz, basın ve örgütlenme özgürlüğünün kırıntıları bile yok edilmek isteniyor.

Kürt sorunun çözümsüzlük, Kürt halkının demokratik haklarının “terörle mücadele” adı altında inkarı ve bölgede savaş kışkırtıcısı politikalar, “milli, yerli ve büyük Türkiye” sloganıyla sürdürülüyor.

Rusya ve ABD’den büyük maliyetleri olan silah alımı için adeta yarışa girilirken, işçilerin, emekçilerin halkın ekmeğinin küçülmesi “bir mermi kaç para diye” haklı gösterilmeye çalışılıyor.

Sermaye medyası bu politikaların halk için, ülke için ifade ettiği yıkıcı sonuçları örtmeye çalışıyor. Türkiye’de basın alanının yüzde 95’inin iktidar denetiminde olduğu bir dönemden geçiyoruz.

Böyle bir ortamda Evrensel bilimin, barışın, halkların kardeşliğinin ve özgürlüğün sesi olmayı sürdürüyor. Halkın gerçeklere ulaşma imkanlarının son derece daraldığı bu tablo karşısında, Evrensel’in güçlenerek yoluna devam etmesinin önemi daha da artıyor.

İLGİLİ YAZILAR
İLGİLİ HABERLER
DİĞER HABERLER