07 Aralık 2019 18:05

Diyarbakır 12. Enerji Sempozyumu: Doğanın yok edilmesine karşı mücadele çağrısı

Sempozyumun 3. gününde gerçekleştirilen oturumda doğanın yok edilmesine karşı birlikte mücadele çağrısı yapıldı.

Fotoğraf: Evrensel

BÖLGE ÇEVRE

Paylaş

Diyarbakır’da düzenlenen 12. Enerji Sempozyumu devam ediyor. Sempozyumun 3. gününde “Doğanın Metalaşması ve Mücadele Örnekleri” adlı oturum gerçekleşti. Oturuma İDA Dayanışma’dan Ekrem Akgül, MUÇEP’ten Serdar Denktaş, Evrensel gazetesinden Özer Akdemir, Yeni Yaşam gazetesinden Yusuf Gürsucu ve TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Cemalettin Küçük katıldı. Panelde doğanın yok edilmesine karşı birlikte mücadele çağrısı yapıldı.

BİRLİKTE MÜCADELE EDİLMELİ

Evrensel Gazetesi İzmir Temsilcisi Özer Akdemir, Ege bölgesinde son süreçte enerji ile ilgili yaşanan ekolojik sorunlar ve mücadele örneklerini anlattı. Özellikle Aydın’da devam eden JES karşıtı mücadele örnekleri ve JES’lerin Aydın’daki toprak, su, hava, ve canlı yaşamına etkileri ile ilgili sayısal verileri aktarırken, yürütülen ekoloji mücadelesinden kareler paylaştı. Akdemir, Manisa Köprübaşı ve Söke Kisir köylerinde ortaya çıkan eski uranyum madenciliğinin çevre ve sağlığa etkileri, RES’lerin Ege Bölgesi’nde yol açtığı doğa talanı ve halkın yaşam alanlarına etkileri de Akdemir’in sunumunda yer alan konular arasındaydı. Akdemir sunumunu başarılı mücadele örnekleri ile sonlandırırken, ekoloji mücadelesinin birlik süreci ve Eoloji Birliği deneyimini aktararak, birlikte mücadeleye vurgu yaparak konuşmasını tamamladı.

“YAŞAM ALANLARIMIZ YOK EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR”

Yeni Yaşam Gazetesi Ekoloji Editörü Yusuf Gürsucu ise Türkiye’nin ciddi miktarda enerjiye ihtiyacının olmadığını belirterek kapitalizm varlığını sürdürdüğü sürece ekolojik sorunun çözülmeyeceğini ifade etti.

TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Cemalletin Küçük, doğanın sömürülmesiyle yaşam alanlarının yok edilmeye çalışıldığını belirterek “Burada yaşama alanlarımız yok edilmeye çalışılıyor. Bu bir savaş alanıdır. Bu kapitalistler arasındaki savaştır. Bu kararı alanlar bize asla danışmazlar. En çok biz suçluyuz. Herkes kendi nemalandığı alana ya da geçinebildiği alana çıkar sağlayarak ihanet ediyor. Bu kandırma işlerini bizim meslektaşlarımız yaptı” diye konuştu. (Diyarbakır/EVRENSEL)