Emek Gençliği, Dersim'de Evrensel Yazarı Yusuf Karataş'ın katılımıyla panel düzenledi
Dersim Emek Gençliği, Evrensel Yazarı Yusuf Karataş'ın katılımıyla panel düzenledi. Panelde Ortadoğu'daki durum, emperyalist savaşlar ve işgaller ile barışın nasıl sağlanabileceği konuşuldu.
Fotoğraf: Evrensel
Alican DAŞ
Dersim
Emek Gençliği, Dersim'de Emek Partisi MYK üyesi Yusuf Karataş'ın da katıldığı bir panel düzenledi. Panelde konuşan Karataş, çözümün ülke içerisinde demokrasinin, dışarda barışın sağlanmasından geçtiğini vurgulayarak "Halklar arasındaki etnik ve mezhepsel gerilimi çözmek için ulusların kendi kaderini tayin etme hakkı en temel anahtar çözümdür" dedi.
"ORTADOĞU UZUN ZAMANDIR EMPERYALİSTLERİN İLGİSİNDE"
Ortadoğu coğrafyasının batılı emperyalistlerin uzun zamandan beri ilgisini çektiğini söyleyen Karataş, "Ortadoğu'nun emperyalistlerin ilgisi haline gelmesi sanayi devriminin ortaya çıkışına bağlıdır. İçten yanmalı yani fosil yakıtla çalışan motorların bulunmasına denk gelir bu ilgi. Sanayide ve ulaşımda artık petrol ve türevleri kullanılmaya başladıktan sonra Ortadoğu'nun en büyük petrol yataklarına sahip olması son 100 yıldır bu bölgedeki paylaşım savaşlarına tanık etmiştir. Çünkü emperyalistlere göre enerjiyi elinde bulunduran sanayinin yakıtına da sahip olur" diye konuştu.
"NATO'YA GİREREK, S-400 ALARAK GÜVENLİK SAĞLANAMAZ"
Çözümün ülke içerisinde demokrasinin sağlanması ve dışarıda barışın tesis edilmesinden geçtiğini aktaran Karataş şöyle devam etti: Kürt sorununun çözümü, tek adam rejiminin yıkılması ve halkın kendisini yöneteceği halk demokrasisi ile Kürt sorununun kendi kaderini tayin etme hakkı biçiminde çözümüyle mümkündür. NATO'ya girerek, S-400 alarak, patriot alarak bir ülkenin güvenliği sağlanmaz. Ortadoğu'dan bu paylaşımcı emperyalsitler gitmediği sürece, yani bunların üsleri ortadan kalkmadıkça gerçekten barışa ermesi, halkarın birlikte yaşayacağı demokratik bir Ortadoğu'ya dönüşmesi çok mümkün değil. O yüzden birinci olarak bu güçler çekilmelidir. Suriye ve Türkiye başta olmak üzere tüm bu güçler çekilmelidir. Bu halklar arasındaki etnik ve mezhepsel gerilimi çözmek için ulusların kendi kaderini tayin etme hakkı en temel anahtar çözümdür. Yani farklı mezheplerden ve milliyetlerden insanların eşit bir biçimde bir arada yaşayamasını sağlamadığımız müddetçe düşmanlar sürekli körüklenecektir.
