"Milyonlarca genç kadın bir an önce çalışmak ve emeğinin karşılığını almak istiyor"
Diplomalı işsiz Demet Koca, "Bu ülkede milyonlarca genç kadın, emekçi, işsiz bir an önce çalışmak ve emeğinin karşılığını almak istiyor" diyor.
İş kuyruğundaki gençler | Fotoğraf: DHA (Arşiv)
Türkiye’de kadına şiddet ve kadın cinayeti haberlerine her gün bir yenisi eklenirken ekonomik krizden olumsuz etkinlenlenlerin başında da geliyor. İşsiz genç kadınlar, bir an önce çalışabilmek ve emeklerinin karşılığını alabilmek istiyor.
Kriz dönemlerinde büyüyen kadın işsizliği, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) ağustos ayında açıkladığı işsizlik ve işgücü istatistiklerine açıkça yansıdı. Verilere göre, ağustos 2018'de yüzde 32,9 olan kentsel genç kadın işsizliği, ağustos 2019'da yüzde 42,6'ya yükseldi. İŞKUR'a kayıtlı işsiz kadın sayısı ise geçen yıla göre yüzde 22,8 artışla 2 milyon 42 bin 844'e yükseldi. Bu verilere göre, genç kadın işsizliği 2005 yılından sonraki en yüksek seviyeye ulaştı. Giderek iş hayatının dışına itilen genç kadınlar, geçinebilmek için mesleği dışındaki alanlarda iş aramaya başladıklarını ve temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştıklarını söylüyor.
DİPLOMALI İŞSİZ
Mezopotomya Ajansına konuşan İstanbul Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümü 2018 mezunu Demet Koca, mezun olduğundan bu yana iş bulamamış. Geçtiğimiz yıl özel dersler vererek az bir gelir elde ettiğini, fakat bu yıl özel ders bulamama sıkıntısı yaşadığını dile getiren Koca, "Çünkü ekonomik kriz ailelerin özel ders almasını engelleyecek kadar derinleşmiş durumda" dedi.
"KRİZ ASLINDA EN ÇOK GENÇLERİ VURDU"
Ailesinin desteğiyle ayakta kalmaya çalıştığını ifade eden Koca, “Ülkedeki ekonomik kriz aslında en çok gençleri vurmuş durumda. Genç işsizlik oranı yüzde 26, genç kadın işsizliği ise yüzde 42 civarında. Bu durum AKP iktidarının kadınlara uyguladığı özel politikaların sonucudur. ‘Kadın doğum yapabilir, o yüzden işe almayalım’ diye bir yaklaşım var” ifadelerini kullandı.
Koca, eski ekonomi bakanı Mehmet Şimşek’in "Kadınların kriz döneminde iş gücüne katılım oranın artması işsizlik oranını arttırıyor" sözlerine de “Kadın istihdamının artması demek, kadınların özgürlük alanının daha da genişlemesi, kendi haklarını savunabilecek duruma gelmesi demektir” diye itiraz etti.
"ASGARİ ÜCRET GEÇİM SINIRININ ÜSTÜNE ÇIKARILSIN"
Asgari ücretin düşüklüğüne de dikkat çeken Koca, şunları ifade etti:
“İktidar, saraylara dünyanın harcamasını yaparken, valilerin, belediye başkanlarının her türlü ihtiyaçları karşılanırken, emekçilerin ücretlerine zam yapılmıyor. Asgari ücret bugün yoksulluk sınırının altında. Talebimiz asgari ücretin geçim sınırının üstüne çıkarılması. Vergi adaleti sağlansın, bu ülkede milyonlarca genç kadın, emekçi, işsiz bir an önce çalışmak ve emeğinin karşılığını almak istiyor.”
"İŞVERENLER ERKEK ÇALIŞAN İSTİYOR"
Yıldız Teknik Üniversitesi Harita Mühendisliği bölümünden 2014 yılında mezun olan Fidan Yılmaz da bir yıldan fazladır işsiz. İş bulamamasında kadın olmasının etkisinin büyük olduğunu ifade eden Yılmaz, “Şantiyelerde çalışmak için başvuru yaptığımız zaman genellikle erkek çalışan istediğini söyleyen işverenler ile karşılaşıyorum. Bundan dolayı kendimi geçindirmek için mesleğim dışındaki alanlarda iş aramaya başladım. Eksikliğin kendimde olduğunu düşündüğüm için iş güvenlik uzmanlığı alanında yüksek lisans yaptım, birçok sınava girdim. Yaptığım iş görüşmelerinin hepsi formalite icabıydı. İş ilanlarının hepsinde 5 ve üzerinde tecrübe isteniyor” dedi.
"İHTİYAÇLARIM DIŞINDA HARCAMA YAPAMIYORUM"
Yılmaz, ekonomik yetersizliklerden kaynaklı olabildiğince evden çıkmak istemediğini belirterek, “Dışarı çıktığınız zaman ister istemez para harcamak zorunda kalıyorsunuz. Onun için sosyal aktivitelerimi minimalize etmek zorunda kaldım. İhtiyaçlarım dışında bir harcama yapamıyorum. Tiyatroya, sinemaya gitme gibi bütün etkinlikleri yılda birkaç defaya indirmek zorunda kaldım” şeklinde konuştu.
"BİRÇOK KADIN BASKILARDAN DOLAYI BİR DAHA ÇALIŞMAMAYI DÜŞÜNÜYOR"
Kadın işsizlik oranının artmasının bilinçli bir politikanın sonucu olduğunu düşündüğünü kaydeden Yılmaz, iş sahalarından uzaklaştırılan kadınlara evde kalmanın ve çocuk doğurmanın dayatıldığını ifade etti.
Yılmaz, “Toplumumuzda erkek şiddeti çok fazla ve erkek cezalandırılmadığı için şiddetin dozu artıyor. Kadınlar eril bir toplumdan baskı gördüğü için daha çok içine kapanıyor. Birçok kadın bu baskılardan dolayı bir daha çalışmamayı düşünmüyor. En azından bu şiddet ortamının düzeltilmesi için adımlar atılmalı” diyor. (EKONOMİ SERVİSİ)