Öğrenci mektubu: Sorunlar bitmek bilmiyor, çözüm ise bizde

KYK Urla Yurdundan öğrenciler
İzmir

KYK Urla Yurdunda uzun süredir devam eden sorunlarla uğraşma çabamız sürüyor. Geçen hafta sorunlarımızın duyulması ve çözülmesi için milletvekillerine ve gazetelere ulaşmamız bizim için kısmi bir sonuç verdi. Aralık ayına gelmemize rağmen, sıcak sular kesintisiz bir şekilde daha yeni yurda verilmeye başlandı, hem de teknik yetersizliklerden bunun yapılamayacağı belirtilmesine rağmen(!) Zaten biz yurdumuzdaki birçok sorunun tepki gelince kısa sürede çözülüp tepki kaybolunca tekrar yürürlüğe giren uygulamalar olduğunu gördük şimdiye kadar. Öğrencilerin taleplerini ifade edeceği, isteklerinin takipçisi olacağı yapıların bulunmaması, KYK yurtlarını işletme gibi kullanan yöneticilerin yararına bir sürecin işlemesine neden oluyor. Bu süre içerisinde öğrencilerin sorunları çoğalırken herhangi bir kurum çözüm getirmiyor, hatta üstüne öğrenciyi suçlar hale geliyor. Bu yazımızda sorunlarımızı daha detaylı anlatıp çözüm için konuşacağız.

KYK yurdumuz kampüsümüzün içinde o yüzden önemli bir ulaşım sıkıntısı çekmiyoruz. Ama dar gelirli öğrenciler için bölgede kalınacak/kalınabilecek tek yer yurt, yanımızda Gülbahçe köyü en ucuzu. Bir öğrencinin dört duvar için asgari ücretin yarısını gözden çıkarması gerektiren miktarlarda. Ve okulumuzun bulunduğu konum İzmir’in merkezinde kalmamıza olanak vermiyor. Ekspres olarak var olan otobüs hattı 883, okul günlerinde sadece 4 kez var. Görüyorsunuz ki yurtta kalmak bizim için neredeyse zorunluluk, yurdumuz ise bu ihtiyaçları karşılayacak düzeyde değil. 1992’de yapılan okulumuzun fakülte ve bölümleri sürekli artmasına rağmen yeni yurt her yıl söz verip yapılmamakta, onun yerine KYK odaları 2 kişi için dizayn edilmiş halinden mutfak tezgahı çıkartılarak 3 kişiliğe çevrilmektedir. Odaların duvarları ise rutubetten küf kaplamakta ve yurdun eskiliğine derman olacak bir tadilata girişilmemektedir.

Önceki mektupta bahsettiğimiz gibi birçok yurtta bedava olan çamaşır ve kurutma makineleri bizim yurdumuzda paralı, hem de 1000 kişiye hizmet amacıyla yaklaşık 4-5 çamaşır kurutma makinesi bulunmakta ve verilen kıyafetler için 15 lira vermenin yanında 2-3 gün beklemek de cabası...

YEMEKHANE BİR YANA DİĞER SORUNLAR ÖTEKİ YANA…

Yemekhane sorunlarımız bir yana diğer sorunlarımız bir yana denilebilir. Diyelim ki açsınız, odadan yemekhaneye doğru harekete geçtiniz, tam yemekhaneye inerken ki o koku zaten iştahınızı kapatıyor. Bazen tadının değiştiğini hissettiğiniz yemekleri ya tabağınızda ya da yemekhanenin çöplüğünde görüyorsunuz. Tek kasiyerin varlığında oluşan sıra ve harcanan sürede herhangi yemeğin soğumamasının imkanı ise yok. Yemekhanede peçete, baharat, ıslak olmayan çatal kaşık ve saat 18.00’den sonra yemek bulmak imkansız. Gramajı, hijyeni ve ilgi alakası ile yemekhane işletmemiz bizi mest ediyor.

Bu kadar sorundan bahsettik diye hiçbir şeyin çözümü için uğraşmıyoruz sanmayın, CİMER’den yurt yönetiminde, KYK İzmir sorumlusuna, herkese ulaşmak için çabaladık. Taleplerimizi itiraf sayfalarında, gazete haberlerinde, sosyal medya hashtag’lerinde duyurmaya çalıştık. Hatta daha da ilerisini başararak geçen yıl gerçekleştirdiğimiz boykotlar ve forumlar ile 2-3 gün ve KYK İzmir yurtlar müdürünün habersiz geldiği günlerde hijyeni, tadı, sunumu yerinde yemekler yemeyi başardık. Sorun bu başarımızı devam ettirmekte.

Yönetici olan herkesin keyfince yönettiği, öğrencilerin talepleri çerçevesinde hareket etmediği koşullarda sorunlar büyük olsun küçük olsun bugün olsun yarın ortaya çıkacak olsun çözülmek bitmiyor. Artık sadece ses getirme amaçlı değil geçen yıl etkili olduğu gibi arkadaşlarımızla yan yana gelip çözüm getiren işler yapmalıyız.