Konya'da gıda işçileri: Asgari ücret artırılsın, vergiden muaf tutulsun
Yetmeyen ücretler üstüne binen vergi borçsuz yaşamayı imkansız kılıyor. Bu yüzden işçiler asgari ücretin artmasının yanında, vergiden muaf tutulmasını talep ediyor.
Fotoğraf: Pixabay
Volkan PEKAL
Konya
Konya'da asgari ücret beklentilerini konuştuğumuz gıda işçileri, sadece asgari ücretin arttırılmasını değil, asgari ücretten vergi alınmamasını da talep ediyor.
Türkiye’nin en büyük toplu sözleşmesi sayılabilecek asgari ücret görüşmeleri devam ederken Konya’da gıda işçileri ile ve DİSK Gıda-İş Temsilcisi Gökhan İmrek ile asgari ücret taleplerini konuştuk. İşçiler ücretlerinin enflasyon karşısında her geçen gün erirken vergi kesintilerinin de eklenmesi ile ücretleri yetmediği için borçlanarak geçindiklerini anlatıyor. DİSK/Gıda-İş Temsilcisi Gökhan İmrek, ücret konusunun işçiler için ürettikleri zenginlikten ne kadar pay alacakları konusu olduğunu belirterek insanca yaşayacak bir ücret ve bunun sağlanabilmesi için asgari ücret üzerindeki verginin kaldırılmasını ve temel tüketim mallarına, elektrik ve doğal gaza yapılan zamların geri alınması gerektiğini ifade etti.
BEKAR İŞÇİ: EVLİLİK MÜMKÜN DEĞİL
Konyalı gıda işçileri sadece asgari ücretin artırılmasını değil, ücretlerini düşüren vergilerin de asgari ücretten alınmamasını istiyor. Konya’dan görüştüğümüz gıda işçilerinden bekar olanları borçlardan yakasını kurtaramadığı için evliliği uzak bir ihtimal olarak görüyorlar. “2 bin 700 lira ile ancak geçinirim” diyor bir işçi ancak borçlarını ve evli olmadığını da hesaba katarak, “Şu an bekar olduğum halde borcum var. Hâlâ da borçluyum. Evli olanlara Allah sabır versin. Evlenecek olsam 50 bin lira düğün para, masrafıydı vs. mümkün değil geçinemem ben. 2 bin 700 TL’den aşağısı olmaz” dedi.
"BARİ YAPTIĞIMIZ MESAİDEN KESİNTİ YAPMASINLAR"
Asgari ücretin 2 bin 600 TL’den aşağı olmamasını isteyen bir başka bekar işçi de vergi kesintilerinden şikayet ederek benzer kaygıları şu şekilde paylaşıyor: “Ben şu anda borcum çok olduğu için yine geçinemiyorum. Evlilere Allah kolaylık versin. Bir de vergilerin alınmamasını istiyorum. Vergi kesintileri, mesai kesintilerini istemiyorum. Zaten mesaiden kazanıyoruz ve o kazancımıza da el koyuyorlar.”
"HER ZAMAN İŞÇİDEN YONTUYORLAR"
Bir başka işçi, “Enflasyon zaten çok yüksek. Vergilerin alınmamasını da özellikle talep ediyorum. İşveren zaten her türlü kazanıyor. Her zaman işçiden yontmaya çalışıyorlar” dedi. Asgari ücretin en az 2 bin 800-2 bin 900 TL arasında olmasını talep ettiğini söyleyen işçi, “Çünkü ilk 6 ay sonunda ve 12’inci ayda, yani bu aylarda kesintiler aşırı yükseliyor” ifadelerini kullandı. Bir çocuğu olan ve eski eşinden ayrıldığı için sorumlulukları da olduğunu anlatan işçi şöyle konuştu: “Nafaka ödüyorum. Bu halimle zorlanıyorum. Evim kira. 1100 lira ev kirası var. Çok zorlayacak yani. Ben evlilere de Allah sabır versin diyorum. Okul masrafıdır, ev kirasıdır. Bu insanlar nasıl geçiniyorlar? Nasıl ekmek buluyorlar, nasıl yiyorlar? Kuru ekmekle karın doymaz yani. Herkes burada işçi. İşin hakkını veriyorlar. İşverenler maalesef, sağ olsun her zamanki gibi yanımızdalar (ironi yapıyor), sağ olsunlar iş veriyoruz diyerek kapı köpeği gibi davranıyorlar. Biz asgari ücretin yükseltilmesini istiyoruz.”
GIDA-İŞ: İŞÇİLERİ İŞYERİ İŞYERİ ÖRGÜTLENMEYE ÇAĞIRIYORUZ
DİSK Gıda İş Temsilcisi Gökhan İmrek, yıl sonu enflasyon beklentisinin yüzde 12.18 olduğunu hatırlatarak, “Açıklanan enflasyon rakamları dahi hayatın gerçekleri ile, halkın cebine yansıyan enflasyon ile örtüşmezken hükümet, hedeflenen enflasyon adı altında dip seviyelerde bir artış önerisiyle sermayenin çıkarlarına hizmet edeceğini bir kez daha kanıtlamıştır” dedi. Patronların her ağzını açtığında “İş gücü maliyetleri, rekabet gücü, ekonomik konjonktür” gibi gerekçeleri öne sürerek işçi ücretlerinin en düşük seviyede tutulmasını istediğini dile getiren İmrek, “Ülke kaynakları teşvik, hibe veya kredi şeklinde yabancı ve yerli sermayeye peşkeş çekilirken, üretimin asli unsuru işçiler, yoksulluğa ve açlığa mahkum edilmekteler. Tüm bu sefalet dayatmalarına, geleceksizliğe ve güvencesiz çalıştırılmaya, zorunlu BES dayatmasına, kıdem tazminatlarımızın fona devredilmek istenmesine, işsizlik fonunun patronların yedek kasası gibi kullanılmasına karşı tüm işçi ve emekçileri, işyeri işyeri, bölüm, bölüm örgütlenmeye ve birlikte hareket etmeye çağırıyoruz” dedi.