Maraş Katliamı'nın tanığı Kapan: Ölenlere numara veriyorlardı, en son 1306’yı gördük
Maraş Katliamı tanığı Hamit Kapan, "Hastane morgunda ölenlerin ayakuçlarına numara veriyorlardı. En son 1306'yı gördük" dedi.
Maraş Katliamı tanığı Hamit Kapan | Fotoğraf: MA
Maraş'ta 19 Aralık’ta başlayıp 24 Aralık 1978’de son eren ve tarihe "Maraş Katliamı" olarak geçen olayların üzerinden 41 geçti. Resmi kayıtlara göre 111 kişi hayatını kaybetti. Katliamın tanıklarından Hamit Kapan, "Hastane morgunda ölenlerin ayak uçlarına numara veriyorlardı. En son 1306’yı gördük" dedi.
Mezopotamyan Ajansından Muhamed Abdulkadir Esen’in haberine göre, Maraş Katliamı’ndan sonra açılan davada müdafilik üstlenen Avukat İbrahim Sinemillioğlu, bir halkın tümüyle öldürülerek yok edilmeye çalışıldığını, davanın bu suçlamayla açılması gerektiğini, ancak mahkemenin olayı mahalle kavgasına benzeterek "mukatele" suçlamasıyla açtığını söyledi.
O dönem birçok delilin es geçildiğini paylaşan Sinemillioğlu, olayların hemen ardından İstanbul Barosu adına gidip sıkıyönetim komutanı ve dönemin valisiyle görüştüğünü belirterek, "Valilik bazı telefonları tespit etmişti. Ancak onlar valinin emriyle soruşturma dışında kaldı. Sonra o telefonlar MİT raporlarında da ortaya çıktı. Devlet cumhuriyetin kuruluşu döneminden beri bu tür olayların davalarında kendinden olmayana karşı yapılan her türlü zulmü göstermelik olarak yargılamıştır. Yargılama olması için yargılamıştır. Devlet Maraş’ta da aynı şeyi yaptı. Sivas’ta da aynı şey oldu. Gerçek suçluları ortaya çıkartıp yargılasalar bir daha böyle şeyler için insanları kullanamazlar" dedi.
"111’İN ÜZERİNE 1000 DAHA KOYMAK LAZIM"
Katliama tanıklık eden ve olaydan bir yıl sonra yakalanarak çarptırıldığı idam cezasından Yargıtayın kararıyla kurtulan Hamit Kapan, katliamda yaşadıklarını anlattı.
Yörükselim ve Karamaraş mahallelerinde istediğini yapamayan saldırgan grubun daha önceden kentin diğer noktalarında tespit edilen Alevi evleri ve işyerlerine saldırdığını belirten Kapan, "Tek tek evlere girip katliam yaptılar. 80 yaşındaki Cennet nenenin gözünü oyup kurşuna dizdiler. Daha da hıncını alamayıp at arabasını üzerine devirdiler. 14 yaşında Ali Tıraş ismindeki çocuğun kollarını bacaklarını kestiler. Yörükselim’i basıp hepimizi kurşuna dizselerdi daha az canımız yanardı. Asker ve polis tam tersine sağcılara yol veren bir pozisyon içerisindelerdi. Askerler ve polisler resmi kurumları koruyorlardı. Solcu Sünniler de hedef alındı. Kadınların üzerindeki altınları almaya çalıştılar. Altınları alamayınca kollarını kestiler. Resmi ölü sayısı olan 111’in üzerine 1000 daha koymak lazım. Hastane morgunda ölenlerin ayak uçlarına numara veriyorlardı. Biz en son 1306’ncı sayıyı görmüştük" ifadelerini kullandı.
"ASIL FAİLLERDEN HESAP SORULMADI"
O dönem ajan kılıklı tiplerin sağ grupların içerisinde yer aldığını ifade eden Kapan, ülke genelinde faili meçhul cinayet işleyenlerin Maraş’ta serbestçe gezebildiklerini söyleyerek, “Kamu görevlilerine ihmalden dava açılması lazımdı. Ancak açılmadı. Birçok kez başvurdum ama açmadılar. Asıl faillerden hesap sorulmadı” dedi. (HABER MERKEZİ)